Fırat Kalkanı, Afrin Operasyonu (Zeytin Dalı), Barış Pınarı Harekâtı.. Ve
Bahar Kalkanı..
Hepsi zaferle sonuçlandı.
En büyük başarı şimdi gelecek.
Denklem değiştirecek müdahale
yeni başladı. Dünya Türkiye’nin öfkesini ve kararlılığın şimdi görecek.
Ve bu zaferler, bu operasyonlar, bu
“Kalkan” harekâtları
devam edecek.
Sabırla, ince ince işlenerek, zamanı beklenerek
hepsi yeri geldiğinde yapılacak.
Batı’daki, Doğu’daki, Kuzey ve Güney’deki, “içerideki” bütün engelleme çabaları
na, tehditlere rağmen bu yolculuk daha büyük adımlarla devam edecek.
PKK’SI, YPG’Sİ, DEAŞ’I, LAZKİYE YÖNETİMİ, ABD’Sİ, İRAN’I, RUS’U, SUUD’U, BAE’Sİ... DOKUZ YILDIR SAVUNMADAYDIK.
Dokuz yıldır savunma yapıyorduk
. Sınırlarımızı ve iç güvenliğimizi korumaya çalışıyoruz.
PKK’sı, YPG’si, DEAŞ’ı, Lazkiye yönetimi, ABD’si, İran’ı, Rus’u, Suud’u, BAE’si...
Hepsi Türkiye’yi
oyalamaya, olmazsa tehditle durdurma
ya çalıştı, savunmaya itti.
Şimdi taarruz başladı. Şimdi
zor oyunu bozacak
. Dokuz yıl sonra ilk kez böylesine
“yaygın”
bir taarruz başlatıldı.
İdlib’de
ardı ardına askerlerimiz şehit edildi
. Rusya ve İran’ın birlikte en son yaptıkları alçakça saldırıda 36 vatan evladı şehit oldu.
Artık dolaylı değil, doğrudan Türkiye’yi hedef alıyorlardı
.
Türkiye de Suriye savaşının tanımını değiştirdi.
“Operasyon”, ilk kez “savaş” olarak değiştirildi
.
“Rejim her yerde hedeftir”
açıklaması bu anlama geliyor çünkü.
Türkiye ilk kez,
Lazkiye Azınlık Hükümeti
’ni doğrudan ve her alanda hedef alıyor şimdi.
Rusya’ya, İran’a, güçlü hava savunma sistemlerine, hava sahasının kapalı olmasına aldırmadan
kendi yöntemlerini, savaş taktiklerini
deniyor.
“TÜRKİYE EKSENİ” DEDİĞİMİZ ŞEY BU!
“Türkiye Ekseni” dediğimiz şey bu.
“Güç yükselişi” dediğimiz bu.
“Tarih dönüşü” dediğimiz bu.
“Türkiye merkezli yeni coğrafya biçimlenmesi” dediğimiz bu.
Bu yeni gücü
Rusya da, ABD de, Avrupa da, bölge ülkeleri de kabul etmek zorunda
kalacak. İran da Suud da kabul etmek zorunda kalacak.
Biliyorlar, bildikleri için de durdurmaya çalışıyorlar.
“Türkiye’yi durdurma”
bir bölgesel ve küresel hedef haline geldiği için de hepsi Türkiye konusunda aynı davranıyorlar.
Bazıları
dost
oluyor, bazıları
düşman
oluyor ama kritik zamanda
aynı tavrı
gösteriyorlar.
HEPSİ BİZE KARŞI NASIL AYNI NOKTADA BULUŞUYOR? BU NASIL OLUYOR, HİÇ DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ?
“Terör Koridoru”
planına ABD de, Rusya da, İran da, Suud da destek verdi.
Bu nasıl oluyor?
Türkiye’yi Ortadoğu’dan
çevreleme
planına bütün bu ülkelerin tamamı destek veriyor.
Bu nasıl oluyor?
Suriye’de önce ABD sonra Rusya aynı oyalama taktiğini uyguladı.
Bu nasıl oluyor?
S. Arabistan ve BAE açıktan bizimle savaşırken İran Halep’te Türkiye ile savaşıyor
.
Şimdi İdlib’de aynısını yapıyor
.
Bu nasıl oluyor.
Bunlar ayrı kamplar değil miydi?
Suriye’de
İran-Suud, Türkiye’ye karşı aynı cephede, bu nasıl oluyor?
Aynı güçler, birbirlerine atıp tutarken
Libya’da
bile bize karşı birleşti, bu nasıl oluyor?
SINIRI OLMAYAN HERKES ORADA AMA “TÜRKİYE ÇIKSIN” ÖYLE Mİ?
Türkiye’nin sabrını çok zorladılar
. Oyaladılar, hiç tutmadıkları sözler verdiler, zaman kazandılar.
“Nasılsa Türkiye diplomatik ilişkilerde dürüst bir ülkedir, bir şekilde ikna ederiz”
dediler.
Suriye ile
hiç sınırı olmayan
İran oraya yerleşti. Hiç sınırı olmayan Rusya yerleşti. Hiç sınırı olmayan ABD yerleşti.
Sınırı olan tek ülke, binlerce kilometre sınırı olan Türkiye, burada bütün terör örgütleriyle yüzleşen,
milli güvenliği
tehdit edilen, milyonlarca Suriyelinin sığındığı
Türkiye uzak dursun, öyle mi?
Türkiye,
bütün diplomatik kanalları açık tutarak bir karar
verdi. Milli güvenliğinin, karşılaştığı tehditleri ortadan kaldırmanın tek yolunun
kendi kararı, kendi mücadelesi
olduğunu gördü ve harekete geçti.
Bahar Kalkanı operasyonunu başlattı. Başka da hiçbir seçeneği yoktu.
MÜLTECİLER: AVRUPA GÜVENLİĞİ SARSILACAK. TÜRKİYE ARTIK AVRUPA’NIN GÜVENLİK KALKANI DEĞİLDİR.
İlk iş
yüz binlerce mülteciye sınır kapıları açıldı
. Bu, milyonlara yükselecek. Dokuz yıldır AB ülkelerinin bütün
ikiyüzlülükleri
yüzlerine çarpılıyor şimdi.
Kendi
fesatlıklarıyla, yalanlarıyla yüzleşiyorlar
. Mülteci meselesi Avrupa
güvenliğini sarsacak boyutlara
ulaşabilir. Ulaşacak da..
Türkiye artık hiçbir şekilde Avrupa’nın güvenlik kalkanı olmayacak
.
Avrupa’nın sınırlarını korumayacak
. Onlar orada rahat yaşarken, hiçbir sorumluluk almazken, sadece
“insani nutuklar
” atarken
Türkiye’ye hiçbir güvenlik sorununda destek vermediler.
Mültecilere kapıları açma kararı,
en ciddi güvenlik planlarını altüst edecek bir karar
dır. Şimdi kendileri düşünsün. Yakında tıpış tıpış Ankara’nın yolunu tutacaklardır.
SİHA’LAR DÜNYA SAVAŞ TARİHİNİ DEĞİŞTİRDİ, GELECEĞİN KAPISINI AÇTI
SİHA
’larla
dünya savaş tarihine yepyeni bir yöntem
öğretiyor Türkiye. Pahalı uçaklar, pahalı hava savunma sistemleri hiçbir işe yaramıyor.
İnsansız hava araçları ilk kez böyle yaygın, böyle bir hava operasyonu olarak kullanılıyor. Bugüne kadar
münferit, belli hedefleri
vurmak için kullanılan
İHA
ve
SİHA’lar, bir hava gücü olarak
kullanılıyor.
Bunu
Türkiye yaptı
. Daha da yapacak. Sadece Suriye savaşının denklemi değil, hava savunma doktrinlerinin tamamı yerle bir oldu. Artık her şey yeniden tanımlanacak.
Hava savunma konseptleri tamamen değişecek.
Türkiye geleceğin kapılarını aralıyor.
Dokuz yıllık çatışmalarda,
ilk kez “savaş” ölçekli müdahale
yapıyoruz. Çok
etkili
sonuçlar alıyoruz.
Bizi Suriye’den, Doğu Akdeniz’den, Akdeniz genelinden dışlayan bütün ülkelere rağmen
, onlarla birlikte hareket eden
“iç işgalci cephe”
ye rağmen!
Dikkat! Türkiye için yeni bir şey mi denediler?
- Çok çok ciddi bir endişem var.
- Türkiye’miz içinvahim bir kaygıbu.
- Kızacak,saldıracaksınızama yine de yazacağım…
- İdlib’de ardı ardına şehit haberi almamızla,
- en son34 vatan evladının şehit edilmesiyle,
- CHP lideriKılıçdaroğlu’nun “Hazır olun iktidar oluyoruz”türü mesajlarıyla,
- ABD ve Avrupa’dan gelen “gaza getirici”destek açıklamalarıyla,
- Gezi olaylarının yeniden parlatılmasıyla,
- Eski Cumhurbaşkanı’nın“Gezi ile gurur duyması”yla,
- Bahar Kalkanıbaşlar başlamazKılıçdaroğlu’nda başlayan panikle,
- Günlerdir kamuoyunun“bir şeyler için hazırlanması”yla,
- Muhalif medyanın koordineli saldırılarının yoğunlaşmasıyla,
- Şehit haberleri üzerinden infialuyandırma girişimleriyle…
- “Yeni bir şey” mi denendi?
- ERDOĞAN’I DEVİRECEĞİZ, TÜRKİYE’Yİ DÜŞÜRECEĞİZ DERKEN ŞAM’I DÜŞÜRÜYORLAR
- Türk-Rus çatışması çıkarıp, Batı’nın “yardımı” için ortamı hazırlayıp, hem Erdoğan’ı devirip hem de Suriye’den çekilme mi planlandı?
- 15 Temmuz’dan önce aynısı denenmişti.
- 15 Temmuz’u başaramayanlarkuşatmaya, saldırıyı Suriye’den başlatmışlardı. Fırat Kalkanı’ndan bu yana bütün müdahaleler terör kadariçerideki senaryoyuda vurdu.
- “Bahar Kalkanı” sadece Esad yönetiminin değil,“içeridekiler”in de belini karıyor öyleyse. Telâşları çok daha büyüyecek öyleyse.
- Erdoğan’ı devireceğiz, Türkiye’yi düşüreceğiz derken Şam’ı düşürüyorlar. Şu an şok durumunda olmalılar.
- BU ÜLKEYİ SEVEN HERKESİN ERDOĞAN’I KORUMASI LAZIM!
- SİHA’larsadece savaş tarihine yeni bir yöntem öğretmekle kalmadı. Sadece Lazkiye hükümetinin belini kırmakla kalmadı.Bir denklemi daha değiştirdi. Bir çokuluslu senaryoyu daha boşa çıkardı.
- “İçeri”de ellerini ovuşturup bekleyenleri büyük bir hüsrana uğrattı.
- Hem bölgede hem içeride denklemi değiştirdi.
- Siyasi kimliğiniz ne olursa olsun. Etnik kimliğiniz ne olursa olsun. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sevin ya da sevmeyin.Bu ülkeyi seven herkesin Erdoğan’ı koruması lazım!
- Bu, Suriye meselesi değil, Türkiye meselesi.
#Bahar Kalkanı
#Türkiye
#Rusya
#İdlib
#Recep Tayyip Erdoğan
#SİHA
4 yıl önce
* Dikkat! Türkiye için yeni bir senaryo mu denendi? * Erdoğan’ı devireceğiz, Türkiye’yi düşüreceğiz derken Şam mı düşecek? * Bu ülkeyi seven herkesin Erdoğan’ı koruması lazım! * SİHA’lar savaş tarihini değiştirdi. Ama Ortadoğu’nun denklemini, Türkiye denklemini de değiştirdi! * “Türkiye Ekseni” budur, direnecek..
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset
