|
Libya, petrol ve doğal gaz: Anahtar ülke Türkiye

OPEC’e 1962 yılında üye olan Libya’nın ispatlanmış petrol rezervi miktarı 48 milyar varil. Ancak Libya’nın önemi bununla sınırlı değil. Çünkü Libya’da tıpkı birçok Kuzey Afrika ülkesinde olduğu gibi keşfedilmeyi bekleyen zengin hidrokarbon kaynakları bulunuyor. Dahası Libya, taşıma maliyetlerinde kilometre başına yarım doların bile hesap edildiği günümüzde, Doğu Akdeniz’de Türkiye ve İtalya gibi iki dev enerji piyasasına coğrafi olarak oldukça yakın.

SİRTE’NİN ÖNEMİ NEREDEN GELİYOR?

Her ne kadar Türkiye, Libya’da petrol için bulunmasa da İtalya, Fransa, Rusya ve ABD gibi ülkelerin buradaki emellerinin petrole dayalı olduğunu söylemek yanlış değil. Petrol gelirleri Libya ekonomisinin can damarı. Libya’da Kaddafi’nin iş başına geçtiği 1969 ile ABD yaptırımlarının devreye girdiği 1980’li yılların ortalarına kadar yirmi yıllık kısa dönemde 150 milyar dolarlık bir gelir ağırlıklı olarak petrolden elde edildi.

Libya’daki son gelişmelerde öne çıkan şehirlerden birisi Sirte. Öyle ki Sisi bile “Sirte bizim kırmızı çizgimizdir” diyecek kadar ileri gitti. Peki neden? Akdeniz’e uzanan Sirte havzası, ülkenin ilk petrol üretiminin yapıldığı ve ispatlanmış petrol rezervlerinin yaklaşık yüzde 85’inin yer aldığı bir bölge. Aynı şekilde üretimin de yüzde 85’lik kısmı burada gerçekleşiyor. Ülkenin en büyük petrol sahası, 8 milyar varillik ispatlanmış rezerve sahip Sarir de burada yer alıyor. Bunun yanı sıra Sirte havzası, IHS Markit’in 2017 yılında belirlediği, ABD dışında kalan ve hidrokarbon üretimi açısından gelecek vaat eden sayısı yirmiye yakın “süper havza” arasında gösteriliyor. Sirte, Kaddafi’nin de memleketi. Devrik lider burada doğdu ve burada öldürüldü. Yani hem teknik olarak hem de algısal olarak Libya’nın en önemli şehri diyebiliriz.

AZ KONUŞULAN DOĞAL GAZ MEVZUSU

Libya denildiğinde akla petrol gelse de ülkenin doğal gaz üretimi ve ihracatı eskiye dayanıyor. 1971 yılında sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatına başlayan ve dünyada o dönem ABD ile Cezayir’le birlikte LNG ihraç edebilen üç ülkeden biri olmasına rağmen Libya, 1980’li yılların ortalarında uygulanmaya başlanan ABD yaptırımları nedeniyle LNG ihracatını geliştiremedi. 2011 yılında, tümü İspanya’ya olmak üzere sadece 300 milyon metreküplük LNG ihracatı yapıldı. 2011 yılında hasar görmesi nedeniyle ülkenin 3,2 milyon ton/yıl kapasiteye sahip LNG terminalinden son dokuz yılda bir kargo bile ihraç edilemedi.

Öte yandan, ülkenin batısında kalan “Greenstream” boru hattıyla İtalya’ya Akdeniz’in altından 2004 yılından bu yana doğal gaz ihraç ediliyor. AB, Afrika kıtasından dört boru hattıyla doğal gaz ithal ediyor. Bunlardan ikisi Cezayir’den İspanya’ya, biri Cezayir’den İtalya’ya ve diğeri ise Libya’dan İtalya’ya uzanıyor. 2019 yılında Afrika kıtasından AB’ye bu dört doğal gaz boru hattıyla yapılan ihracatta, üç hatta çeşitli nedenlerle düşüş yaşandı. Ancak yıllık 10 milyar metreküp kapasiteye sahip “GreenStream” hattıyla yapılan ihracat bir önceki yıla göre yüzde 28 civarında artış gösterdi. Ülkeden İtalya’ya geçtiğimiz yıl yaklaşık 6 milyar metreküplük gaz ihraç edildi. Sirte’ye dönecek olursak, ülkenin sahip olduğu 1,5 trilyon metreküplük ispatlanmış doğal gaz rezervlerinin yaklaşık yüzde 60’ına ev sahipliği yapan Sirte havzasının kaya gazı açısından da zengin olduğu biliniyor. Ancak henüz Sirte havzasında kaya gazı üretimi yapılmadığını not edelim.

LİBYA’NIN GELECEĞİNDE TÜRKİYE’NİN ROLÜ

Libya’da istikrar yeniden sağlandığında ülkenin doğal gaz ve petrol sektörünün üstesinden gelmek zorunda kalacağı başlıca sınama üretimi yeniden eski seviyelere çıkarabilmek. Ancak 2011’de başlayan iç savaştan bu yana ülkenin büyük hasar görmüş mevcut doğal gaz ve petrol üretim ve iletim altyapısının kapsamlı onarıma ihtiyacı var. Libya’nın petrol depolama altyapısının da ciddi zarar gördüğü biliniyor. Öte yandan, ülkenin ispatlanmış doğal gaz ve petrol rezervlerinin neredeyse tamamı karada. Libya’nın doğal gaz ve petrolde üretimi arttırma hedefi için denizlerinde keşfedilmeyi bekleyen kaynaklar önemli. Bu kaynakların üretime alınması ise ancak ilave yatırımlarla mümkün.

Bu noktada hemen şunu ifade edelim, Türkiye ile Libya’nın deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına yönelik olarak 2019 yılı Kasım ayında akdedilen mutabakat muhtırası, yalnızca Türkiye’nin değil, Libya’nın da haklarını gözetmesi bakımından önemli. Zira Yunanistan’ın Girit’in güneyi ve etrafındaki adalara dair tek taraflı ve maksimalist yaklaşımı Libyalıları da rahatsız etmekteydi.

Libya’nın geleceği için Libya’nın enerji sektörünün bütüncül bir yaklaşımla ayağa kaldırılması gerekiyor. Ancak maliyetlerini düşürmek için yatırımlarını birbiri ardına ertelemek zorunda kalan uluslararası enerji şirketlerinin stratejisi ve enerji sektörünün içinde bulunduğu durum bunu imkansız hale getiriyor. Bu noktada da sanılanın aksine Libya’ya ilgisi yeni olmayan, ülkede yaklaşık yirmi yıldır faaliyet gösteren Türkiye’nin petrol şirketi TPAO devreye giriyor. TPAO, gerek üçüncü ülkelerdeki saha deneyimleri, kendi sondaj gemileriyle arama-üretim alanındaki artan gücü gerekse sahada uzun yıllardır yer alan İtalyan ENI ve diğer şirketlerle gerçekleştirebileceği olası işbirlikleri ile Libya’nın geleceği için anahtar konumda.

#Libya
#Petrol
#Doğal Gaz
#Türkiye
٪d سنوات قبل
Libya, petrol ve doğal gaz: Anahtar ülke Türkiye
Tevradî bir mitin Kur’anî bir kıssa ile tashihi
i-Nesli anlaşılmadan siyaset de olmaz, eğitim de…
İç talebe ilişkin öncü göstergeler ilave parasal sıkılaştırmaya işaret ediyor!
Enerjide bağımsız olmak
Târihin doğru yerinde durmak