Ne güzel İstanbul, gereksiz incelemesi bile nimet!

Ekrem İmamoğlu’nun geçtiğimiz yıl Fatih Sultan Mehmed’in türbesine doğru yürürken ellerini arkasında bağladığı anların görüntüleri sosyal medyada hayli eleştirilmişti.

En basit tabiriyle ‘saygısızlık’ olarak yorumlandı.

Aradan tam bir yıl geçti ve bu görüntüler üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın inceleme başlattığını öğrendik. Edindiğim bilgiye göre İmamoğlu’nun bu davranışı çok kez şikâyet edilmiş.

Kim bu şikâyetçiler? Neyi amaçlıyorlar? Bilmiyoruz. Üstlerine vazife edinmişler. Savcılık da dikkate almış. Dikkate almaya değerler miydi peki? ‘Ne gerek var bunu incelemeye’ denilemez miydi?

Soru yağmurunun arkası gelmez. Ama şurası net; buradan hukuken bir şey çıkmaz. Siyasi sonuçları ise çok su kaldırır. İmamoğlu’nun Fatih Sultan Mehmed’e yaptığı saygısızlık yargının gündemi olmamalıydı. Söz konusu olması akıl işi değil. Bir yıl önce yapılan saygısızlığı siyasetçiler ve kamuoyu tartışmalıydı. Böyle bir ‘mağduriyet fırsatını’ İmamoğlu'nun kendisi de hayal edemezdi. İstanbul’un tam kapanma günlerinde dahi devam eden

toplu ulaşım çilesi, yapılmayan metro bağlantı yolları, iki yıldır başlanmayan projeler, 27 yıl sonra borç alamayacak duruma getirilen büyükşehir belediyesi ve kayıp atlar meselesi orta yerde dururken, üstüne bir de algı balonları tek tek patlarken İmamoğlu’na can suyu oldu söz konusu inceleme.

Zamanlama gerçekten manidar ve İBB Başkanı buradan çok ‘ekmek’ yer.

Ne güzel İstanbul. Gereksiz incelemesi bile nimet.

***

Çok mu zor bir at fotoğrafı paylaşmak?

Kamuoyu bir süredir, Adalar’daki atların akıbetini tartışıyor. AK Parti İstanbul İl Başkanlığı, İBB’nin sahiplerinden satın aldığı 978 atın kayıp olduğu bilgisini paylaştı. İBB ise atları belediye, STK ve üniversitelere teslim ettiğini açıkladı. İki tarafın da yaptığı açıklamaların metinlerini detaylıca okudum. Benim de kafamda soru işaretleri oluştu. Önce hafızaları kısaca tazeleyelim. Adalar’da faytonlara koşulan atların içler acısı durumu, başta Ada sakinleri olmak üzere vicdanları yaralıyordu. At sahipleri ise hiçbir insani çağrıyı dikkate almadan hayvanları ölüme koşmaya devam etti.

İBB at başına 4 bin TL, fayton plakalarına 300’er bin lira ödeyip at sahiplerini işe alma taahhüdünde bulununca işler değişti.

Bin 177 at, 2020 yılının ocak ayında İBB’ye devredildi. İBB Sözcüsü Murat Ongun,

atların veteriner kontrolünde Tarım ve Orman Bakanlığı’nın doğal yaşam alanlarına bırakılacağını açıkladı.

Yani atlar doğal hayata salınacaktı. Aradan altı ay geçti, Belediye Başkanı Ekrem

İmamoğlu atları sahiplendirmeye başladıklarını duyurdu ve “Yeni yerlerinde de İBB gözetiminde olacağının sözünü veriyorum” dedi.

Bu sözün üzerinden altı ay geçmeden atların akıbetiyle ilgili rahatsız edici haberler düşmeye başladı. Adaların Atları Platformu üyeleri, ahırların yıkıldığını ve atların doğal yaşam alanları olan Adalar’dan sürüldüğünü duyurdu.

Sonra kayıp atlar haberleri düşmeye başladı. İBB’nin Hatay’ın Dörtyol Belediyesi’ne hibe ettiği 99 attan haber alınamadığı iddiası dile geldi önce.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi “Atları talep üzerine teslim ettik, sorumluluk alanlarda” dedi. Neyse ki atların hayatta olduğu ve Dörtyol Belediyesi’nin usulsüz kiralama ile binicilik yaptırdığı belirlendi.

AK Parti’nin dile getirdiği iddialar ise vahim. İzine rastlanmayan atlar var. İBB çok sayıdaki farklı il ve ilçe belediyelerinin toplam 605 at sahiplendiğini duyurdu. Fakat

AK Parti’nin başka bir iddiası var: “Atlar, resmi makamlar devre dışı bırakılarak şahıslar üzerinden çeşitli yerlere sevk edildi.”

Bunu İBB de kabul ediyor. Çünkü İstanbul, Yozgat, Kayseri ve Erzincan’dan başvuru yapan bazı kişilere 148 at gönderilmiş. Kim bu şahıslar? Hangi amaçla sahiplendiler atları? İBB açıklamıyor. Sadece ‘sahiplendirdik’ diyor. Atlara takılı olan çipler de yok. Bir görüntü de.

Çok mu zor, faytondan, yükten, Adalar’ın dik yokuşlarından kurtulan atların yeni yerlerinden fotoğraflar, videolar paylaşmak. Ne güzel olur değil mi?

Atları merak eden-etmeyen herkesi ferahlatır. Şunu düşünmemek elde değil: Eğer bir sorun olmasa, İBB, sahiplendirdiği atlar üzerinden çok güzel reklam yapar, alkış üstüne de alkış alırdı. Sadece bu ilgisizlik bile atların sevkiyatında, yeni sahiplerinde soru işaretleri olduğunu gösteriyor. AK Parti İl Başkanlığının yeni bilgi ve belgeler sunacağını öğrendim. Umarız atlar sağlıklıdır ve yaşam koşulları Adalar’dan iyidir.

***

Market düzenlemesi işaret fişeği olur mu

İçişleri Bakanlığı bir genelge yayınlayarak, zincir marketlerde tam kapanma sürecinde zücaciye ve elektronik ürünlerin satışını durdurdu. Malum, tam kapanma sürecinde bu tarz ürünleri satan ve halk arasında “Bir Milyoncu” olarak bilinen mini alış veriş dükkânları kapalı. Aynı şekilde elektronik eşya mağazaları ve kırtasiyeler de.

‘Tam kapalı’ işletmelerdeki tüm ürünleri raflarına koyan hatta oto yedek parçası dahi satan zincir marketler ise açık. Neden?

Halkın günlük gıda ihtiyacını karşılaması için. Ama onlar mutfak eşyası ve dikiş makinesi seti satmaya devam edince küçük esnaf haklı olarak sesini yükseltti. ‘Bari bugünlerde satmasınlar’ denildi. Neyse ki bu yeni kararla satışlar durduruldu.

Marketlerde yığılma olmasın diye alınan bu karar normal zamanlarda oluşan haksız rekabetin önüne en azından pandemi sürecinde geçmiş oldu. Hafta sonu anneler günü.

Bunu da hesap edersek zincir marketler zücaciye dükkânına dönecekti. Bu vesile ile küçük esnafın, özellikle de kırtasiye dükkânlarının belini büken zincir market satışlarına yönelik kalıcı düzenleme de gündeme gelmeli. Orta yol bulunmalı.

#Ekrem İmamoğlu

#Fatih Sultan Mehmed

#Türbe

#Cumhuriyet Başsavcılığı

#Soruşturma

#Toplu ulaşım

#Adalar

#İBB

#At

#İçişleri Bakanlığı

#Genelge

#Market