YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Neden bayan? Neden içerlediniz?

Bayanın canı çok sıkılmış.

Fena halde hem...

Fethullah Gülen'in onursal başkanı olduğu Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın "birtakım sanatçılara" (istihfaf yok, abartı yok) ödüller dağıtması, kimler olduğunu öğrenmeyi bütün çabalarına karşın başaramadığı o "birtakım sanatçılar"ın (hepsi hepsi 115 kişi) ödülleri alıp başlarına koymaları; daha da kötüsü, Atatürk'ün "alnında ışığı ilk hissedendir" diye tanımladığı o kişilerin ("sanatçı" demeye dili varmıyor ya, neyse...) cumhuriyet rejimini yıkmak amacı için her aracı mubah gördüğünü açıkça ifade eden bir emekli vaizin "bahşişine tenezzül etmeleri" bayanı çileden çıkarmış.

"Nasıl olur?" diye soruyor.

Nasıl olur?

Nasıl olur da, "ışığı alnında ilk hisseden"ler, ilk hissetmesi gerekenler (af buyurun, "sanatçı" demek zorundayım), "takiye" sözcüğünü hesaba katmadan ("takiye" sözcüğünü hiç mi duymadılar?), bu görkemli ödül tantanasıyla hocaefendinin ve ona bağlı kuruluşların meşrulaştırılmak istendiğini akıllarına getirmeden "Işıkevlerinin pencerelerinden yansıyan alacalı bulacalı çiğ neon parıltılarına" koşarlar? (Bu kastını aşan "çiğ" ve "banal" edebiyat örneği, tamamen bayanın mamulatıdır.)

"Tezgâh"ın içinde Kültür Bakanlığı da var.

Bu da bayana çok koymuş.

Af buyurun, bu sanatçı arkadaşlarımız, ödül törenine gitmeden önce, "şöyle küçük bir araştırma" yapamazlar mıydı? Ya da, ödülü reddettiklerini açıklayan Macide Tanır ve Edip Akbayram gibi onurlu, Atatürkçü sanatçıları örnek alıp, "Biz yanıldık. Bu vakıf, bizim varlık nedenimiz olan cumhuriyete kast eden bir şahsın tezgâhıymış meğer. Bu ödül bizim için züldür" diyemezler miydi? Bu "kirli ödül"ü iade ederek sanatçı geçmişlerini temize çıkaramazlar mıydı?

Kirli ödül...

Tezgâh...

Bahşiş...

Şimdi, bu "sivri dilli" bayana, "İnsanların niyetini sorgulama, onları vatan haini, cumhuriyet düşmanı ilan etme hakkını nereden alıyorsunuz? Kimsiniz? Hakkında yargı kararı bulunmayan insanları ne hakla, hangi sıfatla, 'ne idük' yetkeye dayanarak mahkûm ediyorsunuz?" desem, alacağım cevap yukarıda masuniyeti belirlenmiş "kirli ödül, tezgâh, bahşiş"ten öte geçmeyecek.

Vazgeçiyorum...

Diyorum ki, ne mutlu, artık bizde de "faşist" yazarlar var.

Şöyle böyle değil...

Varlar ve artık kendilerini gizleme gereği duymuyorlar.

Bir gettoya, bir "izm"e, sivri dilli bayanın çok sevdiği ve çok sık kullandığı deyimle, "çeşmebaşı bürokrasisi"ne mensup olmanın hazzını, ayrıcalığını, "bilinir de bilinmez" üstünlüğünü yaşıyorlar.

Ben, "faşizm"in önce zihinlerde başladığını; "varlık nedenini korumak" dürtüsünün, insanı karşıtına karşı kaba, saldırgan, mütecaviz bir halete soktuğunu ve bunun da bizatihi "faşizm" demek olduğunu, işbu bayanın ilgi havzasındaki yazarları okuyarak öğrendim. (Woolf, Zweig, Brecht, yoksa, farklı şeyler mi yazmışlardı? Faşizmin tutumlarda değil, zihinlerde yaşadığına ihsas...)

Buraya kadar sabrusebat gösterdiniz.

Adını da verelim de, hayrına, söz yerini bulsun:

Bu şeddeli, cerbezeli, öfkeli bayanın ismi Füsun Akatlı.

Bu satırların yazarı, Füsun Akatlı imzalı "Yaz Başına Neler Gelir"i vaktiyle ne çok sever, ne çok okurdu. Vatani görevini ikmal ettiği (Biz "koğulmuş"lar da vatan görevi yapıyoruz sayın bayan ve galiba sizden daha çok ölüyoruz...) 177. Piyade Alayı'nda, ranzasının altında muhfuz tuttuğu kitabı açar, otellerin, marj çizgilerinin, "Byron'ı bedbaht eden melal"lerin dünyasında yiterdi; her defasında da, "edebiyata olan saygısına" su serpilirdi.

Artık biliyorum ki, faşizmi içselleştirmiş bir yazar var karşımda.

Son söz:

Füsun Akatlı, defaatle "Cumhuriyet rejimini yıkmak amacı için her türlü aracı mubah görmek"le suçlanmış bir siyasi partinin patronajında, Şehir Tiyatroları dramaturgu olarak çalışmaktadır ve kazandığı parayı harcarken "varlık sebebi" saydığı cumhuriyeti hiç mi hiç aklına getirmemektedir.


14 Nisan 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Ahmet Kekeç

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...