|
|
Koftiden değil harbiden müzik Filmleri Doğu'da kapı pencere kırılarak izlenen oyuncu-yönetmen Gani Rüzgâr Şavata, ekranlardaki aşiret dizileri modasının kamuoyunu "Doğu'nun sevimsiz gerçekleri"nden uzaklaştırıp, bir hayâl ülkesine götürdüğünü savunuyor.
Laço Tayfa'nın beklenen albümü 'Hicaz Dolap' Doublemoon etiketiyle raflardaki yerini aldı. Geleneksel Türk müziğini çağdaş bir düzenleme anlayışıyla günümüze başarıyla uyarlayan grup, birçok müzisyene eşlik etmiş, her biri enstrümanlarda virtüöz özellikleriyle tanınan sekiz müzisyenden oluşmakta. Piyasaya sürdükleri ilk albümlerinden itibaren medyanın ilgi odağı olan, sekiz 'laço delikanlı'ya sürekli dizi teklifleri geliyor. Şimdilik sadece albümün ilk parçası olan Şurumat klibinde izleyebileceğimiz Laço Tayfa, pek yakında 12 konserlik Türkiye turnesine ve takiben Avrupa turnesine çıkacak. Laço Tayfa severlere bir de güzel haber; bu yaz Laço Tayfa'yı senfoniyle birlikte dinleyeceğiz. Yeni çıkan albümün hummalı çalışmaları sürerken, Cihangir'deki bürolarında bizi ağırlayan Laço Tayfa'nın beyni Hüsnü Şenlendirici ve bas gitaristi Volkan Öktem'e Hicaz Dolap'ı sorduk. Daha önce farklı gruplarla ve sanatçılarla müzik yapan ve birbirlerini sahneden tanıyan Laço Tayfa üyeleri hedeflerinin Türk müziğini daha geniş kitlelere duyurmak olduğunu söylüyorlar. "Yurtdışında şimdiye kadar Türk müzisyenler tarafından yapılan çalışmalar ya klasik ya otantik ya da fazla batılılaştırarak çalınıyordu. Biz kendimize göre Türk müziğini daha doğru yoğurup, dünya insanının ilgisini çekebilecek cazip bir hale getirdik. Çok güzel tepkiler alıyoruz, bu da gurur verici." Hepimiz laçoyuz İçeride ve dışarıda büyük bir hayran kitlesi oluşuturan Laço Tayfa'ya "İnsanlar sizin müziğinizde ne buluyorlar?" diye soruyoruz, Hüsnü Şenlendirici'den gülümseten bir cevap geliyor; "Bir kere hepimiz çok yakışıklıyız. Şaka bir yana, Türk dinleyiciler, bizi bize ait olan müziği güzel yapmamız sebebiyle çok seviyorlar, Batılılar Doğu müziğinin ulaşılmazlığından etkileniyorlar." Grubun tüm üyeleri küçük yaşlarda enstrüman çalmaya başlamış müzisyenler. Grubu biraraya getiren ve bu anlamda beyni olduğunu söyleyebileceğimiz Hüsnü Şenlendirici "Klarnet çalmaya 5 yaşında başladım 21 senedir de çalıyorum, dünyaya klarnetçi olarak gelmişim diye düşünüyorum, müzik benim yaşam biçimim. Müziği herkes öğrenebilir, ama yetenek doğuştandır, hepimiz bu konuda çok şanslıyız" diyor. Bu, bu toprağın müziği Medyada caz sanatçıları olarak sunulan Laço Tayfa, iddiaların aksine caz yapmadıklarını söylüyor. Grubun basgitar virtüözü ve aynı zamanda caz müzisyeni olan Volkan Öktem, bu konuya son noktayı koyuyor: "Cazın en önemli özelliği doğaçlama olmasıdır. Sanırım müziğimizin caz ile benzerliği bu nokta. Biz her müziği yapıyoruz, albümümüzde halk müziği, arabesk, pop, caz ve Afrika tınıları var. En büyük avantajımız da bu, herkes kendinden birşeyler buluyor." Hüsnü Şenlendirici ise "Roman müziği yapıyorlar" söylemini yorumluyor: "Grup elemanlarının çoğu Roman ama biz Roman müziği de yapmıyoruz, Türk ezgilerini yorumluyoruz. Albümlerde duygusallığın yoğun olmasından dolayı böyle düşünülüyor olabilir, Romanlar sevinci ve hüznü derin yaşayıp, daha etkili veren insanlar. Bu anlamda etkilenme var, ama bizim müziğimiz bu toprakların müziği..." Kibariye de Dolap'ta! Hicaz Dolap'ta farklı kulvarlardaki müzisyenlerin, ortak çalışması hemen dikkat çekiyor. Bunların başında ise Kibariye geliyor. Arabesk müziğin usta yorumcusu Kibariye, Hicaz Dolapta Zülüf'ü seslendiriyor ve hakkını da veriyor. Hüsnü Şenlendirici, Kibariye'nin aslında caz sanatçısı olduğunu söylüyor ve şöyle devam ediyor. "Kibariye, sesini enstrüman gibi kullanan ve her melodiyi sesiyle verebilen bir kapasiteye sahip. Cazcı tarafını bizimle ortaya koydu, tarzının dışına çıktı. O da bizler gibi doğuştan müzisyen, inanılmaz yetenekli bir sanatçı." Müziğimiz, tüketim amaçlı değil! Günümüzde yaşanan müzik tüketimine, kaliteyi yükselten enstrümantal tarzlarıyla alternatif müzik yapan grup, Türk müziğinin gelişim hızını da artırıyor. Grup üyelerinden Volkan Öktem kaliteli müziğin dinlendikçe sevileceğinin altını çiziyor. "Albümü dinleyen herkes farklı şeyler hissediyor, gelen eleştiriler belli bir yöne doğru değil, zaten Laço Tayfa müziği birkaç kez dinleyerek anlaşılamaz. Bizim müziğimiz dinlendikçe keyif verir, tüketim amaçlı müzik yapmıyoruz. Piyasada yaşanan kaosla birlikte üretilen hızlı ve kalitesiz müzik nedeniyle, halkın kulağı basit melodilere akordlanıyor ve farklı bir tını duyduğunda yadırgıyor. Bu nedenle Laço Tayfa'yı iyice dinlemek lazım." Farklı enstrümanlar, farklı doğaçlamalar Laço Tayfa, Bergama Gaydası'nın ardından ikinci albümü Hicaz Dolap'la muhteşem bir dönüş yapıyor. Doğu-Batı sentezini, yaptıkları müzikte ustaca yorumlayan Laço Tayfa, birbirinden çok ayrı enstrümanları kaynaştırıp, doğaçlamarla süsleyerek sesin ismini koyuyor; Laço Tayfa. Gel Yad'e Salma Dilber, Uşşak ve Erkilet Güzeli'nde funk doğaçlamalarına ve caz tınılarına yer veriyor, Zülüf ve Kütahya'nın Pınarları içli yorumla ruha süzülüyor, Mehter ile duymaya alışık olduğumuz Estergon Kalesi, Kibariye ve Athena'nın vokalleri, Mercan Dede'nin remiksleri ise Hicaz Dolap'ı renlki bir müzik seyahatine dönüştürüyor. HALE KAPLAN ÖZ
|
|
|