T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
İlkleri severim...

Batılı yılbaşını Almanya'da geçirdim. Batılılar eğlenip sokakları ışıklara boğarken Türkler de kendi örf ve adetlerine göre yeni bir yıla ilk adımlarını atıyorlardı.

Böyle bir atmosferde Köln'de yapılan Kitap Fuarı'na katıldım. Kırk yıla yakın bir zaman içinde başta Almanya olmak üzere birçok AB ülkesinde Türkler çok büyük gelişmeler sağladılar. Bunun etkisi Türkiye'nin AB içinde alacağı konumda görüldü.

Her ne kadar geçmişteki hükümetlerin yanlış politikaları ile "düzmece" holdinglerin tahribatı sürüp gelmişse de ortaya çıkan yapılanma umut verici görüntüler sergiliyor. Artık Batı'da yeni bir jenerasyon Türkiye'nin AB içinde yer almasını çabuklaştıracaktır.

Görüştüğümüz gençler Türkiye'yi yakından izliyor. Beyin göçünün çok yakında Türkiye'ye transferi için yeni hükümetten ilk müjdeleri beklemektedirler. Geçmişten bugüne sürekli insan ihraç eden Türkiye şimdilerde kitap fuarları ile kültürümüzün ana kaynaklarını Batı'ya ihraç etmektedir. Bundan on yıl öncesinde bir TIR'ı geçmeyen kitaplar şimdilerde her yıl on onbeş TIR dolusu olarak AB ülkelerinde Türkler'e kaynaklık etmekte ve Türkiye ile olan kültürel bağları pekiştirmektedir.

Bu durum sadece Türkçe konuşanları değil, Arapça, Farsça, Arnavutça, Boşnakça vb. gibi Müslüman azınlıkların kaynaşmasına vesile olmaktadır. Ez cümle:

Yıllar boyu Avrupa'da pekçok şehirde değişik camiler ile mescidlerde namaz kıldım. Bu sefer fuar alanındaki "Boşnak Camii"nde Cuma namazını kıldım. Canım Boşnak kardeşlerim genç bir jenerasyon uzun boyları ile "genç basketçiler" gibi potaya şut atmıyor, minberde hutbe okuyan imamı huşu içinde dinliyor, mihraba geçtikten sonra da arkasında ruku ve sucuda varıyorlardı.

Bosnakça okunan hutbe ve kürsüde yapılan vaazın Boşnakça olanını anlamasak da konuşma arasında geçen ayet ve hadislerden Boşnaklar'ın dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar "cihat ruhu" ile yaşadıklarını ve yaşamak istedikleri anlaşılıyordu.

Bu durum ben ve yanımdakilerin Boşnakça bilmemesine rağmen İslam'ın "evrenselliği"ni gösteriyordu.

Her ne kadar yılbaşı kutlamalarını sokak gösterileriyle geçiştirmesek de yeni bir yılda İslam dünyası ve özellikle AB içinde yer alan genç jenerasyon Türkiye'den çok büyük beklentiler içinde geleceğe umutla bakmaktadır. ABD ve yandaşları istediği kadar İslam dünyası içinde çöreklenmeyi denesin, önce haca, istavroza çarpacak sonra da "Süleyman Yıldızı" Ortadoğu'da kafasına çarpacaktır.

Türkiye yeni yılda Batı'dan çok iyi görünüyor. Çünkü güneşin ışıkları şafakta ilk parıltılarını DOĞU'dan gösterir.

Not: Dostum Nesim Kalfa ile, Ali Yüksel, Şevki Yılmaz, İbrahim Halil Çelik ve Selahaddin Es dostlarımın "Eskimez Yeni" üzerinde yaptığımız gece sohbetinde unutulmaz anılarımızı yâdetmemize vesile olanlara teşekkürler. S.A.


www.sadikalbayrak.com

5 Ocak 2003
Pazar
 
SADIK ALBAYRAK


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat| Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED