Gülünç penaltı

Sahasında 9'da 9 yapan Fenerbahçe, Samsunspor önünde 3 puanı "gülünç" penaltı golü kararıyla kazandı.

Ne diyelim, puanları mübarek olsun.

Ama, böylesine "gülünç" bir penaltıyı, meslek hayatımda görmedim dersem, inanın konuyu abartmamış olurum.

Ne Andersson, ne de Johnson'a yapılan bir hareket yok.

Ama, maçın orta hakemi, sevgili dostum, FİFA kokartlı eski hakem, eski milletvekili ve ağabeyim Yılmaz Önen'in doktor oğlu Yılnur Önen, herkesin karşılığını arayıp da bulamadığı kararla penaltı noktasını gösterdi.

Bizler maçı izlerken, çalan düdük üzerine Andersson'un hareketini faul diye yorumladık. Tabii hakem Yılnur Önen'in çaldığı düdük üzerine.

Bunları ne için yazdığımı da izah edeyim.

Hakemlerimizin büyük çoğunluğu üç büyüklerin maç kazanması için, göbek atarak, düdük çalıyorlar.

Hele hele maç İstanbul'da ise, vay karşısına çıkan takımın haline. Kurbanlık koyun gibi, rakip takımın boynunun uzatılması isteniyor. Yani herşeyi ile teslim olması bekleniyor.

İkili mücadelelerin yüzde 95'inde üç büyükler lehine düdük öttüren hakemlerin bu davranışı sezon başından beri sürüyor. Elbetteki üç büyükler sahalarında oynadıkları maçlarda avantajlı olacak. Bu avantaja bir de hakemin lehte çalan düdükleri eklenince, ortaya evvelki geceki gibi "kepazelik" çıkıyor.

Bunu filmi sezon başından beri seyrediyoruz. Hakemlerimiz; üç büyüklerin maçı kazanması için, rakip takımın karşısına 12'nci adam olarak çıkıyor..

Şimdi devre arası geliyor.

Kuşadası'ndaki seminerde Bülent Yavuz, bu durumu ve yapılan yanlışlıkları gündeme getirecek.

İlk yarıda hakemlerimizin bu tutumu dikkat çekici boyuta ulaşırken, bakalım ikinci yarı maçlarında ne gibi yüz kızartıcı durumlarla karşılaşacağız.

Biz hakemlerin iyi olmasını istiyoruz.

Bazı hakem eskilerinin bu konuyu ağızlarına bulaştırmalarını istemiyoruz. O eski hakemlerin zamanında kırdıkları cevizlerin bini geçmesine rağmen, bugün sütten çıkmış kaşık gibi, hakemlerin bu zatların ağızlarına sakız olmasını istemiyoruz. Göğsümüzü kabartacak yönetimlerin yanı sıra, eyyamcılığı bir kenara bırakan hakemlerden de iyi yönetim beklemek hakkımız olsa gerek.

Bilmem, yanılıyor muyum, acaba?..