![]() |
![]() |
| Türkiye'nin birikimi... |
|
|
|
|
Kültür mühendisliğiBosna Devlet Başkanı Aliya İzzetbegoviç, bu yılın sonunda Cumhurbaşkanlığı görevinden ayrılacağını açıkladı. Televizyonda yaptığı açıklamada görev süresi dolmadan çekilmesine neden olarak sağlık durumunu gösterdi. Bilgelikle liderliği, askeri deha ile diplomasiyi bir arada götürerek Bosnalılar'a bağımsızlıklarını kazandıran tarihî şahsiyet aktif siyasetten çekiliyor demektir. Zaman zaman lideri olduğu Demokratik Eylem Partisi'ndeki görevini de bırakmak istediğini açıklamış, ancak parti tabanında henüz karizmatik bir alternatifin çıkmaması nedeniyle gelen itirazları gözönüne alarak bu kararından vazgeçtiği biliniyor. Tüm bunlara bakarak, 9 yıl zindanda kalmış, ömrü entellektüel ve siyasi anlamda mücadele ile geçmiş bir liderin sağlık durumu ve yılların verdiği yorgunlukla görevinden ayrılmak istemesinin doğal olduğu söylenebilir.. Ancak bu kararını açıklarken satır aralarına gizlenen bazı ifadeler, bir bakıma bu karara zorlanmış olduğunu da ima eder mahiyettedir. Bosna'da savaşı durduran uluslararası gücün kendisini anlamak istemediği ve Bosna halkını belli bir yöne doğru ittiğini konuşmasında açıkça söyledi. Bu dayatmanın tek yanlı olarak Müslümanlar'a yönelik işlediğinin altını çizdi. Buradaki zorlamadan kastedilen temel sorun, Bosnalı Müslümanlar'a yönelik kültür polisliğinden kaynaklanmaktadır. Avrupa'nın ortasında geleneksel Avrupa kimliği ile bağdaşmayan bir İslam toplumunun varlığını hazmedememiştir Batılılar. Her ne kadar Bosna'yı kurtaranların Batılılar olduğu bir noktaya kadar doğru ise de (bu arada savaşın neden beş yıl sürdüğü, dahası neden çıktığı gibi soruları hatırlatmakla yetiniyorum) aynı insanlara savaş diyeti olarak, bir insanın varoluşu ile özdeş demek olan kimliklerini teslim almak için vandal bir savaşı başlattıkları da bir gerçektir. Kendi ulus devlet sınırları içinde farklılıkları (plüralist geleneklerin ne kadar yeni olduğunu ayrıca hatırlamakta yarar var) hazmetmek bir yana aynı kıtada bile Avrupa köklerine yabancı bir unsur, kültür polisliği ile eritilmek/asimile edilmek istenmektedir. Bosnalılar'ın nasıl bir İslam istedikleri kendi tercihlerine bırakılmamıştır. Bosna ile Avrupa arasındaki kültürel farklılığın sembol ismi Aliya İzzetbegoviç elimine edilmek istenmiş, entellektüel birikiminin siyasi ve sosyal anlamda Boşnak toplumunun yarınını şekillenmesinde etkin olmasına karşı çıkılmıştır. Bunu engellemek için her türlü uluslararası numaranın Bosnalılar'a yöneltildiğini burayı yakından izleyen herkes bilir. Özkök'ün kültür polis(liğ)i
Nevzuhur İslamcılar'ın İslamcılık'tan hoşlanmadıklarını, bir Fransız gazetesinden takip edecek kadar kimi duyarlı konulara fransız kalan Türk entelijansiyası, bu habere çok sevinmiş görünüyor. Uzlaşma yolunu ötekini kendilerine benzetmekte arayan tek kültürlülük adeta yamyam dansı yapıyor. Oysa Türkiye'deki İslam hiçbir zaman görmek istedikleri cinsten (kültürel ve entelektüel anlamda, medeniyet birikimi anlamında) temelleri olmayan bir anlayış değildir. Bu anlayış, halk düzeyinde de entellektüel algılayış düzeyinde de bu toplumun tarihi tecrübesini yansıtır. Bu zenginliği görmek, anlamak kapasitesinden yoksun oldukları için Fransız'ın Türkler'in dinlerini kendilerine benzetmekten duyduğu sevince tam tam sesleriyle karşılık vererek, uzlaşma kültürü geliştiriliyor!. Aliya'nın varlığını içine sindiremeyen yabancı/Batılı barış kurucularla, kendi toplumunun kültürünü içine sindiremeyen yerli kültür polislerinin tavırları ne kadar aynilik gösteriyor. Toplum mühendislerinin yedeğinde kültür polisleri devriye geziyor.
aemre@yenisafak.com
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|