Bu gen olayı enteresan!

Herhalde insanların gen haritasının çıkartıldığını ve gen diziminin yüzde 97 oranında çözülebildiğini duymuşsunuzdur!..

Duymadıysanız hem etik açıdan, hem de genetik açıdan ayıp etmişsiniz demektir!

Çünkü tekerleğin icadından ve antibiyotiğin bulunmasından daha önemli sayılan bu bilimsel gelişme, ancak insanların aya ayak basması ile karşılaştırılabiliyor uzmanlar tarafından.

Yani o kadar önemli birşey!..

Önemli olmasa, günlerdir gazetelerin ve televizyonların genlerimize Sibel Can, Memoli ya da Tarkan'dan daha fazla ilgi göstermesi nasıl izah edilebilirdi?

Öyle ya, günlerdir genlerimiz haber bültenlerinin demirbaşlarından rol ve reyting çalıyorlar.

Belki bir tek Sergen hariç!.. Ama zaten onun isminin son hecesinde de "gen" var ve hakkındaki tartışmaların odağındaki soru da hep aynı:

SerGEN ETİK açıdan Mustafa Denizli'ye ayıp etmiş midir?

Göründüğü üzere gen olayı gündemi her bakımdan işgal etmiş durumda!.. Depremi bile solladı iki dakkada!

Peki gündemimizi bu kadar meşgul eden ve hakkında konuşup durduğumuz bu "gen olayı" hakkında ne biliyoruz?

Yoksa bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete cinsinden yamuk durumlar da husule gelebilir mi?

Pek fazla birşey bilmediğimiz, Clinton ve Blair'in aynı anda yaptığı açıklamanın ardından yapılan bilgi bombardımanı ile ortaya çıktı.

Duyduklarımız hepimize çok enteresan geldi, çünkü hepsini ilk defa duyuyorduk.

Bana göre onlarca bilim adamının mikrofonlara yaklaşarak ve kameralara bakarak söylediği onca şey arasında en dikkate değer olanı, insanların genetik açıdan yüzde 99.8 oranında birbirlerine benzedikleri ve aralarındaki farklılıkları da geriye kalan binde 2 oranının belirlediği şeklindeki açıklamaydı.

Bunu duyduğuma gerçekten inanamadım!

Bu açıklamaya göre ben, Süleyman Demirel, Arnold Schwarzenneger, Karl Marx, Ted Turner, Carl Lewis, Michel Foucoult, Sakıp Sabancı, Büyük İskender, Alpay Özalan, Kermit (Pardon o bir kurbağa!), Mehmet Ali Erbil, Luchiano Pavarotti, Steven Spielberg, Turgut Özatay, Ricky Martin ve Ciguli genetik açıdan yüzde 99.8 oranında aynı kişiydik!

Buna inanabiliyor musunuz?

Yoksa sizler de benim gibi bu genetik kodların sıraya dizilmesi esnasında bir hesap hatası yapıldığından mı kuşkulanıyorsunuz?

Nasıl olur da Red Kit ile Avarel Dalton'u birbirinden ayıran şey sadece binde ikilik bir genetik farklılık olur?

Yok yok, bu işte bir hata var! Uzmanın teki genetik kodları sıraya dizerken mesela ne bileyim kahvesinden bir yudum almak istemiş, bu arada da sırayı şaşırmış olmalı! Renk verecek değil ya, bir sürü masraf filan ediliyor bu işlere! Kafadan devam etmiştir muhtemelen garibim!

Bu abuk sabuk hesap başka türlü çıkmazdı yoksa! İnat etmeyip hemen icabına bakmak, hesabı düzeltmek lazım!

Ben Süleyman Demirel'e yüzde 99.8 oranında benzemeyi kat'i surette kabul etmiyorum! Sanırım o da benimle aynı fikirdedir.

Genetik alanındaki ilerlemeyi gayet takdirle karşıladığım halde, bu tip münasebetsiz sonuçların ortaya çıkmasından duyduğum endişeyi de bu araya sokuşturayım dedim.

Herhalde iyi ettim!

Zaten hepimiz genetik kodlamanın selameti için çalışmıyor muyuz icabında!..