YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Dizi...

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Şerefli gazetecilik

Gazeteciliğin şerefinin nelerden terekküp ettiğini bilmiyorum. Çok başarılı gazeteci olmanın aynı zamanda şeref kazanmakla koşut gittiği kanıtlanabilseydi hiç mesele kalmazdı. Yahut şerefli olduğundan kuşku duymadığımız insanlar gazeteciliğin el üstünde tutulması gereken bir uğraş kabul edildiği konusunda fikir birliğine ulaşsalardı gider onlardan gazeteciliğin şerefini nelerin oluşturduğunu öğrenirdik. Şerefli gazeteciliğin ne delili, ne ispatı var. Gazeteciliği kendine iş edinmiş birisi çıkıp "Ben en şerefli gazeteciyim; işte bu benim yaptığıma şerefli gazetecilik denir" diyecek olursa bize susup kalmaktan başka bir şey düşmez. O da sükût ikrardan gelir diyerek bizim çaresizliğimizi bizi ikna etmede kullanır. Şimdi bana sormalısınız: Bu kadar lâf kalabalığının sebebi ne? Durup dururken gazeteciliğin şerefinden bahis açmanın ne lüzumu var?

Pek durup dururken değil. Beni gazeteciliğin şerefi üzerine söz etmeye zorlayan şey şu son günlerde dünya basınına malzeme olan "genetik şifre çözümü" hikâyesidir. Olayın herhangi bir bilimsel bir ağırlık taşımadığını bu haberin verilişinde ön sıraya bilim adamlarının ve/veya kadınlarının değil de iki siyasi makam sahibinin çıkarılışından istihraç ediyorum. İşbu iki makam sahibinin en etkili metropol ülkelerin yetkilileri oluşu da pirelenmem için, işin içinde bir bit yeniği olduğuna hükmetmem için yeterlidir. Ben okuduklarımdan dünyadaki en büyük sermaye sahiplerinin sonuçlarını ilerdeki yıllarda almak üzere şu dört alana 1970'lerde büyük yatırımlar yaptığını biliyorum: Elektronik, uzay araştırmaları, çekirdek fiziği, genetik mühendisliği. (Bir gazeteci, hele de şerefli bir gazeteci bu hususlarda benim bildiğimden fazlasını bilmek yükümlülüğü altındadır.) En büyük sermaye sahiplerinin yaptıkları yatırımların semeresini almak, kârlarını azamiye çıkarmak ve rakiplerinin pazar payını azaltmak gayesiyle etkinlik içinde bulunacaklarını fehm etmek hiç zor olmasa gerek. Demek ki ortaya bilimsel bir açılımın getirilmesinden ziyade bir ticarî girişimin atağa geçmesiyle, bir "iş" alanının genişlemesiyle meşgul ediliyoruz. Bize çoktan beri hormonlu meyve yedirenlerin (Kim olduklarını teşhis edecek kadar uzağı görebilmemiz mümkün değil.) bir şubesi çıkmış genetik kodların çözümünden bahsediyor. Bu sözlerin altında hastaneleri, tıbbî malzemeleri, ilâçları ve daha bilmem neleriyle koskocaman bir sanayi ve ticaret var.

Bizi, yani hayatını çalışarak idame ettirmekten başka yol bilmeyen insanları kuşatıp çolak ve kötürüm bırakma bakımından insanın genetik şifresinin çözümü adını verdikleri şeyin yıldız savaşlarından, internetten (İran'da bilgisayar kullananların sayısının Türkiye'den yüksek oluşu bu ülkelerden birinin diğerinden daha gelişmiş veya ileri olduğunu değil; birinin elektronik sanayiine pazar olma şartlarının diğerinden daha elverişli olduğunu gösterir.), cep telefonlarından, nükleer santrallerden hiç farkının olmadığı kanaatindeyim. Şerefli gazeteciliğin bu hususlarda diyecek bir şeyi yok mu acaba? Yoksa şerefli gazetecilik muhal midir?


30 HAZİRAN 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

İsmet Özel

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...