Türkcell'in piyasa değeri

Cep telefonu hatlarından bir tanesi 500 milyon dolara Türkcell firmasına kiralanmıştı. Türkcell'in şu ana kadar toplam 1,5 milyar dolar yatırım yaptığı biliniyor.

Türkcell ilk GSM hattını kiralayan firma olduğu için aboneye ulaşmakta fazla zorlanmadı. Piyasanın tamamen bakir olması çok büyük maliyet avantajı sağladı. Türkcell bu avantajını kullanarak 12 milyon abonenin yaklaşık % 70'ini kendisine bağladı.

Bugün piyasaya girecek olan firma ya da firmaların bir aboneye ulaşma maliyeti, Türkcell'inki ile kıyaslandığında önemli ölçüde yüksek olacaktır. Yeni firma cep telefonu kullanıcı sayısını artırmak zorundadır. İlave kullanıcıyı mevcut firmalara kaptırmamak kaydıyla. Mevcut firmalardan müşteri koparması da kolay değildir. Bunun için yüksek bir bedel ödemesi gerekir.

Turkcell, avantajlı GSM hattı sayesinde sahibine Türkiye'nin en zengin kişi unvanını kazandırmıştır.

% 11'İ 2 milyar dolar

Türkcell şu ana kadar yapılan en büyük tutarla halka arz edilmektedir. Türkcell'in sermayesi 240 trilyon liradır. Sadece % 11'lik kısmi halka arz edilmek isteniyor. Bunun için biçilen değer 2 milyar dolar.

Yani 1.000 TL nominal değerli hisse senedi 40.000-50.000 TL'ye satılacaktır.

Senetlerin düşünülen fiyattan satılıp-satılamayacağı bilinmez, ancak, bu hesaplamaya göre Türkcell'in bugünkü piyasa değeri 19 milyar dolara tekabül etmektedir.

Çelişkiyi siz de fark etmişsinizdir. Türkcell'e değer veren GSM hattı 500 milyon dolara tahsis edildi. En iyimser bir yorumla 2 milyar dolar yatırım yaptığını kabul edelim Türkcell'in. Toplam 2.5 milyar dolar eder.

Turkcell'in sahiplerinin çok akıllı bir yatırım yaptıkları kesin. Zira, bugün 1 koyup 5 yılda 10 alınabilecek bir yatırıma imza atmak tek kelimeyle harika yatırımdır. Bir de şu ana kadar işletilmesinden sağlanan ve sahibini Türkiye'nin en zengini yapmasını sağlayan kazanç söz konusu. Yatırımcılarını kutlamak gerekir. İşin yatırımcı cephesi böyle. Bir de madalyonun öteki yüzü var.

Madalyonun öteki yüzünde devlet var. Bugünkü değeri 19 milyar dolar olan GSM hattını 5 yıl önce 500 milyon dolara devreden devlet. Daha doğrusu Mesut Yılmaz.

500 milyon doların 19 milyar dolara ulaşması sürecine kuşku ile bakılması son derece doğal. En hafif yorumla, 500 milyon dolara GSM hattını Türkcell'e (ve tabii Telsim'e) kiraya verenlerin kamunun menfaatlerini koruma kabiliyetlerinin bulunmadığının ifade edilmesi gerekiyor. Bunlar devleti yönetmekten acizdirler. Bu kadar büyük farklılığın suistimal olmadan gerçekleştirilmeyeceğini iddia edenlerin sayısı da bir hayli fazladır.

Kolay kazanç ortadan kaldırılmalıdır

GSM hatlarının devredilmesinde ortaya çıkan inanılmaz rant, toplumdaki kısa yoldan sermaye birikimi sağlama istek ve teşebbüslerini kamçılamaktadır. Ülkemizde, kolay ve kısa yoldan kazanç söz konusu olduğunda taraflardan birisi mutlaka devlettir. Daha doğrusu zarar gören tarafta devlet vardır. Yani halk vardır.

Kamçılanan köşe dönmecilik, kamunun yağmalanmasına dönüşmektedir. Amerikan rüyasında devlet taraf değildir. Uçsuz-bucaksız, verimli ve sahipsiz topraklar yağmalanmıştır. Düzenli yapıldığı ve ayrıcalıklı toplumun büyük çoğunluğu fayda sağladığı için problem teşkil etmemiştir. Yerli halkı hesaba katmıyoruz tabii.

Türkiye'de ise kamu kurumlarının hemen hemen tamamında, yetkilerin şahsi menfaatler lehine kullanılması işin doğası haline gelmiştir. SUİSTİMAL ülkemizin en büyük problemidir. GSM ihalelerinde olduğu gibi, kamunun imkanları kullanılarak kısa ve kolay yoldan para kazanma örnekleri cazip olmaktan çıkarılmadığı sürece ileriye bakabilmemiz ve ekonomik refahı yakalamamız mümkün değildir. Gereksiz ve önemsiz konularda ortaya çıkan güçlü iradenin bu konularda sessiz kalması da son derece ilginçtir.