YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Galatasaray, bayram ve Ankara Emniyeti

 
Gerçek bayram sevincinin Galatasaray'ın galibiyetine "ertelenmiş" olduğu sokağa çıkar çıkmaz gözüme çarptı.

 

Bir spor yazarı, rakibini "deviren" Galatasaray'ı anlatırken, en güzel tepkiyi verdi: "ruh sağlığımız bozuldu, böyle başarılara alışık değiliz..."

Galatasaray'ın "devirdiği" ya da açıkça "çökerttiği" Mallorca herhangi bir takım değil. Böyle bir takım karşısında kimse sadece "teknik üstünlük"le başarı sağlayamaz. Teknik performansın "muhakeme" ile mükemmel bir birleşmesi olmazsa, sahada dökülmek kaçınılmaz olur. Galatasaray ise dökülmek bir yana resmen "şahlandı" sahada. Müthiş bir oyun kurma ve teknik performans "şölen"i sergiledi. Evet, Galatasaray'ın bizlere izlettiği oyun büyük bir şenlik eşliğinde sergilenen gerçek bir "taktik" başarıydı. Bu nedenle gol fırsatına yakınlaşamayan oyunlar en az gol fırsatları kadar güzeldi, gol pozisyonları ise atılan goller kadar kışkırtıcıydı. Arif'in attığı gol ise tüm maçın titreşim katsayısını beşle çarptı.

Aylardır, Fatih Terim'le ilgili tartışmaları büyük bir dikkatle izliyorum. Her geçen gün Galatasaray'dan "bağımsızlaşan" bir Terim tartışması var. Kimileri, bunu olumsuz yönde istismar ederek, Galatasaray'ın başarısını Terim'in eksilmesi halinde bile etkilenmeyecek bir başarı haline sokmaya çalışıyor. Bunun yanısıra maalesef son Fenerbahçe kongresinden sonra doruğa ulaşan bir biçimde, bütün başarının Terim'in şahsına "indirgendiği" bir tartışma var ve bu, Terim hangi takıma giderse başarının "mutlak" olduğu imasını taşıyor, bu nedenle, Fenerbahçe'ye Terim'i getirmenin başarıyı getireceğine kesin gözüyle bakılabildi.

Kuşkusuz, parlementoların, üniversitelerin ve futbol klüplerinin bahçesinde yönetim kurullarının, komitelerin ya da takımların heykelleri yok; kişilerin heykelleri var. "Karizma" ile takım oyunu ve "oyun kurma yeteneği" arasındaki o "büyülü ilişki", organizasyon çağında bile bütün gücüyle yaşamını sürdürüyor. Fatih Terim'in başarıları sürdükçe tartışmaların merkezinde yer alması da devam edecek. Fakat, Terim'in şahsı ile ilgili onlarca yazı okurken, "oyun kurma biçimi" ve "maç okuma tarzı" hakkında doğru düzgün yazı okuyamıyoruz. Haşmet Babaoğlu'da olmasa, genel olarak bu konularda tamamen susuz kalacağımız aşikâr.

Terim'le ilgili tartışmalar, cumhurbaşkanlığı tartışmalarının benzeri. Başarıyı algılayamayan, başarının gerisindeki "muhakeme"yi keşfedemeyen zihinler, nasıl Terim'in futbol kariyerini tartışmaktan yöntemlerine gelemiyorsa bir türlü, cumhurbaşkanlığı konusunda kişileri konuşmaktan gerçekte nasıl bir siyasal sistemde yaşamak istediğini tartışmaya girişemiyor Türkiye. İşte bütün bu zihinsel sığlık içinde gerçekten Terim'in ve Galatasaray'ın başarısı memleketin "ruh sağlığını bozacak kadar" gerçek.

Maç öncesi yayımlanan bayram tebrikleri, bayramdan bahsetmekten çok "demokrasi" ve "istikrar"dan bahsediyordu yine. Sığ, sıkışmış ve şaşırmış siyasal zihin dünyası, olabilecek en basit cümlelerle, olabilecek en basit biçimde coşkulu görünmeye çalışıyordu. Gerçekten coşku zayıflığı var her yerde. Bayramdan demokrasi isteyecek kadar şaşırmış hale geldi memleket. O nedenle, gerçek bayram sevincinin Galatasaray'ın galibiyetine "ertelenmiş" olduğu sokağa çıkar çıkmaz gözüme çarptı. İnsanlar, ülkelerinde işini doğru düzgün yapan ve bunu mukayesizliğe sığınarak değil, "dünya çapında mukayeseden kaçmayarak" yapan tek kurum olan Galatasaray'dan beklediler bayram sevincini ve beklentilerinin boşa çıkmayacağını bilerek damıta damıta yudumladılar galibiyeti.

Bu arada diğer illerde ne oldu bilemiyorum ama Ankara Emniyeti, galibiyet haberi duyulur duyulmaz "yine" yolları tuttu. Çankaya tarafına girişler yine yasaklandı. O derece sıkı önlem alındı ki, insanların evlerine gidebilecekleri hiçbir yolun kalmadığı hale geldi kimi bölgeler. Galatasaray'ın başarısını kutlamak isteyen insanlara, devlet kurumlarının gösterdiği tek kolaylık işleri zorlaştırmak oldu bir kere daha. Galatasaray'ın kurduğu sistemle, devlet kurumlarının inatla sahiplenmeye devam ettiği sistem arasındaki fark sokaklardan taştı bir kere daha...


18 Mart 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Ömer Çelik

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...