5+5 formülü olarak bilinen Anayasa değişikliği teklifi, siyasi istikrarın yanı sıra ekonomik istikrarı da tehlikeye soktu. Bir süredir, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine endekslenen hükümet, üç yıllık istikrar programı çerçevesinde çıkarması gereken ekonomiyle ilgili bir çok tasarıyı askıya aldı. IMF'ye sunulan niyet mektubunda yer alan ve ilgili kurumlar tarafından hazırlanan, tasarılar Bakanlar Kurulu'nda ele alınarak bir türlü Meclis'e sevkedilemiyor. Programa göre yılın ilk üç ayında çıkması gereken tasarılar arasında, yerel yönetimler reform tasarısı, yedek emeklilik yasa tasarısı, enerji piyasası yasa tasarısı, kamu bankalarının özelleştirilmesine olanak veren tasarılar, halka arz edilen şirketlerin yapısını özekleştiren tasarılar ve sosyal güvnlik reformuyla ilgili çerçeve tasarıları bulunuyor.

Uslu: Asıl bunalım çarşıda, pazarda

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Miras, enflasyonla mücadele ile Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunu birbirine endekslemenin yanlış olduğunu söyledi. Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Okan Oğuz da Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunun, icranın başı Başbakan olduğu için uygulanan ekonomik politikaları etkileyeceğini düşünmediğini bildirdi. Türkiye İşçi Emeklileri Cemiyeti'nin düzenlediği bir sempozyumda konuşan Hak-iş Genel Başkanı Salim Uslu ise, seçim nedeniyle yaşanan gelişmelerin bugünkü bazı medya organları tarafından "bunalım" şeklinde yorumlandığına dikkati çeken Uslu, esas bunalımın cumhurbaşkanlığı seçiminde değil çarşıda, pazarda olduğunu kaydetti.