Müsterih olun Ramazan Bey

Ramazan Mirzaoğlu, Devlet bakanı... Star gazetesinin haberine konu oluncaya kadar, böyle birinin varlığından vallahi de billahi de haberdar değildim.

Ne zaman seçilmiş?

Ne zaman Meclis'e girmiş?

Ne zaman bakan olmuş?

"Resmî davetli olarak Küba'ya giden MHP'li Devlet Bakanı Ramazan Mirzaoğlu yurda döndü..."

Yok yahu!

Hazır oralara kadar gitmiş, "Komünist Devlet Nişanı"yla ödüllendirilmişken dönmeseydi, kalsaydı...

Nasılsa, Cast- ro'yla, büyük Türk büyüğü Devlet Bey'- in uygulamaları arasında pek fark kalmadı.

İkisi de merkeziyetçi...

İkisi de "komüntern"in çıkarlarını gözetiyor...

İkisi de "kutsal devlet" ve onun namütenahi ideolojisini korumaya, kutsamaya, dokunulmaz kılmaya dönük politikalar geliştiriyor.

Yoo, hakkını yemeyelim; liberalizmi keşfettikten sonra Castro'da "görülebilir" bir değişim oldu. Artık belli konularda daha demokrat, daha açılımcı düşünüyor. Darısı bizimkinin başına.

Bizimkinin fazladan adı "Devlet."

Elhak, adının hakkını veriyor

Önce, "başörtülü" olarak Meclis'e soktuğu vekilinin başını açtırdı, sonra 28 Şubat süreciyle birlikte bir "siyasî tasfiye aracı"na dönüşen 312. maddeyi sahiplendi.

"Ya Allah, Bismillah, Allahüekber" nidalarıyla yaptığı seçim konuşmalarında "Ürkeklere değil, erkeklere oy verin" diyordu.

Gördük ki, onun erkekliği Turan illerini Rus inhisarına terkeden kararların altına imza atmaktan, Çeçenistan'daki Rus zulmüne onay vermekten, Doğu Türkistan'lı müslümanlara kan kusturan eli kanlı katili "Devlet Nişanı"yla ödüllendirmekten ve en nihayetinde yaz kamplarında başörtüsünü yasaklamaktan ibaretmiş.

Dahası var:

Apo'yla ilgili hüküm kesinleştiği halde "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararını bekleyelim" deyip ortağı Ecevit'le birlikte idam kararını hasıraltı etmişti, ama partili arkadaşı Sadi Somuncuoğlu'na aynı toleransı göstermedi.

Somuncuoğlu'nun suçu, demokratik hakkını kullanıp cumhurbaşkanlığına aday olmak; daha doğrusu, törelere karşı gelmek...

Peki, bizim törelerimizde "yalan" söylemek, "takiye" yapmak, mazlumun ahını almak var mı Devlet Bey?

Ramazan Mirzaoğlu diyordum, lâf nereden nereye geldi.

Ramazan Bey, "iki ülke arasındaki dostluğun geliştirilmesi" çerçevesinde Küba'ya resmî bir ziyarette bulunmuş. Kübalı yetkililer, hazır kendi ayağıyla gelmişken, "Komünist Devlet Nişanı"nı geçirivermişler yakasına.

Tabii Ramazan Bey "bir ülkücü olarak" çok üzgün:

"Paranın dini imanı yok arkadaşlar" diyor, "Meseleye böyle bakın!"

Müsterih olsunlar.

Biz de tastamam böyle bakıyoruz.

Paranın dini imanı yok.

Yurda dönerken de altı kutu Havana purosu getirmiş Ramazan Bey ve birini (sağolsun) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye hediye etmiş.

İyi düşünmüş.

Devlet Bey de "İmralı adası"na karşı oturup keyifle tüttürsün artık...