| Türkiye'nin birikimi... |
|
|
|
|
Sağduyu arayışı
Başbakan Bülent Ecevit, "Kim, ben mi pazarlık yapacağım?" diye şaşıp PKK ve Abdullah Öcalan'la pazarlık iddialarını reddediyor; fakat bu durum bir temel gerçeği değiştirmiyor: 12 Ocak günü yapılan liderler zirvesinden çıkan karar metni terör örgütüyle pazarlık anlamını taşıyor... Başbakan Ecevit o günden beri verdiği mesajlarla pazarlık görüntüsünü biraz daha pekiştirmekte. "İmralı siyaset kürsüsü değil" cümlesi sizce ne anlama geliyor? Taşıdığı bütün olumsuzluklardan arındırmaya çalışsak ve haklılığını kabul etsek bile, belli bir muhataba yönelik açık bir mesaj başbakanın ağzından çıkan cümle. Bu yönüyle de, liderler zirvesinin "Örgüt ve destekçileri uslu durmazlarsa Öcalan'ı asarız" tehdidi kadar pazarlık kokusu taşıyor. Bu tür cümleler, Öcalan'ı, geçmişte yaptıkları yüzünden âdil bir mahkemede yargılanıp haklı bir cezaya çarptırılmış bir 'suçlu' konumundan uzaklaştırıp, konuşması istenmeyen bir 'siyasî muhatap' durumuna getirir. Abdullah Öcalan, ailesi ve avukatlarıyla, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu (CMUK) çerçevesinde görüşüyor. O görüşmelerde söyledikleri avukatları tarafından medyaya taşınıyor. Kendisini ilgilendiren konularda ne düşündüğünü, gelişmeleri nasıl yorumladığını herkes bu yolla öğreniyor. Bazı sözleri, gerçekten de rahatsız edecek kadar pazarlığa cevap niteliği taşıyor. Ancak, onun sözlerine o niteliği kazandıran hükümetin tavrı; zirve kararı pazarlık anlamı taşımasaydı, Öcalan'ın varılan mutabakata uyacağını söylemesi rahatsızlık verir miydi hiç? Böyle bir konunun gazete manşetlerinden, televizyon ekranlarından duyurulması bile olaya pazarlık boyutu katıyor. Hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı beklenen bir idam mahkumunun tutumu rahatsızlık vericiyse, bunun yolu, ona manşetlerden "Sus" demek midir? Eğer CMUK yanlışlığa kapı aralıyorsa hükümet yasa değişikliğini gündeme getirebilir; ya da kanunsuz bir hak kullanımı söz konusuysa baroların harekete geçmesiyle avukatların kuralsız davranışları sınırlandırılabilir. Ancak, "Bir yanlışlık yapılırsa infaz edilir" tehdidi altındaki bir mahkuma "Sus" demek büyük bir siyasi yanlışlıktır. Aslında hukuk adamları, kendi yöntemleriyle, hükümete yol gösteriyorlar. Ankara'da hafta sonu yapılan sempozyuma katılan ülkemizin öndegelen hukuk adamları 'daha fazla demokratikleşme' talebini seslendirip bunun da hukuk reformundan geçtiğini açıkça ifade ettiler. Öcalan'a idam cezası veren yargıç dahi, Türkiye'nin hukukta evrensel standartları yakalaması gereğini dile getirmekten geri durmadı. Bu arada, Yargıtay Başkanı Doç. Sami Selçuk, üzerinde durulmaya değer bulduğu bir anayasa değişikliği taslağını siyasi partilere yolladı. Çağdaş değerleri kapsayan, hukukun üstünlüğü kavramını hayata geçirmeyi amaçlayan bir anayasa için moral zemin var. Yapılması gereken, uzaklardan gelen baskılarla rüzgârgülüne dönmeden, kendi tercihlerimizin ürünü yapısal bir değişimi gerçekleştirmektir. PKK terörünün etkisini yitirmesi, ülkenin doğusu ve batısıyla olumlu bir beklenti içerisine girmesi, hükümetin sergilediği istikrar manzarası, muhalefetin uyum arayışı bu şansı sağlıyor ülkemize. Sistemini elden geçirerek çağa açık hale gelen Türkiye, sadece terörden veya vaktiyle teröre bulaşmış unsurlardan kurtulmakla kalmaz, içte ve dışta bir terör suçlusuna kulak verme nezaketsizliğini gösterecek kimse de çıkmaz... Öcalan'la pazarlık anlamı taşıyan kararlar ve açıklamalar, hükümet yetkililerinin, PKK ve etnik terör endişesi kalmadığının bir göstergesi sayılabilir. Endişenin kalkması yerinde bir gelişme. Ancak, 30 bin cana mal olan bir tehlikeyi arkada bırakmayı başaran bir ülkenin, sanal tehditleri ciddiye alıp yapısal değişimi gerçekleştirmeye yanaşmaması akıl kârı değil. İçindeki 'habis' urlardan temizlenen Türkiye, 'selim' aykırılıkları nasıl meczedeceğini bilemediği için yalpalayıp duruyor. Önyargılarının esiri politikacılar, yapmaması gerekeni yapar, yapması gerekeni ise ihmal eder. Başbakan Ecevit'in PKK ve Öcalan'la pazarlık anlamı taşıyan konuşmaları da, yapısal değişimden kaçması da hep bu sebeple.
fkoru@yenisafak.com
|
|
| Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar |
| İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|