İkinci tanzimat

 
Merkezî yönetim ve katı devletçilik Tanzimat'la gelen yönetim anlayışının ana özelliğini oluşturur.

Öcalan'ın cezası çevresinde yapılan tartışmalar Türkiye'nin onbeş yıllık Güney Doğu politikasını gözden geçirmeyi zorunlu kılıyor.

İç ve dış dinamikler köklü dönüşümlerin arifesinde olduğumuzu gösteriyor.

Tanzimat, tarihimizdeki değişme gayretlerinin dönüm noktasıdır.

Tanzimat Fermanı'nda din farkı gözetilmeden herkesin can, namus ve mal güvenliğinin sağlanması, vergilerin adil bir biçimde toplanması ve askerlik görevine sınır getirilmesi öngörülmüştü.

Yeniçeri Ocağı kaldırıldığı için, Ferman'da öngörülen değişimler ciddi bir muhalefetle karşılaşmadan uygulanabildi.

Doç. Dr. İlhan Kutluer ve Dr. Tahsin Görgün'le birlikte, Tanzimat'tan bu yana yapılmaya çalışılan yenileşme çalışmalarını tartıştık.

Kutluer ve Görgün Türkiye'de bir "İkinci Cumhuriyet"ten önce, bir "İkinci Tanzimat"a ihtiyaç olduğunu vurguladılar.

Tanzimat, Osmanlı Devleti'nin ikiyüz yıllık kendini yenileme çalışmalarının uygulamaya konulduğu dönemdir.

Tanzimat'la Osmanlı yenileşme stratejileri öncekilerden bütünüyle ayrılır.

Tanzimat öncesinde Osmanlı Devleti, kendi kültürü içinde kalarak değişmeye çalışıyordu.

Tanzimat sonrasında ise, değişmenin dinamikleri Avrupa kültürü içinde aranmaya başlandı.

Sözkonusu yenileşme çalışmaları kendi dönemiyle sınırlı kalmadı.

Tanzimat Birinci ve İkinci Meşrutiyet dönemlerini hazırladı. Ayrıca Cumhuriyet'in kuruluşundaki düşünce akımlarına da kaynaklık etti.

Günümüzdeki pekçok kurum ve kuruluş temel olarak Tanzimat'a dayanır.

Merkezî yönetim ve katı devletçilik Tanzimat'la gelen yönetim anlayışının ana özelliğini oluşturur.

Tanzimat'tan bu yana Türkiye'de iki ana strateji izleniyor.

Biri devlet ve toplumun yenilenmesini kendi kültür havzasında kalarak yapmayı öngörüyor.

Diğeri ise, devlet ve toplumun yenilenmesinin bütünüyle Batı kültür havzası içinde aranmasını zorunlu görüyor.

Sözkonusu iki zihniyet bugün de varlığını sürdürüyor.

Türkiye'nin geleceği, saydam bir ortamda tartışmadan konuşmaya bağlı.

Değişmeden değişmek için gerçekten İkinci Cumhuriyet'ten önce İkinci Tanzimat'a ihtiyaç var.