T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Doların düşmesi için bir neden var mı?

Türkiye'nin geleceğini ve "IMF- Türkiye ilişkilerini" derinden etkileyecek olan 2002 yılı bütçesi Bakanlar Kurulu'nda karar bağlanarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulacak hale geldi.

Ekonomi yönetiminin bütçe hesaplarını nasıl yaptığını anlamak zor. Doların 1 milyon 650 bin lira dolaylarında olduğu bu günlerde, yıl sonu dolar kurunun 1 milyon 592 bin lira olarak öngörülmesi "vatandaşla dalga geçilmesi" ile eş değer bir yaklaşım.

Doların gerileyeceğini neye bakıp hesapladılar acaba? Bir zamanlar Türkiye'nin Merkez Bankası olarak görev yapan, 145 yıllık Osmanlı Bankası'nın "krizin bastırmasıyla" Garanti Bankası'na katılarak "tarih" olması mı doları daha da geriye düşürecek?

Ne olacak da, dolar bu yılın sonunda 1 milyon 592 bin lira, 2002 yılında ise 1 milyon 972 bin lira olacak? Bu kadar "küsuratlı" bir sonuca nasıl ulaşıyorlar? Akıl alacak gibi değil.

"Hayal içinde geçti şu ömrü derbederim" şarkısı geliyor insanın aklına. Milletvekilleri kendi maaşlarına zam yapacak "yolu" bulmuşlarken birden bire büyük bir "açmazın" içine düştüler. Tek yapabildikleri Cumhurbaşkanı'na ağır eleştirilerde bulunmak. Halka gitmekten o kadar korkuyorlar ki, anlatılamaz.

Anayasa değişikliğini yapan Meclis'in saygın üyeleri vekilleri oldukları halkın kararından neden korkuyorlar? Korkuyorlar çünkü Türkiye'yi 4 yılda 40 yıl geriye düşürdüler. Korkuyorlar çünkü Türk halkını bazı konularda Afgan halkından bile geride bıraktılar.

Hükümettekiler Afganistan'ın bombalanmasından medet umar hale geldiler. Halkın yüzüne bakamayan hükümet, Amerikan yönetimine, "9 milyar dolarlık ek kaynak sağlanırsa biz de size her çeşit kolaylığı yaparız" mesajları gönderiyor.

Hükümet yine " hayal tacirliği " yapmaya başladı. 2002 bütçesi tam olarak bunu gösteriyor. "Dolar düşecek, bu yıl yüzde 8.5 küçülen ekonomimiz gelecek yıl yüzde 4 büyüyecek, bu yıl yüzde 65 olarak sonuçlanacak enflasyon gelecek yıl yüzde 35'e düşecek."

Bütün bunları gerçekleştirecek "olumlu" bir gelişme var mı?

Bu hükümet ve bu hükümetten "umudunu kesen" ve artık "istifa" haberleri ortalarda dolaşan Kemal Derviş, hiçbir zaman gerçekleri söylemediler. Daha doğrusu "gerçekleri göremedikleri" için yaptıkları bütün tahminler tutmadı.

Hatırlarsınız "Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı" adını verdikleri tedbirleri açıklarlarken de böyle "hayali ve afaki" konuşarak halkı aldatmışlardı. "Üç aylık sıkıntıdan sonra işler açılacaktı.", "Yılın ikinci yarısında ekonomi büyümeye başlayacaktı." "O günlerde 1 milyon 200 binlerde dolanan dolar, 1 milyon lira olacaktı."

Sorarım size hangisi gerçekleşti. Hangisi doğrulandı.

"Dalgalı döviz kuru" nedeniyle reel sektör kapısına kilit vurur hale geldi. Şirketleri "kurtarma" programları, toplantıları yapılıyor. Öte yandan IMF bankaların "devlete yük olmaktan çıkarılması" için bastırdıkça bastırıyor. "Üç aylık sıkıntıdan sonra işler düzelecek" diyen Kemal Derviş, ağzını açacak halde değil. "Üç ay sonra işler düzelecek" denildikten sonra tam 6 ay geçti. Hiçbir şey düzelmedi. Bu kez de "Ah!.. Ekonomi tam rayına oturuyordu, iyileşme belirtileri gösteriyordu bu kez de Dünya Ticaret Merkezi binalarının vurulduğu 11 Eylül her şeyi berbat etti" diyorlar.

Yalan söylüyorlar. 10 Eylül'de düzgün giden ne vardı Allah aşkına?

11 Eylül'den önceki bir yazımda Sayın Çiller'in uyarılarını aktarmıştım. Ekonomi profesörü olan DYP lideri Çiller, Türkiye'nin "hiperenflasyon öncesi durgunluğu" yani stagflasyonu yaşadığını söylüyordu. "Çekirdek enflasyon yüzde 4.8, toptan eşya fiyatlarındaki artışın yüzde 3.5 olduğu bir ortamda tüketici fiyatlarındaki artış oranı bunların altında yüzde 2.9 çıkmıştır. Bu rakamlar durgunluğun işaretleridir. Buradan sonra durgunluk artarak devam edecek ve beraberinde hiperenflasyon patlayacaktır" diyordu. İşte hükümetin "iyi" olarak nitelediği ekonomi bu durumdaydı.


18 Ekim 2001
Perşembe
 
CAN AKSIN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED