T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R

Acılı göçün resimli tarihi

Filistinli iki sanatçı, yaşadıklarını anlatan "Filistin'den Göçün Tarihi' konulu resim sergisiyle İstanbul'da.

Yeryüzünün en çilekeş halklarından biridir Filistinliler. Gözyaşları ve kanlarıyla suladıkları vatanlarını İsrailli işgalciler yüzünden terketmek zorunda kalmış olsalar ve Arap yarımadasının dört bir yanına dağılsalar da, Filistin'den hiç kopamadılar. Filistin'e bir gün yeniden dönme düşüncesi, onları hayata bağlayan en önemli bağ oldu.

Büyük utancın resimleri

Filistin dışına sürgün edilen ailelerden sadece biri İsmail-Tamam Shammout çifti. İki sanatçı, insanlık tarihinin en büyük utançlarından birini, Filistin göçünü resimleriyle belgelediler. Filistinli Sanatçılar Birliği ve Arap Sanatçılar Birliği'nde ilk Genel Sekreter olarak görev yapan İsmail Shammout ve onunla pek- çok ortak sanat çalışmasına katılan Tamam Shammout halen Amman'da yaşıyorlar. İstanbul'da bulunuş nedenleri; Yıldız Sarayı-Çit Kasrı'nda izleyicilerini bekleyen "Filistin'den Göçün Tarihi" adlı ortak sergileri. Bayan Shammout'la sergiyi göçün doğurduğu resimlerin hüzünlü öyküsünü konuştuk.

Toplumsal hafıza canlı kalmalı

Resimlerini duvar süsü olması için yapmadıklarını, her resmin insanlığa çağrıda bulunup Filistin mücadelesini anlatmayı amaçladığını belirtiyor Tamam Shammout. "Bizim bir davamız var. Bunu bütün insanlara anlatmak zorunda olduğumuzu düşündüğümüz için yapıyoruz bunları" diyen sanatçı Filistin'den göçü tasvir eden resimler yapmaya karar verişlerini ise şöyle anlatıyor:

"İsrail yönetimi Filistinliler için 'Bu insanlar burada yaşamak istemediler, Filistin'i kendi istekleriyle terkettiler' diye bir sav geliştirdi. Halbuki bu doğru değil. Toplumsal hafızayı canlı tutabilmek ve yaşananları yeni nesillere aktarabilmek için yapılanları canlandırmamız gerekiryordu."

200 yıllık evimi göremedim

Ve şöyle devam ediyor: "50 sene sonra, zorla çıkarıldığım evimi görmek istediğimde, benim evimde yaşayan Frankfurt göçmeni bir Yahudi, 200 senedir benim aileme ait olan evimi görmemi engelledi. Bana bağırdı, evden dışarı çıkarmaya çalıştı ve beni terörist olarak nitelendirdi. Söyler misiniz terörist olan kimdir? Filistin'den son dönüşümüzde, eşimle birlikte orada olup bitenleri, İsrail'in bize yaptığı kötülükleri insanlara anlatabilmek için resim yapmaya karar verdik. Bir buçuk sene proje üzerinde çalıştık ve resimleri bütün insanlığa hediye ediyoruz."

Filistin göçünü çizen ilk ressamlar

İlk kez Ürdün Kraliyet Müzesi'nde sergilenen ve burada yaklaşık 30 bin kişinin ziyaret ettiği, Batılı eleştirmenlerden de büyük beğeni gören sergi ikinci olarak 24 Ekim'e kadar İstanbul Yıldız Sarayı'nda ağırlanıyor. Kendilerinin düştüğü durumdan ders alınmasını gerektiğini belirten Bayan Shammout, Türkiyeli sanatseverlerin de sergiyi gezmelerini istiyor. Amman'daki sergiye yüzlerce Batılı konuğun geldiğini ve hepsinin sergiyi çok beğendiğini söyleyen sanatçı, sergiyi gezenler arasında Amerikalı bir istihbarat görevlisinin de bulunduğunu ve kendilerine bu sergiyi başka yerlerde de açmalarını tavsiye ettiğini anlatıyor. Tüm Arap sanatçılarla diyalog halinde olduklarını vurgulayan Shammout, 1965-66 yıllarında Amerika'da birkaç sergiye davet edildiklerini, fakat orada Yahudiler'in sergilerini kapatmaya yönelik olumsuz faaliyetleriyle karşılaştıklarını söylüyor. Sanatçı, 11 Eylül'de ABD'ye yapılan saldırılarla tüm gözlerin Filistin meselesine çevrilmesine ve Ortadoğu kökenlilerin potansiyel terörist olarak algılanmasına ise şöyle yaklaşıyor: " İsmail Bey Filistin'de yaşanan dramı tasvir eden ilk Filistinli ressamdır, ben de bu konulara yönelik resimler yapan ilk Filistinli hanım ressamım. Sanatkar olarak biz her zaman işimizi yaparız. İnsanları öldürmekten yana değiliz." (Bilgi için Tel: 0 212 259 17 42)

 
MÜZMİN MUHALİFTEN TAM EKRAN
Karşılıklı etkileşim bizi her yandan tehdit ediyor. Her yerde mesafeler birbirine karışıyor, ortadan kaldırılıyor: Cinsiyetler, zıt kutuplar, sahneyle salon, eylemin başkahramanları, özneyle nesne ve gerçekle gerçeğin sureti arasında bir mesafe yok artık. Bu kavram kargaşası, zıt kutupların bu çatışması, olası değer yargısının artık hiçbir yerde olmadığını ortaya koyuyor: Ne sanatta, ne ahlakta, ne politikada. Muhalif düşünür Jean Baudrillard Tam Ekran'da gerçeğinin yerini almaya başlayan sanal dünyanın günümüz yaşantısına, politikasına, ekonomisine ne yönde etki ettiğini artık Türk okuruna da yabancı olmayan biçemiyle irdeliyor. YKY / Tel: 0 212 252 47 00
BİR ÇİZGİNİN DEVAMI YENİLİKÇİ HAREKET
Siyasi gündemin uzun zamadır önemli bir parçasını oluşturan "Yeni Oluşum Hareketi" gazeteci Nasuhi Güngör tarafından "Yenilikçi Hareket" adıyla kitaplaştırıldı. Kitapta, Yenilikçi Hareket'in nasıl bir "gelenek"ten koptuğu ve nasıl bir zeminde ortaya çıktığı üzerinde duruluyor. Bunu yaparken de gerek siyasi tarihimizdeki genel seyri, gerekse de dış şartların ortaya çıkardığı yeni durumların siyasete yansımalarına dikkat çekiliyor. "Yenilikçi Hareket" için "Yeni Dünya Düzeni " ekseninde bir değerlendirmenin gerekliliği vurgulanıyor ve Yenilikçiler mercek altına alınıyor. Anka Yayınları / Tel: 0212-513 30 30
KÖTÜLÜĞÜN SEBEB-İ HİKMETLERİ
Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Metin Özdemir Furkan Kitaplığı'ndan çıkan kitabı "İslam Düşüncesinde Kötülük Problemi"nde, Doğu'da ve Batı'da en eski düşünce geleneklerinden itibaren akla takılan sorulara, kelam ilmi ışığında cevaplar bulmaya çalışıyor. Kötülük Problemi, 'Niçin dürüst insanlar ıstırap çekmektedir? Niçin kötülerin işi yolunda gitmektedir? Niçin masum çocuklar hastalık ve ölümü tatmaktadır? Eğer her şeyi dileyen ve yaratan Allah ise, insan irade ve kudretinin mahiyeti nedir?' gibi soruların cevaplarını içeriyor. Furkan Kitaplığı Tel: 0216 341 08 65
18 Ekim 2001
Perşembe
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED