T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Uçak yolculuğunu da terörize etti bunlar!..

Terör, ilk elde uçak yolculuğunu, sivil havacılığı ve dolayısıyla "turizm"i şimdiden vurdu..

Bazıları, "Amerika haklı mı, haksız mı" diye, teorik veya ideolojik tartışmalar yapadursun..

Düşünün.. İçinde yolcuların bulunduğu sivil uçaklar, teröristler tarafından ele geçirilip, füze şeklinde kullanılıyor..

Yüzlerce yolcuyla birlikte, bu uçaklar, kendilerini de öldürecek kadar fanatik teröristler tarafından, bir hedefe çarptırılıyor..

Her yıl 1 milyara yakın insanın uçak yolculuğu yaptığını düşünürseniz, olayın yarattığı dehşetin ve yansımalarının çapını, hesap edebilirsiniz.

"Amerika layığını buldu" diye sloganlar atan gramafonlaşmış beyinlerin, sadece bu uçaklardaki çoluk-çocuk, siyah-beyaz, dinli-dinsiz, Amerikalı-Amerikasız yolcuların yaşadıkları trajediyi, dehşeti, çaresizliği, bir düşünmeleri gerekmez mi?

İnsan beyni, sanatı, felsefeyi, müspet bilimleri, demokrasiyi, ahlakı, sevgiyi üretecek kadar, güçlü bir aygıt..

Aynı beynin, bazı kafataslarının içinde böyle donuklaşması, çizik plak gibi aynı yerde takılması, papağan gibi sloganlar seslendirmesi, en azından doğaya ve zekaya karşı ayıptır..

İnsanlar ölmek ve öldürmek için değil, daha iyi yaşamak ve yaşatmak için, siyasete girerler..

Siyasetin amacı, her alanda mutluluğun yollarını açmaktır toplumlara..

Bu bakımdan, intihar saldırıları ile Amerika'yı vuran terörizmi, şu ya da bu gerekçelerle doğru bulan ve "Oh oldu Amerika'ya" diyenlere, nasıl bakabileceğimizi kestiremiyoruz..

Uçak yolculuğunun bundan sonrasına dönersek..

İnsanlarının, yurtlarına dönmek, tatile gitmek, eğitim merkezlerine ulaşmak, iş görüşmeleri yapmak veya sevdikleri ile buluşmak için yaptıkları uçak yolculukları, bundan böyle, bir kışlaya veya bir cezaevine girermiş gibi başlayacak..

Çünkü, yolcuların ve el bagajlarının geçtiği "metal dedektörleri"nin, öldürücü ve yaralayıcı silahları tam olarak tespit edemedikleri anlaşıldı.

Örneğin, metal olmayan maddelerden, mesela porselenden yapılmış bıçaklar, metal dedektörlerindeki zilleri çaldırmıyor..

Bu yüzden daha geliştirilmiş aygıtlar, hava alanlarının giriş kapılarına koyulacaktır..

Bir internet sitesinde, bunlar listelenmişti..

Mesela "Rapiscan Security Products"un ürettiği, bir röntgen cihazı var. Bu röntgen cihazı, bir bilgisayara bağlı..

Elbise dolabına benzeyen bu cihazın içine girilince, kumaş, metal ve hatta plastik maddeler bile, röntgen ışınlarına takılıyor.. Mesela plastik patlayıcılar da fark ediliyor..

Bağlı bilgisayar da bütün algılamaları, somut şekillere dönüştürüyor..

Mesela bu röntgen cihazının, her havaalanı giriş ve geçiş kapısına yerleştirildiğini düşünürseniz, uçak güvenlik araştırmalarının ne kadar süreceğini de hesaplayabilirsiniz..

Demek, bundan sonra uçak kalkmadan 2-3 saat önce havaalanlarında bulunmak gereği doğacak.. Uçağın kazandıracağı zamanı, güvenlik aramalarında harcayacağız..

Ama yine de teröristlerden yanaysanız, şöyle diyebilirsiniz..

-Terörizm sayesinde tüm yolcular, sağlık kontrolundan geçecek.. Böbreklerinde ve safra-keselerinde taş olup da, bunu bilmeyenler, uçağa binerken girdikleri röntgen kontrolunda, bunu anlayacaklar.

ŞAKA

Ha gayret!..

Turizm Bakanı Mustafa Taşar da, "esenliğe çıkış"ın nasıl olacağını söylemiş..

-Turizm, kültür ve çevre bakanlıkları, tek çatı altında toplanmalı, demiş..

Aslında, biz bunu daha ileri götürüyoruz..

Koalisyonda her partiye düşen bakanlıklar, birer çatı altında toplanıp, üç tane bakanlık kalmalı..

Bu çatının temeli Ecevit, kapısı da Derviş olmalı..

Böylece, önümüzdeki yıl "Ağa Han Mimarlık Ödülü"nü, bu yapıyla mutlaka kazanırdık..

SONUÇLAR

Amerikan rüyası, kâbusa dönüyor!..

Tam Türkiye'de "Ulusal güvenlik özgürlüklerin, insan haklarının ve demokrasinin engellenme gerekçesi olabilir mi?" konusunu tartışmaya başlamıştık..

Bir anda gündeme, "global güvenlik, Amerika'da bile özgürlüklerin, insan haklarının ve demokrasinin engellenme gerekçesi olabilir" konusu girdi..

Örneğin ABD'de 1878'de, iç savaş öncesinde kabul edilen bir kanuna göre (Posse Comitatus Act) Amerikan Silahlı Kuvvetleri'nin mevcut yasaların uygulanması için kullanılması, Kongre böyle bir karar almadan veya Anayasa böyle bir izin vermeden mümkün değildir.

Yani, Amerika'da polisin ve adliyenin yapacağı işlere, askerler karışamaz..

Ama Kongre'nin son olarak aldığı ve Bush'a savaş açma yetkisi veren kararla, şimdi bu mümkün olabilecek.. CBS'in hukukçu analisti Andrew Cohen'in yorumu böyle..

Bunun gibi gözaltı süreleri, insanların özel hayatlarına müdahale, sadece ırk ve din bağlantısı yüzünden bazı kesimlerin "şüpheli" statüsüne girmesi, Amerika için "olabilir"ler arasına girecek..

Yani terörizm, "Amerikan Rüyası"nın en büyük değeri olan özgürlükleri de, köşeye sıkıştırdı..

Bunun bize yansımalarını hayal edecek olursanız, işin ciddiyetini anlarsınız..


16 Eylül 2001
Pazar
 
MEHMET BARLAS


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED