Önümüzdeki günlerde özel bir restorana gidip devekuşu etinden yapılmış nefis bir yemekle karnınızı doyurup, devekuşu ürünlerinden dizayn edilmiş bir misafirhanede gecenizi geçirebilirsiniz. Yahutta sadece devekuşundan elde edilmiş sanat eserlerinin yer aldığı bir sanat galerisini gezerek gününüzü farklı bir şekilde değerlendirebilirsiniz. Üstelik bütün bunları yaparken dünyanın bir diğer ucuna da gitmeyeceksiniz. Anayurtları Afrika çölleri diye bildiğimiz devekuşlarını Türkiye'ye getirerek Türk halkıyla tanıştıran ve sadece son bir yıl içinde 50 devekuşu çiftliği kurarak bu alanda bir rekor kıran Ege Devekuşu İşletmesi Yönetim Kurulu Başkanı Nazım Lalaşahin, devekuşlarının artık, inek, koyun ya da tavuk gibi Türk halkının günlük yaşantısında yer almaya başladığını söylüyor. Üç yıl önce Türkiye'de ilk kez profosyonel anlamda devekuşu çiftliğini kurduklarını söyleyen Lalaşahin, "Son bir yıl içinde 50 civarında devekuşu çiftliği kurduk. Maraş'tan Aydın'a Edirne'den Antalya'ya kadar her bölgeden teklifler aldık. Artık lüks restorantlara, otellere devekuşu eti servisi yapmaya başlayacağız" dedi.

24 tavuk yumurtasına eş

Devekuşunun yumurtasından etine, tüyünden derisine kadar her ürününden faydalandıklarını dile getiren Lalaşahin, 24 tavuk yumurtasına eşit büyüklüğündeki devekuşu yumurtasından yapılan bir omletle 10 kişinin rahatça doyabileceğini söylüyor. Ancak yumurtanın yemekten çok süs eşyası olarak kullanıldığını dile getiren Lalaşahin, "Derisinden ise çantadan ayakkabıya kadar çok çeşitli ürünler ürettik " dedi.

'İlk kez kesim yaptık'

Bu güne kadar üretimini yaptıkları devekuşlarını geçtiğimiz günlerde ilk kez kestiklerini ifade eden Lalaşahin, devekuşunun eti ve kalitesiyle ilgili ise şu bilgileri verdi: "Bir yaşına gelmiş devekuşlarını yeni yeni kesmeye başladık. Kesimden yaklaşık 50 kilo kemiksiz et çıkıyor."