YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Bilişim'den

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Düğme ve tetik

Yazarla okuyucu arasındaki münasebette manevra sağlayıcı güç ve imkân ikincinin elindeymiş gibi görünüyor. Madem marifet iltifata tâbidir, o halde iltifat edeni değer ölçen mevkie yerleştirmek kolaydır. Öyle ya, benim kafamın ne kadar çalışıp ne kadar çalışmadığını ve ne kadar sizden yana olup ne kadar size karşı olduğumu yazdıklarıma bakarak kolayca fark edebilirsiniz. Peki, benim elimde sizin ne derecede parlak zekâ sahibi olduğunuz veya nasıl kaz kafalı olduğunuzu ölçecek bir imkân var mı? Benim ve yazdıklarım hakkında hayırhah bir tutum içinde misiniz; yoksa benim ve yazdıklarımın mahvı için fırsat kollayanlardan biri misiniz? Acaba bir yazar okuyucuları arasında "sağlam kişi" veya "yaramaz kimse" tarzında ayırımlar yapma gücüne sahip midir? Zahiren hayır. Batınî olarak evet. Yazının marifet olduğu yerde o yazıdan iltifatını esirgemeyen ilk kişi onun yazarıdır. Okuyanı çekip çevirme işinde yaya kalan yazarı marifet sahibi saymak ne mümkün?

Bütün gazete yazarları ortalıkta dönüp dolaşan kelimelerden yararlanıp okuyucunun önüne bir şeyler koyuyor. Bunu yapmakla bazı yazarlar yazının onu her beğenene ait olacağı kabulüyle hareket ettiğini göstermiş oluyor. Diğer bazı yazarlar var ki yazısını kimin beğeneceğini hedeflemiş olarak ortaya çıkarıyor. Görünüşte her okuyucunun önüne konmuş bulunan yazı aslında yalnızca onu neresinden tutup da konduğu yerden kaldıracağını bilen okurların önüne konuluyor. Her iki tip yazar da düğmeden bahsedebilir; ama bunlardan bir çoğu basılan düğmeye takılıp kalmışken azınlık teşkil eden bir kısmı hâlâ iliklenen ve çözülen düğmelerin varlığını vurgulamak ısrarını gösteriyordur. Tetik sözü bütün yazarlar için önem taşıyan bir sözdür; ama çoğunluktaki yazarların gözünde bu önem tetikçiler, tetiğe basanlar, tetik çekenler sebebiyle doğmuşken sayıları az kalan bazı yazarlara göre tetiğin önemi tetik bulunanlar ve tetikte olanlar yüzünden belirginlik kazanmaktadır.

Mesele mekanik olanla organik olanı ayırt etme ehliyetine sahip okur ve yazarların bâtında yeminli bir taraf teşkil ettikleri meselesidir. Toplumun iç bağlarının gereğince varlık sahibi oldukları için onlar bekleyen ve beklenen vasıfları birbirleri için karşılıklı olarak taşırlar. Onların dışında ve geride kalanlar neyin mekanizmaya, neyin organizmaya taalluk ettiğini fark edemedikleri gibi bunların birbirlerinin yerini doldurabileceği yanılgısı ile malûl durumdadırlar. Basılan düğmeler bir yanda iliklenen/çözülen düğmeler diğer yandadır. Beklenen marifet düğme ilikleme ve düğme çözme becerisine sahip ellerin marifetidir. Basılmaya müsait olan o düğmeye basmak için herhangi bir beceri kazanmaya ihtiyaç duyulmaz. Tetik bulunmak ve tetikte olmak için hem zihnen ve hem de bedenen titizliğin elden bırakılmaması gerekir. Oysa düğmeye basacak özellikler sahibi olanın tetiğe basma ve tetiği çekme fırsatını kaçırmayacağını tahmin edebiliyoruz.


16 OCAK 2001


Kağıda basmak için tıklayın.

İsmet Özel

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...