Rock'n Roll'un İrlanda asıllı starı Elvis Presley, ölümünün 25. yılında (hâlâ) hem kral tahtını işgal ediyor, hem de yattığı yerden milyonlar kazanmaya devam ediyor. Dünyanın her tarafında, favorilerini onun gibi uzatıp, onunki gibi kostümler diktirip, ellerinde gitarları, şarkılar söyleyen yüzlerce hayranı var Elvis Presley'in. Rock'n Roll müziğin öncüsü, kralı ve babası olarak nitelenen ve bundan tam 25 yıl önce bugün ölen Presley, popüler kültürün ilk büyük starlarından biriydi ve hâlâ da öyle. Ölü ama star!

Zenci sesli beyaz adam

Rock'n Roll kralının tam adı Elvis Aaron Presley'dir ve fakir bir ailenin çocuğu olarak 8 Ocak 1935'te Mississippi'de dünyaya gelir. İkiz kardeşi doğumda ölünce, tek çocuk olarak yetişmenin ruh halini ömrü boyunca taşır üzerinde. Lise seviyesinde eğitim alan Elvis, şöhret olana kadar geçen zaman içinde kamyon şöförlüğünden kazanır ekmeğini. Müzikal anlamda, zamanının pop ve country müziğinden, kilise şarkılarından ve Rhytm And Blues türü müziklerden etkilenen Elvis için şöhret, biraz da kendiliğinden gelir.

Çok düşkün olduğu annesine doğumgünü hediyesi olması için dört dolar karşılığında iki şarkılık bir plak doldurur. Nasıl olursa olur, plağın bir kopyası plak şirketi başkanının eline geçer. Parmağını şıklatıp aradığı “zenci sesli beyaz adam”ı bulduğunu düşünen kaşif başkan 'yürü ya Elvis” der ve çorap sökülmeye başlar.

Sesi ve stiliyle, sosyal ve ırksal kalıplara karşı çıkan Elvis Presley, hiç durmadan şarkılar söyler, dans eder, 33 filmde başrol oynar, televizyon showları yapar, seyirci katılım rekorları kıran konserler verir, tüm dünyada 1 milyardan fazla albüm satar, ödüller, ödüller, ödüller alır....

1957'de, başarının doruklarında gezinirken Amerikan ordusu tarafından askere çağrılır. Jip ve kamyon şöförü olarak silah altına alınan asker Elvis'in 14 yaşındaki Priscilla Beaulieu'ya gönlünü kaptırması magazin basınını oldukça ihya eder. Tezkere alana kadar sırtında üniforması, çantası ve başında kepiyle poz veren Elvis, yine medyanın gülüdür. Elvis hayranı gençlerden oluşan The Beatles'ın efsaneleşmeye başladığı altmışlı yıllar gelip de Rock'n Roll değişime uğrayınca, romantik baladların şarkıcısı Elvis Presley'nin yeri biraz flulaşır. Priscilla'yla 1967 yılında dünya evine girmiş, Lisa Marie'nin doğumu ile bir yıl sonra 'baba' olma mutluluğunu da yaşamıştır ama onun için ibre aşağı düşmeye başlamıştır bile. 1972'de zirveyi bir kez daha yoklar ama artık hiçbir şey eskisi gibi değildir. Eşinden boşanır, inzivaya çekilir. Kullandığı uyuşturucuların da etkisiyle paranoid düşüncelerin ağına düşmüş, çırpınmaktadır.

Ölmemiş, yaşıyormuş!

Yıllar geçer. 1977 yılının 16 Ağustos'unda Elvis Presley'e çok benzeyen biri (ya da belki de o!) Graceland'de bir tuvalette ölü bulunur. Bir saat sonra ise Elvis Presley'nin üzerinde mavi pijaması olduğu halde öldüğü ilan edilir. Ölüm nedeni olarak kalp krizi gösterilmiştir ama kanında on farklı ilaç bulunur! Aşırı kilo alan, şöhreti buharlaşan Elvis'in ölmediği, artık spotlar altında olmak istemediği için yerine bir benzerini geçirerek saklandığı yönündeki dedikodular kazanlarda kaynatılır da kaynatılır. Geçen zaman içinde ardı arkası kesilmeyen spekülasyonlarla birlikte “Kral yaşıyor” haberleri ile yaşlanmış Elvis resimleri de, hiç eksik olmaz gazetelerden.

Kültür endüstrisi ile birlikte hareket eden global medya “Gün gelecek üç-beş dakikalığına da olsa herkes şöhret olacak” diyen Andy Warhol'a inat ölü bir adamın şöhretinin nasıl diri tutulacağının en başarılı örneklerinden birini sunuyor. Kral yaşıyor!

FADİME ÖZKAN

« Geri Dön