Sevinç ve neşe günleri olan bayramlarda, kan ve gözyaşı döken Müslümanlar'ın unutulmamasını isteyen ilahiyatçılar, Ramazan Bayramı'nın, tüm Müslümanlar'a Allah'ın hediyesi olduğunu hatırlattılar.

Emekli öğretim üyelerinden Yard. Doç. Dr. Nedim Urhan ve Diyanet İşleri Başkanlığı Haseki Eğitim Merkezi hocalarından Halil Gönenç, Çeçenistan, Filistin, Keşmir ve Doğu Türkistan başta olmak üzere mağdur ve mazlum Müslümanlar'a dua edilmesini, imkanı olanların da maddi yardımda bulunması gerektiğini ifade ettiler. Ramazan Bayramı'nın, gerçek anlamını tüm Müslümanlar tarafından sevinçle yaşandığında kazandığını dile getiren din adamları, fitre müessesesinin de bunu sağlamak için ihdas edildiğini kaydettiler.

İslâm paylaşma dinidir

İslâm'ın, kardeşler arasında neşe ve hüznün paylaşılmasını emrettiğini vurgulayan emekli öğretim üyelerinden Yard. Doç. Dr. Nedim Urhan, "Allah, 'Müminler kardeştir' buyuruyor. Peygamberimiz (sav) de, 'Müslümanlar, birbirlerinin acısını ve sevincini paylaşmadıkça gerçek mümin olamazlar' diyor. O halde, Allah'ın mümin kullarına hediyesi olan Ramazan Bayramı'nı, israf ve aşırılıktan kaçınarak neşe içinde geçirecek ve hediyeleşmeyi teşvik edeceğiz. Ancak, Çeçenistan, Filistin, Keşmir, Doğu Türkistan başta olmak üzere, Ramazan Bayramı'nı da kan ve gözyaşı dökerek karşılayan, dünyanın muhtelif bölgelerindeki kardeşlerimizin hüznünü de aynı anda yaşayacağız. Onlar için dua edeceğiz. İmkanı olanları, mağdur kardeşlerimize maddi yardımda bulunmaya çağırıyorum" dedi.

Bayram bizim hediyemiz

Ramazan Bayramı'nın, tüm müminler tarafından neşeyle kutlanmasını temin etmek için 'fitre' müessesesinin tesis edildiğini dile getiren Diyanet İşleri Başkanlığı Haseki Eğitim Merkezi hocalarından Halil Gönenç , Peygamberimizin bir hadisinde "Ramazan Bayramı, bir ay boyunca oruç tutup ibadet eden mümin kullarına Allah'ın hediyesidir" dediğini aktardı. Zulme uğrayan Müslümanlara gerekli ilginin gösterilmemesinden yakınan Gönenç, bayramın gerçek anlamını bulması için, bayramın tüm Müslümanlar tarafından aynı coşku içinde kutlanmasının gereği üzerinde durdu. Halil Gönenç ayrıca, "Nasıl ki, İslâm dünyası Kurtuluş Savaşı'nda bizi yalnız bırakmadı. Biz de bugün zor durumdaki Müslümanlar'a sahip çıkmalıyız" dedi. ZEKERİYA GÜLÜN, İSTANBUL