|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
İsteyen bu bayramı kutlarken "şeker bayramı" deyip, akide şekeri veya "likörlü çikolota"yı yudumlasın, biz ise bunun "manevî hazzını" tatmak istiyoruz!.. Çünkü, bu bayram'da halkın, fakirin ve emeklinin çocuklarının iktidar olduğunu görerek, "bayram" yapıyoruz. "Fikri hür, vicdanı hür ve irfanı hür" bir neslin bize daha nice bayramları kutlamayı ve birlik-dirlik içinde beraber yaşamayı da nasip etmesini Cenab-ı Hak'tan niyaz ediyoruz. Çünkü, bu ülkede şimdiye kadar küçük bir azınlığın dışında milyonları aşan insanlara en olmadık maddî ve manevî işkenceler uygulanmıştır. Geçen gün, Sayın Çetin Altan yazdı: 76 yaşında bir gazeteci yazar, ve bir eski TİP'li parlamenter olarak THY'nin uçağına binişte reva görüldüğü muameleyi sütunlarında anlattı... Aynı şey bizim de başımıza geldi: Ramazan'ın ilk hafta sonu, bir Cuma sabahı, 9.40 uçağı ile İstanbul'a uçmamız gerekir, Trabzon Havaalanı'ndan... 86 yaşındaki anamla, ilk üç kontrol noktasından geçiyoruz. Gözlüğümüzden tutun da metalik her şeyimiz kontrol ediliyor, amma tam biniş kartını verip, aprona giriyoruz ki, birden bire bir kontrol memuru, bize, özellikle 86 yaşındaki "çarşaflı anama", kimliğini soruyor: Önünüzden birçok kadın-erkek geçti, hiç birine böyle bir soru sormak yok, bize niye? Basın kartımızı gösteriyoruz: Yüzüne çarpıyoruz adamın, amma bir yerden emir almış ya, bu "sivil havacılık kurumu"nun baş yöneticileri bir yere bağlı ki, böyle davranıyorlar!.. Şimdi ise, bir bayram günü... Millette bir sevinç ve sürur!.. Amma bayramlık alacak, çoluk-çocuğunu sevindirecek birkaç lirası eksik!.. Eskilerin tabiri ile, "kesesinde yer alan bir mühür ile birkaç akçe yüzünden boynu bükük" bir toplum haline getirilmişiz!.. Bayramlaşmada, davet üzere, AK-Parti'nin Feshane'deki bayramlaşmasına gittik!.. Hükümet ricali, sivil kurumlar ve birçok "ahibba"yı görüyoruz!.. Yıllar öncesinde "Feshane"nin açılışında bulunan Sayın Erdoğan ile o zamanki bürokratlarının çoğu, bugün millet vekili... Bir müddet etraf sessiz ve nisyana terk edilmiş bir haldeydi!.. Şimdilerde, ne kadar da "bayramlık adamlar" varmış ki, herkes cicili-bicili giyinip, "halkın başbakanı" olan eski "Büyük Şehir Belediye Başkanı"nın etrafında, el sallayıp durmaya amade bir halde en ön saflarda yerini almış olduğu görüldü! Bu bayramda, eski sülüklerin yanında, bir çok "piranha"nın da tebrik için, el uzattığına şahit olsak da, dileriz ki, insanımızın eti-kemiği arasından sıyrılıp, işleri ifsat ederek, fesat ve tuğana yol açmış olmaz! Çünkü bu bayram, coplanan, horlanan ve itiklenip, yere yuvarlanan mazlumların dualarının kabul edildiği ve "eden bulur", fehvasınca milletin bedduası ile fesat yollarında helak olmaya yüz tutanların, nedamet ve istiğfar ile, bayramın bereketinden müstefit olarak, çoluk-çocuklarının "utanç duyulan baba" yaftasından kurtulmuş olmaları temenni olunur! Bu duygularla, daha nice mutlu ve sağlıklı bayramlar ile, aydın, nurlu ve huzurlu bir Türkiye'ye doğru bir katre cehd ve gayret gösterenlere sağlık ve esenlikler diliyoruz!.. Feshane'den Eyüp Sultan'a yüzümüzü çevirdikçe, hafif ve gönül okşayıcı ve inşirah verici bir "sahabe-i kiram rüzgarı" ile kendimizi daha soluk alıcı bir ortamda bulduk!.. Dileriz bütün Müslümanlar ve İslam dünyası da aynı huzurla, bu bayramı tes'it ve tebcil eder!..
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat| Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |