|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bazı arkadaşlar, Türkiye'deki rejimin adına daha yeni yeni teşhis koyuyorlar. Sanıyorlar ki rejimin çirkin yüzü sadece Başbakan'ın hastalığı vesilesi ile ortaya çıktı. Sanki Ecevit'in, zorla yaşatılan prostatlı Sovyet liderlerinin son örneklerinden Andropov gibi, arkadan desteklerle iktidar koltuğunda oturtuluşu yeni bir durum.. İşbaşına geldiğinden beri Ecevit aynı durumdaydı. Bunu da bilmeyen yoktu. Buna rağmen Ecevit'e nasıl övgüler düzüldüğünü, onun bu haliyle bile gelmiş geçmiş en başarılı Başbakan ilan edildiğini biliyoruz. Çok uzağa gitmeye gerek yok. Birkaç yıl önce Ecevit hakkında yazılan köşe yazılarına bir göz atmak yeter. Bu yazıların nasıl vıcık vıcık yağ koktuğunu ve belli bir odağa yaranmak amacına yönelik olduğunu henüz unutmadık. Biz unutmuş olsak bile yazılar arşivlerde duruyor. Bu yazıları yazanların bir bölümü, bugün patronlarının da Ecevit'le işi bittiği için olsa gerek, rotalarını yeni muhtemel liderlere, potansiyel liderlere çevirmiş bulunuyor. Bazıları ise Ecevit'in hastalığı sürecince yaşanan ilkelliklere bakarak yeni yeni Türkiye'deki rejimin tanımını yapmaya çalışıyor. Bir Başbakan'ın sadece birkaç gazeteciyle görüşmesi ve onları da kendi istediği zamanlar evine çağırarak yazdığı metinleri ellerine tutuşturması nerede görülmüştür? Bir Başbakan'ın, onca kriz yarattığı ve ülkeyi inanılmaz zararlara uğrattığı halde hâlâ başarılı gösterilmesi hangi ülkelere has bir illizyonizmdir. En küçük gerçeklerin bile halktan gizlendiği ve devletin vatandaşına sürekli yalan söylediği rejimler hangi rejimlerdir? Ülkedeki baskı rejimini pekiştirmek için sürekli yeni yasaklar çıkartılırken hangi tip rejimlerin medyası iktidara alkış tutarak herşeyin iyiye doğru gittiğini söylemiştir ve söylemektedir? Şimdi aynı medya organlarında, sürekli bu totatiter ve halkına yalan söyleyen rejimi öven ya da övmese bile, olup bitenlere ses çıkartmadan gözlerini kapatan bazı arkadaşlar, Ecevit'in hastalığının bu aşamasında ortaya çıkan ilkelliklere bakarak rejimi eski Sovyet Rejimi'ne benzettiklerini söylüyorlar. Bu ne büyük teşhis kabiliyeti, bu ne büyük bir analiz yeteneği böyle!.. Bu arkadaşlar söyleyebilir mi acaba şimdi bize, bu Andropov tipi liderlerin çıkardığı bir RTÜK Yasası, sözünü ettikleri eski Sovyet Rejimi'ndeki yasaklara benziyor mu benzemiyor mu? Çalıştıkları medya organları, eski Sovyetler'deki devlet gazetelerine benziyor mu, benzemiyor mu? Öyle ya... Eğer bu rejim, bu haliyle eski Sovyet rejimine benziyorsa, bu rejimi ayakta tutmak için sürekli yalan söyleyen, gerçekleri halktan gizlemeye çalışan ve hâlâ, ülkeyi yönettiğinin farkında olmayan bir liderin rötüşlu fotoğraflarını yayınlayarak onun hızla iyileştiğini halka yutturmaya çalışan bir medyaya ne isim verilebilir acaba? Ecevit sadece bir görünümdür. Evet, onun siyasi hayattan çekilmesinin simgesel anlamı vardır. Eski tip devletçi, tutucu ve ülkeyi sürekli geriye götüren politikacıların sonuncusu olması açısından bu olay önemlidir. Demirel'in de, Erbakan'ın da bu gerçeği kabullenmesi kolay olmamıştı. Ecevit ve onun bu haliyle dahi iktidar koltuğunda oturtulmasını savunanlar hâlâ direniyor. Bu arada bazıları malı götürüyor. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Erkan Mumcu, bu Ecevit karambolü nedeniyle sadece işadamlarının döviz kurlarından doğan zararlarının 350 milyon dolar civarında olduğunu açıkladı (Arkasından da, genç bir prostatlı lider tarafından görevinden alındı). Bu rakam, Ecevit hükümetinin neden olduğu krizlerin 50 milyar dolar olarak ilan edilen faturası yanında tabii hiç önemli değil... Ecevit'in hastalığı, borsada son aylardaki en geçerli iniş-çıkış ( spekülasyon) nedenleri arasında. Yani birileri bu işten hâlâ iyi para vuruyor. Ülkenin Andropov dönemi Sovyet rejimine benziyor olması ne yazik ki yeni bir durum değil. Türkiye, –şimdi tarih verip suç işlemeyelim- ne zamandır bu rejimle yönetiliyor. Neyse ki Ecevit'lerin şu hastane serüveni, bazı arkadaşların gözünü açıp rejimin adını koymalarına yardımcı oldu.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |