|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
AB için İspanya şansı
AB Dönem Başkanlığı'nı alan İspanya, "Türkiye ile tam üyelik müzakerelerine yeni bir rüzgar getireceğiz, tam üyelik ufkunu daha çok açacağız" mesajı verdi
Belçika, AB Dönem Başkanlığı'nı, Kral 2. Albert ve Başbakanı Guy Verhofstadt eliyle, resmen İspanya'ye devretti. İspanya Kralı Juan Carlos ve Başbakanı Jose Maria Aznar, başkanlık sürecinde terörizmle mücadeleye öncelik vereceklerini açıkladı. AB'ye 1986'da giren İspanya, 1 Ocak-30 Haziran 2002 tarihleri arasında üçüncü kez dönem başkanlığı yapacak. İspanyol Dışişleri Bakanı Josep Pique, "Bir numaralı önceliğimiz, en büyük tehdit olan terörizmle ortak mücadeledir" diyerek, sloganlarının, "Küresel alanda daha fazla Avrupa" olacağını belirtti. AGSP'nin "itibar kazanması" için çaba harcayacaklarını belirten Pique, "Türkiye ile uzlaşma var, ama şimdi de bir AB üyesi olan Yunanistan ile sorunlar var ve bu engeli aşmak için elimizden geleni yapacağız" dedi. Genişleme konusunda, 2002 yılı içinde tam üyelik müzakerelerini tamamlayacakları belirtilen 10 ülkenin "işlerinin zor olduğunu" söyleyen Pique, Bulgaristan, Romanya ve Türkiye'nin kendilerini dışlanmış hissetmemelerini istediklerini belirtti ve "Türkiye ile tam üyelik müzakerelerine yeni bir rüzgar getireceğiz, tam üyelik ufkunu daha çok açacağız" diye konuştu. Türkiye, AB ile Gümrük Birliği'ne de İspanya'nın Dönem Başkanlığı sırasında girmişti. Brüksel kötü not aldı AB Dönem Başkanlığı'nı 1 Temmuz'da İsveç'ten devralan Belçika ise geçen altı aylık icraatı ile Avrupa basınından kötü not aldı. Birçok Avrupa ülkesi, Belçika'nın özellikle terörizmle mücadelede izlediği tavra ağır eleştiriler yöneltti. AB-ABD ilişkilerinde sağlıksız ortam devam ederken, Washington'ın, Afganistan harekatında, İngiltere hariç, AB'li müttefiklerine bilgi dahi vermemesi Brüksel'i rahatsız etti. ABD, özellikle Belçika'ya, terörizmle mücadele alanındaki güvensizliğini ortaya koydu. Ortadoğu'da söz sahibi olmak için büyük çaba harcayan AB, ABD'nin tavizsiz tavrı karşısında geri adımlar atmak durumunda kaldı. Belçika, Laeken zirvesinde, Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası'nın (AGSP) "operasyonel" hale getirildiğini ilan eden bir bildiri yayınlanması konusunda hedefine ulaştı. Ancak, Yunanistan'ı ikna edemeyen Belçika hükümeti, "özürlü bir doğum yapıldığını", NATO imkan ve yetenekleri kullanılamadığı sürece AGSP'nin somutlaştırılamayacağını itiraf etti. AGSP, tüm çabalarına rağmen, Belçika Dönem Başkanlığı'nın önemli bir başarısızlığı oldu. Türkiye'ye 'terör' çelmesi
Türkiye-AB ilişkileri açısından, Laeken zirvesinde Türkiye ile tam üyelik müzakerelerinin yaklaştığı mesajını veren ve Kıbrıs konusunda tavır sertleştirmemeye özen gösteren Belçika, Konvansiyon'da da ayırımcılık yapılmamasını sağlayarak Ankara'yı memnun etti. Ancak, AB ülkeleri tarafından oluşturulan terör örgütleri ve teröristler listesine İRA, ETA, Hamas, İslami Cihad gibi örgütler alınırken, Ankara'nın tüm girişim ve ısrarlarına rağmen, PKK ve DHKP-C gibi örgütlerin dahil edilmemesi hoşnutsuzluk yarattı.
|
|
|
|
|
|
|
|