T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R

Başka İstanbul yok!

Literatür Yayınları kentli olmanın bilincini arttıracak eserlere imza atmaya devam ediyor.

İSTANBUL'DA KONUT GİRİŞLERİ

Eşsiz İstanbul mimarisinin önemli unsurlarından biri olan kapılar, 1950'li yıllardan sonra İstanbul'un dışarıdan göç alması nedeniyle artan nüfus karşısında, hızla büyüyen ve değişen kentin eski özeni yitiren mimari çalışmalarından çok etkilendi. Yeni gelişmelerin ortaya çıkmasında önemli bir etkisi olan modernizm, şehrin geleneksel mimarisi ile arasının açılmasına ve geleneksel mimarinin gözardı edilmesine neden olmuştur. Bu alandaki boşluğu doldurmak isteyen Vedia Dökmeci, İstanbul'un farklı kentlerindeki tasarım zenginliğini izlemek isteyen mimarlar, tasarımcılar ve araştırmacılara yönelik hazırladığı bu eserinde, konutun sokağa açılan kısmını temsil eden eski İstanbul kapıları üzerinde arşiv çalışması yapıyor. " Bu kitabın amacı, Çeşitli kültürlerin ürünü olan eşsiz İstanbul mimarisinin önemli bir elemanı olan kapılardan örnekleri, sınırlı imkanlarımız çerçevesinde bizden sonrakilere aktarmaktır." diyen yazar, oldukça titiz bir çalışma ortaya çıkarmış. ( Vedia Dökmeci / Literatür Yayınları / Tel: 0212-272 92 72)

CÜCE ÇEŞME SOKAĞI NEREDE?

Literatür Yayınları'nın 'Tanıklar' dizisinde 'Cüce Çeşme Sokağı Nerede?' başlıklı kitabıyla yer alan Oktay Akbal, şiirlere, hikayelere, romanlara konu olarak yazarlara ve şairlere ilham veren bir başka İstanbul'a götürüyor okuyucuyu. Anılarını anlattığı kitabında, "Ben Şehzadebaşı'nda doğdum. Cami avlusunda top oynadım. Keçi otlattım. Bozdoğan Kemeri'nin dibinde... Vefa bozasını sevdim. Milli sinemada yaşadım ilk aşkı, yaşadım sandım. Ferreh Sineması'nın yandığı gece oradaydım. Lisenin önünde karakol vardı, şimdi belediyeler var. Fatih Parkı duruyor yerli yerinde... Yol boyunca Karagümrük'e giden ağaçlar ise yok. Şimdi hiçbiri yok! Varsa da yok! Hepsi bir düşün karmaşasında..." diyen Akbal, eserinde, Salah Birsel, Orhan Kemal, Behcet Necatigil, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Nazım Hikmet, Ceyhun Atıf Kansu, Ece Ayhan gibi bir döneme tanıklık yapmış yazar ve şairlerle ilgili anılarını, onların eserleriyle ilgili değerlendirmelerini de aktarıyor. (Literatür Yayınları / Tel: 0212: 292 41 20)

PERA'NIN GİZEMLİ TARİHİ

İTÜ Mimarlık Fakültesi Anabilim Dalı'nda öğretim üyesi olarak çalışan Nur Akın, '19. Yüzyılın İkinci Yarısında Galata ve Pera' adlı eserinde, Avrupa'dan göçen Museviler, Rum, Ermeni topluluklarıyla, yine Avrupa kökenli Laventenler gibi azınlıkların, Osmanlı İmparatorluğu'nun Batı'yla yakınlaşmaya başladığı 19. yüzyılda, kent içinde yoğunlaştıkları en önemli belgeler arasında yer alan Galata ve Pera'daki yaşam biçimini ele alıyor. İstanbul'un bir kültürler şehri olmasında başat rol üstlenen Galata ve Pera'nın, 19. yüzyılın ikinci yarısından 20. yüzyılın başına dek sergiledikleri tüm özellikleri, sosyal yapı, yaşam biçimi, kültür ve eğlenceye yönelik tercihleri ve bunların oluşturdukları kentsel ve yapısal nitelikleri, değişim ve gelişimleri incelemek bu çalışmanın çıkış noktasını oluşturuyor. Özellikle 1848-1900 yıları arasında çıkan ve yoğun haber kaynağı niteliği taşıyan günlük Fransızca gazetelerden yararlanan yazar, bölgenin o dönemlerdeki ortamını bu sayede gerçeğe uygun haliyle okuyucuya aktarıyor. Aynı zamanda yöreyle ilgili seyehatnamelerden alıntılanan bilgiler, eski haritalar, gravür, fotoğraf, kartpostal, sokak silüeti ve tek yapı rölöveleleriyle destekleniyor. (Nur Akın / Literatür Yayınları / Tel: 0212-292 41 20)



7 Ocak 2002
Pazartesi
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED