|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bekir Sıtkı Erdoğan, köklü edebi geçmişimizin unutulmayı değil övülmeyi hakettiğini söyledi. Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin değerli simâlarından Bekir Sıtkı Erdoğan, Kubbealtı Akademisi Kültür ve Sanat Vakfı'nın Çemberlitaş'taki binasında yaptığı konuşmada, şiirimizin dünü ve bugünü üzerinde durdu. Türk şiirinin çok köklü bir maziye sahip olduğunu belirten Bekir Sıtkı Erdoğan, "Bizim neredeyse 6 bin yıllık millî sanatımızı ve iftihar edilecek mazimizi unutturmak istiyorlar. Biz Yunus Emre'den, Karacaoğlan'a, Fuzuli'den, Şeyh Galip'e bütün eski şairlerimizi okumak ve onlardan faydalanmak zorundayız. Aksi takdirde, sağlam bir temele dayanmayan ve kökü olmayan sanat ayakta duramaz" dedi. Aruz ve heceyle şiirler yazdığını belirten Erdoğan, şiire nasıl başladığını anlattı dinleyicilere. Özellikle Harb Okulunda okurken içinde şiire karşı büyük bir heyecan hissettiğini ve bir çok önemli şiirinin o dönemde meydana geldiğini belirten Erdoğan, "Aslında Hancı diye bilinen şiirimin adı Binbirgece'dir. Halkımız o şiire 'Hancı' adını verdi. Ben de itiraz etmedim" diye konuştu. Şiire özellikle 1945 yılından sonra daha ciddi şekilde sarıldığını ifade eden Erdoğan, büyük üstadların katılımıyla gerçekleşen şiir ve edebiyat sohbetlerinin şiire verilen değerin bir göstergesi olduğunu söyledi. Kalabalık bir dinleyici topluluğunun takip ettiği toplantıya İlhan Geçer, Sadettin Kaplan, Dursun Gürlek, Muhsin Karabay, Muzaffer Doğan, Cem Karaer, Mahmut Çetin ve diğer bir çok edebiyat ve şiir dostu da katıldı. İlhan Geçer, Sadettin Kaplan, Halil Gökkaya ve Fatih Kerem Yardım, şairin şiirlerinin yanısıra kendi şiirlerinden de örnekler sundular. Toplantı, Bekir Sıtkı Erdoğan'ın şiirlerinden bestelenen parçaların seslendirilmesiyle sona erdi.
ŞİİR SABIR İŞİDİR
ŞİİRİN bir çalışma, gayret ve sabır işi olduğunu ifade eden Bekir Sıtkı Erdoğan konuşmasında şunları söyledi: "Ben bir çok şiirimin üzerinde yıllar yılı çalışırım, değiştiririm ve en güzel kelime ve deyimleri bularak, mısraları yeniden yazarım. Şiir son şeklini aldıktan sonra kitabımda yayınlanır." Bütün güzel sanatlar arasında bir münasebet olduğunu vurgulayan Erdoğan, kendisinin musikî ile de ilgilendiğini ve hat sanatına da büyük bir sevgi beslediğini belirterek çalışmalarından örnekler gösterdi. "Kışlada Bahar"ın şairi, eski ve yeni bir çok şiirinden örnekler sundu.
|
|
|
|
|
|
|