T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

S P O R

İyi futbol beklemeyin

Süper Lig'de heyecan giderek tırmanıyor ama, herşey yolunda gitmiyor. Herkes hakemlerden, hakemler medyadan şikayetçi. Kulüp yöneticileri, futbolcular şikayetçi. Teknik adamlar da öyle. Ve taraftarlar artık sadece sonuca bakıyor.

Bu kadar "ince eleyip sık dokursanız" olacağı bu. Şampiyonluk tutkusu veya küme düşme korkusu, böylesine yoğun yaşanırsa, daha kimbilir neler göreceğiz.

Dünya Kupası'na katılacağımızı unutuveriyoruz. Türk Futbolunun kalitesini arttıracak rekabeti, kan davası haline sokuyoruz. "Şampiyon olsunlar da nasıl olurlarsa olsunlar" öyle mi? O zaman alın size futbol. Aklı başında adamlar her gün her şeyi söylesin! Ondan sonra da, tekmeler havada uçussun, uçuklar sahaya atlasın, sahalar kapatılsın... Böyle mi kalkınacak Türk Futbolu.

İyi şeyler yazmayı özlediğimi itiraf etmeliyim. Her panoramada olumsuzluklar ön plana çıkıyor. Sağduyu iflas etti. Suç üstü yakalayıp, hesap sormaya kalksanız, "Önce o başlattı" diyor. Başlatan "bir" yaptıysa, karşılık veren "iki" yapıyor. İçinden çıkmak çok zor. Bu yüzden rekabet teröre dönüşüyor ve giderek tırmanıyor. Futbol Federasyonu yakında her halde maçlara, orta hakem yerine başkomser, yanlara da zırhlı tümenden uzman asker görevlendirecek.

RÜŞTÜ'NÜN GERÇEĞİ

Fenerbahçe'nin Ankaragücü'ne yenildiği maçtan sonra kaleci Rüştü'nün takımını anlatan açıklamaları oldu. "Bizden bundan sonra iyi futbol beklemeyin" dedi. Katılmamak mümkün değil. O'nun bu sözlerinden yola çıkarak yaptığım değerlendirme, tüm Türk Futbolu'nun içinde bulunduğu durumu yansıtıyor. Gerçi Fenerbahçe'den bu güne kadar iyi futbol görmedik ama, yine de gerçeği söyleme cesaretinin bulunması bizi sevindirdi. Takıma yeni bir yaşlı alındı. Brezilyalı Simao, yaşlı maşlı ama hem dinamik, hem de futbolun basit kurallarını yerine getiren biri. O'na eski tüfeklerden Andersson ve Uche de katılınca Fenerbahçe'de yaşlılık sendromu rafa kalktı. Kocaelispor maçından sonra yaşlılara, yaşlı oldukları için "oynayamıyor" diyenler, oynayamayan gençler için ne diyecekler çok merak ediyorum. Sanıyorum en sağlıklısı gençlerle tecrübeli olanları bir arada yorumlayabilmek.

BEŞİKTAŞ'IN ORTASI YOK

Beşiktaş, Samsunspor'u geçemedi ya, siyah-beyaz renkli yorumculardan feryat figan. Herkes hayretler içinde. Şampiyonluğa şartlanmış takımlarda bunu hep görüyoruz. Amaçtan biraz uzaklaştılar mı, öküzün altında buzağı ararlar. Nedenler hazırdır. Mesela, golcüler yeterli pas alamamışlardır. Mesela, orta alanda topları kanatlara taşıyacak organizasyonlar yapılmamıştır. Çünkü orta alanda Baya Milli maçlar için Tunus'a gitmiştir. Çünkü, Tümer orta alanda yalnız kalmıştır. İlhan, bencil davranmış, Ahmet'e pas vermemiştir. Ahmet de O'na... Yahu, Beşiktaş şampiyon olacak diye Samsunspor hiç oynamamalı mıydı acaba? Kimse Samsunspor'un da iyi oynadığını, Beşiktaş'a boş alan bırakmadığını, iyi savunma yapıp kontrataklarla gol aradığını filan görmüyor. Ya da görmek istemiyor. Şimdi soruyorum; Beşiktaş, Trabzonspor'u 5-0 yenerken, Baya neredeydi? Bunlar hep "Taraftar gazeteci" olmanın zararları sevgili dostlarım. Biraz da ortadan yürüyün lütfen.

G.SARAY'IN FERYADI

Anlaşılan o ki, düşme hattındaki takımlar çok can yakacak. Hatta şampiyonluğa oynayan takımların kaderini çizecek. Antalya maçı bunu gösterdi. 1 puana iki ciddi sakat veren Galatasaray, kaybettiği puanlarını mı, giderek artan sakat oyuncularını mı, yoksa lig şampiyonluğunun yanı sıra Şampiyonlar Ligi'nde oynayacağı kadrosunu mu düşünsün. Lucescu'nun maçtan sonra söylediği sözler oldukça ilginçti "Kiralık oyuncular eski takımlarına karşı oynamasın." Emriniz olur sayın Lucescu. Aslında "olmaz" değil. Kiralık sözleşmesine madde koyarsın olur biter. Sonradan feryadın etkisi biraz komik oluyor.

NOT: Sevgili Yeni Şafak okurlarından bazıları, geçen haftaki panorama yazısından çok etkilenmişler anlaşılan. Telefonlarımız susmak bilmedi. Hakemler konusu ağırlıktaydı. Hakemleri fazlaca eleştirmenin ilgili takıma zarar vereceğini anlatmaya çalışmıştım. Bu işi çok ciddiye alanlara espri anlayışlarını geliştirmeleri açısından mizah dergileri de okumalarını öneriyorum. Sevgi ve saygıyla..



5 Şubat 2002
Salı
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED