|
|
|
|
|
|
|
|
|
Serap ile annesi matematik çalışıyorlardı. Annesi: –Bak kızım beni iyi dinle! Bir bir daha iki, iki iki daha dört eder... Peki söyle bakalım kızım; dört dört daha kaç eder? Serap biraz düşündükten sonra üzgün üzgün omuzlarını silkti: –Ben nereden bileyim anneciğim! Kolay olan soruları hep kendine saklıyorsun, zor soruları da hep bana sorup duruyorsun zaten.
İşin doğrusu Hakim karşısında duran suçluya sesini yükselterek: –Gerçeği söyleyin lütfen! diye bağırdı. Karakolda suçu kabul etmişsiniz, oysa şimdi suçsuz olduğunuzu söylüyorsunuz... Bu nasıl olur? –Gayet basit hakim bey... Karakolda avukatım yoktu... Oysa şimdi var... Üstelik ben bile suçsuz olduğuma inanmış durumdayım.
Kimmiş?
Nuri okuldan eve bir gözü mosmor dönmüştü. Annesi çıkıştı: –Aşkolsun gene mi dövüştün okulda? –Şey büyük bir çocuğun bir küçüğü dövmesine engel oldum da anneciğim. –Aferin, bak bu cesaret işi. Peki kimdi o küçük? –Sopa yiyen çocuk bendim anneciğim.
Muzip bilmece
Atların has kanlı olanına ne denir?
DUVAR YAZILARI İstanbul'da ev almak çok zorlaşıyor, yakında adı İSKANbul olacak!
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Karikatür | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |