Türkiye, Ş.E. adındaki kadının gözaltında 405 güvenlik görevlisinin tecavüzüne uğradığı iddiasıyla çalkalanırken, Güneydoğu'da faaliyet yürüten sivil toplum ve insan hakları kuruluşları temsilcileri gözaltında tecavüz olayının Ş.E. ile sınırlı olmadığını, gözaltına alınan çok sayıda kadının Ş.E ile aynı kaderi paylaştığını söyledi. STK temsilcileri, gerek gözaltında tecavüz olayının delillendirilmesindeki hukuki zorlukların, gerekse bölgenin toplumsal ve ahlaki konumundan ötürü bu vakaların ortaya çıkmadığı ifade ettiler. Diyarbakır Barosu Başkanı ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı Diyarbakır Temsilcisi Sezgin Tanrıkulu, Güneydoğu'da şiddetin yoğun yaşandığı 1990 ila 1995 yılları arasında, cins farkı gözeltilmeden gözaltına alınan çok sayıda insanın taciz ve tecavüze uğradığını söyledi.

'Devlet olayı aydınlatmalı'

10 yıl aradan sonra açılan Ş.E. davasının bir dönem yaşanan "karanlık olayların aydınlatılması" için önemli olduğunu belirten Tanrıkulu, "Bizim gözlemlerimize göre gözaltında tecavüz, bir dönem sistematik olarak uygulanmış. Devlet, belli dönemlerde gözaltına alınan insanlarla yeniden görüşülerek açığa çıkmamış olayları aydınlatmalıdır" dedi.

Ş.E.'nin avukatı ve aynı zamanda Gözaltında Cinsel Tacize ve Tecavüze Karşı Hukuki Yardım Bürosu adı altında bir çalışma yürüten Eren Keskin ise 7,5 yılda, kendilerine 177 başvurunun yapıldığını kaydetti. Keskin, başvurulardan 36'sının Güneydoğu'dan olduğunu belirterek, "Kadınlar tecavüzü açıklayamıyor. Bu olayın gerçek boyutlarını görmemezi engelliyor" diye konuştu.

Tecavüzün ispatı zor

İHD Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Av. Ayla Akat ise, "Gözaltında tecavüzü delillendirmek çok zor. Çünkü olay, mağdur veya mağdurenin gözleri kapalıyken ve kimsenin olmadığı yerlerde yapılıyor. Bir dönem, gözaltı süreleri 30 ila 45 gün arasında değişiyordu. Oysa tecavüz olayı ile ilgili raporu 2 ila 10 günlük sürelerde almak gerekiyor" dedi. Diyarbakır Kadın Merkezi Koordinatörü Av. Meral Danış da 100 kadın tutuklu ile yaptığımız görüşmede çok sayıda kadın gözaltında taciz veya tecavüze uğradığı anlattı" diye konuştu.

SELAH KEMALOĞLU / İSTANBUL

« Geri Dön