Yılmaz YILDIZ İSTANBUL
Temel tüketim maddeleri öncelikli alışveriş yapan dar gelirli vatandaşların enflasyonunun, Devlet İstatistik Enstitüsü'nün (DİE) açıkladığı enflasyon oranlarının yarısının da altında kaldığı ortaya çıktı.

Kiler Mağazalar Zinciri Genel Müdürü Nurullah Öztürk'ün, gıda maddeleri fiyatları üzerine yaptığı araştırmaya göre, gıda fiyatlarındaki bir yıllık artış bu yıl ilk kez DİE'nin açıkladığı enflasyon rakamlarının altında kaldı.

Rekor zam çayda

Araştırmaya göre, Kiler mağazalarında satılan temel tüketim maddelerinin 2002 ve 2003 yılı Eylül ayları arasındaki bir yıllık fiyat artışları, ortalama yüzde 8-10 arasında gerçekleşti. DİE'nin Eylül ayı enflasyon verileri dikkate alındığında bu oran, Türkiye genelindeki resmi enflasyon rakamlarının yarısının da altında kalıyor.

Kiler'in yaptığı araştırmada, ürün grubu bazında fiyat değişimleri olduğu gibi ürün bazında da karşılaştırmalı fiyatları görebilmek mümkün.

2002 Eylül ile 2003 Eylül arası ürün grubu bazında ve bazı ürünler bazında bir yıllık fiyat değişimlerini gösteren araştırmaya göre temel tüketim maddeleri içerisinde en yüksek artış yüzde 28,7 ile Çaykur Filiz çayında gerçekleşti. Aynı dönemde bazı ürünlerin fiyatları değişmezken özellikle çocuk bezi, deterjan, salça ve şampuan grubunda yer alan bazı ürünlerde fiyat düşüklüğü gözlendi. Örneğin 2002 Eylül ayında 10 milyon 150 bin liraya satılan 3 kg'lık Omo Matik Techno'nun fiyatı yüzde 16,3 düşüşle 2003 yılı Eylül ayında 8 milyon 495 bin lira olarak gerçekleşti.

Araştırmaya göre bazı ürünlerin, resmi enflasyonun çok çok altında çıkan 1 yıllık fiyat değişimi; Sinangil 4 kg unda yüzde 2,1, Bizim ayçiçek yağında (5 lt) yüzde 8,2, Bizim margarinde (250 gr paket) yüzde 4,7, Cappy 1/1 meyvesuyunda yüzde 6,7, Prima Extra Midi İkiz ürününde yüzde -1,4, Dalin Bebe şampuanda (200 gr) yüzde -8,9, Tukaş domates salçasında yüzde -12,8 oldu.

Öztürk: İlk kez DİE rakamlarının altında

Perakendecilik sektöründe yaklaşık 15 yıldır yöneticilik yapan Kiler Genel Müdürü Nurullah Öztürk, her yıl bu karşılaştırmaları yaptıklarını belirtti. Genelde DİE'nin açıkladığı enflasyon oranıyla, perakendenin enflasyon oranları arasında önemli farklar gözlemlendiğini aktaran Öztürk, "Örneğin DİE enflasyonu o yıl yüzde 30 çıkmışsa, perakendede bu oran yüzde 45-50 olurdu. Bu yıl ilk kez perakendedeki fiyat artışı, DİE'nin verdiği rakamların altında çıktı" dedi.

Bu durumu krizin tam olarak atlatılamaması,döviz kurlarındaki düşüşle birlikte fiyatların geri çekilmesi, alışveriş ortamının istenilen düzeye gelmemesine bağlayan Öztürk, ekonomideki olumlu gelişmeler, artan rekabet, üreticilerin ve perakendecinin tüketici lehine fedakarlıkta bulunması ve geleneksel Kiler ucuzluğunun da diğer etkenler arasında yer aldığını kaydetti.