AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

Y A Z A R L A R
Aldırma gönül, aldırma...

Son günlerde, bir "yeniçeri isyanı" daha gündeme geldi. Bunun öncelikli yansıması, "kara cübbeli"lerden geldi. Bütün kin ve hırsları, Türkiye'nin başına, bir "İmam Hatipli Başbakan"ın gelmesinden kaynaklanıyor.

Bütün beklenti ve arzuları, başlarında bir "Kardinal şapkalı" ruhanî gösterisinden ileri geliyor. O zaman da "kapatın şu İmam Hatibleri" diyerek, yeni bir "istemezük!" senaryosunu gündemde tutmaktan başka ellerinden bir şey gelmiyor.

Başbakan da "hiddetlenme" görüntüsü veriyor.

O zaman da, Sayın Başbakan'a salık veririz şu şarkıyı:

"Başın öne eğilmesin...
Aldırma gönül, aldırma!.."

Siz milletin gönlünü hoş edin, desteğini alın ve onun için hayatınızı verin, ondan sonra görün, sevgiyi, desteği ve muhabbeti...

Her zaman halktan kopan ve bir "oligarşik kast sistemi" içinde, bilimsellik nutukları atanların, elbette, son merhalede: "Vahiy de neymiş, biz bilimsellikle varlığımızı sürdürüyoruz" demelerinde bir anormallik olmasa gerektir.

Varlık sebeblerini ve kişilik haklarını, beşerî saplantılardan aldıklarını sandıklarından, elbette:

"Din akıldır, aklı olmayanın da dini yoktur." kuralına karşı beyinsel bir iletişimleri olması mümkün değildir.

Haliyle, dine ve dince kutsal sayılan değerlere karşı olanca hırs ve kinlerini kusanların, öncelikle, Mustafa Kemal ve devrimleri ile de bir ilgileri olamaz. Zira, ona göre, "Yüce Dinimiz kutsaldır"... Bu "kutsal" dinin yaptırım gücünü içine sindiremeyenler ve inkarcı bir fanatizmin peşinden koşanların, Mustafa Kemal Paşa/Atatürk sevgisini, Karl Marks çapkınlığı fersah fersah geçer...

İslam hayat dinidir. Midelerden çok, beyinleri temizler, yıkar.

Ruh pisliğini dışa vurup, temiz toplum uyarlamaları karşısında "esibisyonist" bir çizgi ve yöntemle hayat(?) bulduklarını sananların, İmam Hatip Nesli karşısında, geri kalmalarına, gereken cevap verilse, ancak şu olurdu:

"Yaya kaldın, Tatar ağası!.. İt ürür, kervan yürür."

Entel hastası, bohem kalıntısı, mütegallibe yavşağı ne kadar azınlık uzantısı varsa, tümüne hayat hakkı tanırken; büyük çoğunluk da onurlu bir hayata kendini hazırlarken, afyonlanmış kafaların bu tepkisini, fazlaca önemsememelidir.

Sayın Başbakan da müsterih olsun, arkasından gelecek milyonlar var, "Yürüsün, millet de yürüyecek arkasından..."


www.sadikalbayrak.com

19 Ekim 2003
Pazar
 
SADIK ALBAYRAK


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED