Bir tarafta futbolumuzun "yükselen" değeri Fenerbahçe, diğer tarafta "parasızlıktan" inim inim inleyen, sakatı bol, gol adamı disiplinsiz Necati'den yoksun, bundan sonra ne yapacağı konusunda "kararsız" bir Adanaspor...

Üstelik maç Saraçoğlu cehenneminde...

Dahası var, Fenerbahçe 39 gün sonra o muhteşem seyircisi önünde, hem de Daum ve Kemal'in doğum günlerinin denk geldiği dünkü kapışmada skor olarak Fenerbahçe kardaydı...

Yani...

Her şey Fenerbahçe'nin lehineydi.

İlk 45 dakika içinde Fenerbahçe oyuna hakimdi. Bu hakimiyetin ilk dakikalarında Tuncay'ın elini kolunu sallayarak attığı gol, bir anda fark geleceği düşüncelerini ortaya çıkardı.

Ama öyle olmadı...

Bu arada unutmadan yazayım, Hooijdonk'un ilk yarıda gördüğü sarı karta karşılık olsa olsa amatörce bir davranıştı.

Yani 34'lük bu futbolcu bunu yaparsa diğerlerin profesyonelliğinden bahsetmek yanlış olurdu.

Evet, Fenerbahçe ilk yarıdaki oyunun karşılığını tek golle alabildi.

Maçın sonlarına doğru "ben ne yapıyorum, bu muhteşem seyirciye ayıp oluyor" düşüncesini gündeme getiren Fenerbahçeli futbolcular, yorulan Adanaspor savunmasının bu zaafından yararlanıp maçı 3-0 kazandı.

Sonuçta...

Fenerbahçe her bakımdan perişanları oynayan Adanaspor'u ıkına sıkına yenebildi.

Yani Fenerbahçe kazandı ama futbol adına ortaya birşey koyamadı.

GÜRAY SOYSAL

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu