"Irak ile ilgili görüşmelerin kesilmesi diye bir şey söz konusu değil. 10-15 gün öncesine kadar bu görüşmeler devam etti ve Amerika, 'Bize müsaade tanıyın. Biz de kendi çalışmalarımızı sürdürelim. Ondan sonra tekrar olayı devam ettirelim' dedi. Bizim, 'Irak'ta illa şu kadar askerimizi gönderelim" diye bir hırsımız yok. Şu anda Amerika söylediği süre içerisinde ne yapacak, ne edecek, ne teklif getirecekler biz onu bilemeyiz. Yer konusu var, zaman konusu var, oraya geçiş konusu var. Nasıl değerlendiriyorlar, nasıl yorumluyorlar. bunu da gördükten sonra kararımızı vereceğiz.

Türkiye Irak konusunda bana göre her türlü rolünü oynamıştır. Asker göndermekse buna hazır olduğunu söylemiştir; asker istemiyorlarsa zorla biz oraya zaten gelmiyoruz demiştir. Meşruiyet sorunuysa TBMM kararını vermiştir, BM Güvenlik Konseyi'nden de meşruiyet diye tanımlanan o karar çıkmıştır. Bunun da anahtarı Türkiye olmuştur."

Geçici Yönetim meşru değil

"Askerimizin Amerika tarafından istenmemesi diye bir şey yok ki. Amerika talep etmiş ama şimdi oradaki yeni aşamada, yeni koşulları göze alamıyor. Geçici Yönetim şu anda kendi diliyle mi konuşuyor? Geçici Yönetim Irak halkının belirlediği bir yönetim midir? Geçici Yönetim Irak halkının bütünü tarafından tamamen teyid edilmiş meşru bir yönetimdir iddiasında kimse bulunamaz. Geçici Yönetim, Türk askerine olumsuz yaklaşıyor şu anda."

Asker gitmezse risk olmaz

"Sonuçta askerimiz Irak'a gitmezse bizde niye hayal kırıklığı yaratsın! Askerimizin oraya gitmesi demek bizim risk almamız demektir. Böylece bir riskten de kurtulmuş oluyoruz. Biz bu riski, Irak halkının mutluluğu için alacağız. Ancak Irak halkı, Türkiye'yi veya Türk askerini tanımamış veya farklı bazı çevrelerin veya oradaki unsurların tesiri altında kalmıştır. Olay budur. Biraz daha ileri gideyim, bu Türkiye'yi veya Türk askerinin oraya gidişi belli çıkar çevrelerini rahatsız edecektir. Bu aşiretler arasında bu çıkar kavgasını, mücadelesini verenler var. İsimlendirmenin bir manası yok.

Kuzey Irak'taki oluşumlar ya da PKK-Kadek noktasında Türkiye'nin elinin zayıflaması falan söz konusu değildir. Onu onlar düşünsün! Oraya gidince onlar rahatsız olacaktır."

Mustafa Karaalioğlu - DUŞANBE

« Geri Dön