AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

Y A Z A R L A R
İnsan haklarında yeni bir taktik

4-7 Eylül 2003 tarihleri arasında Şile'de yapılacak "İnsan Hakları'nda Yeni Taktik ve Stratejiler Ortadoğu-Kuzey Afrika Atölyesi"den söz etmiştik, dün.

Dünya sathında insan hakları ihlallerini giderecek yaratıcı ve yeni yöntemlerin araştırılmasını, biraraya getirilmesini ve öğretilmesini hedefleyen bu projenin, Şile ayağına seçilmiş sekiz taktik (yöntem) katılıyor.

Bunların dördü Türkiye'den…

Mısır ve Filistin'den birer, Lübnan'dan 2 taktik var.

Taktisyenler dört gün boyunca çalışma ve kampanyalarını etkileriyle, gelişimiyle, zorlukları ve sonuçlarıyla anlatacaklar, kendi aralarında tartışacaklar.

Bu taktiklere, en azından bazılarına değinmek insan hakları kavramı etrafında gösterilen çabaları görmek, sıradan görülen bazı girişimlerin anlamlarını hissetmek açısından son derece önemli.

Biz de bunu yapacağız…

Önce Türkiye'den başlayalım…

Sözünü edeceğimiz ilk taktik Doç. Dr. Vahit Bıçak'ın…

Kısa bir süre sonra Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı'nda başkan olarak göreve başlayacak olan Vahit Bıçak, eski adıyla Polis Akademisi, yeni adıyla Güvenlik Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi… Ülkenin değerli ve önemi daha da artacak ceza hukukçularından…

Bıçak, eğitim verdiği polis adaylarının insan haklarını içselleştirmeleri için derslerinde ilginç, son derece olumlu sonuçlar veren bir yöntem kullanıyor.

Yöntemi, "Kolluk Birimlerinin İnsan Hakları İhlalleri Yapmaktan Caydırılmasına Yönelik İnsan Hakları Eğitimi Taktiği" başlığını taşıyor.

İnsan haklarının sadece ötekilerin değil, polisin de hakkı olduğu fikrinden yola çıkarak, öğrencilere insan haklarını ihlal eden, işkence ya da kötü muamele yüzünden yargılanan polislerin yargı kasetlerini izletmiş, eğitimin bir bölümünü bu kasetlerin değerlendirmesi üzerine oturtmuş…

Nihai hedeflerinden birisi, genç öğrencilerde empati, yani kendini başkasının yerine koyarak düşünme ve hissetme yetisini geliştirme....

Vahit Bıçak'ı verdiği İnsan Hakları Hukuku dersinde bu tür bir çalışma yapmaya iten şey aslında, 1995 yılında ders yılı başında sınıfta yaptığı bir anket.

Bu anket polis adaylarında insan hakları konusunda son derece yanlış kanaatların varlığını ortaya koymuş. Başka bir deyişle insan hakları kavramının suçun araştırılmasının engellemek kullanılan inancının yaygınlığını gözler önüne sermiş.

Her yıl yapılan bu anketlerde "susma, avukatın hukuki yardımından yararlanabilme, yakınlarından birisiyle haberleşme, yakalama sebebinin söylenmesi, kendi lehine olan delillerin toplanmasını talep edebileceği gibi sanık haklarının sanığa bildirilmesi suçun araştırılmasını engeller" fikri ezici çoğunluğu oluşturmaya devam ediyor.

Bıçak'ın bu yönteminin Polis Akademisi'nde, yani yüksek rütbeli polisleri yetiştiren bir kurumda özellikle geliştirilmesinde şu yöndeki bulgu ve tespitler de etkili:

Türkiye'de "yetkilerini kötüye kullananlar genellikle yüksek rütbeli görevliler". Bu kişilerin "yüksek rütbeye terfi ettirilmelerinde yetkilerini kötüye kullanabiliyor olmaları" ciddi bir varsayım olarak geçerliliğini koruyor.

Videoyla empati eğitimi yıl sonunda çarpıcı sonuçlar ortaya koyuyor.

Yeniden yapılan değerlendirme anketlerinde öğrencilerin insan hakları konusunda fikirlerinin önemli ölçüde değişebildiği görülüyor.

Bu, münferit bir çabanın, 100 öğrenciyi etkilese bile yol açacağı kalıcı sonuçları gösteriyor. Bu çabaların ne denli değerli olduğuna işaret ediyor.

Şimdi mesele, aynı ve benzer yöntemlerin 5000 öğrenciyi yetiştiren polis memurları okulları, hatta kırsal alanda görev yapan jandarma personeli için de uygulanması…

Ve başka ülkelere model olması…


4 Eylül 2003
Perşembe
 
ALİ BAYRAMOĞLU
ALİ BAYRAMOĞLU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED