AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

Y A Z A R L A R
Şaka

Şakanın yeri olsa, "Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ne kadar sevinse az" diyeceğiz; öyle ya, Genelkurmay Başkanlığı tarafından 'yakın tâkibe' alınmak ve bu durumun kamuoyuyla da paylaşılması küçümsenecek bir 'mazhariyet' değil. Ancak olayın şakaya gelir bir yanı olmadığı da ortada...

Olayı biliyorsunuz: Kara Kuvvetleri Komutanı (KKK) Org. Aytaç Yalman, YÖK'ün süresi dolmak üzere olan başkanı Kemal Gürüz ve heyetiyle biraraya geldi. Dâvet sahibinin 'gizli' tutulmasını beklediği anlaşılan buluşma medyaya sızınca boy veren tartışmalar, Genelkurmayı açıklama yapmaya zorladı. Dünkü gazeteler, "TSK'nın süreci izlemesi doğal" diye özetlenebilecek başlıklarla çıktı. Açıklamadaki en ilginç yön, KKK'nın YÖK başkanını kabulünden Genelkurmayın haberli bulunduğunun özellikle belirtilmesi... Genelkurmaya göre, "Türkiye için hayati öneme hâiz milli eğitim sistemine ilişkin gelişmeleri TSK'nın dikkatle ve yakından izlemesi doğal" imiş.

Oysa, açıklama yapmayı zorunlu kılacak buluşmanın 'doğal' olmadığı ortada. Bir kuvvet komutanının milli eğitimle veya yüksek öğrenimle 'kurumsal' bir biçimde ilgilenmesi beklenemez. Eğitim sisteminden yararlanan bir yakını varsa o sebeple konuya ilgi duyabilir; ancak o durumda da sorumluluk taşıyan bir yetkiliyle kişisel bir sorunu görüşmesi uygun düşmez. Esasen, tartışma konusu olan da, Org. Yalman'ın YÖK'e duyduğu anlaşılan 'kurumsal' ilgi...

Devlet yapısı içerisinde yer alan herkesin uyması zorunlu kurallar anayasa ve yasalarla belirlenmiştir; MGK genel sekreterliği yönetmeliği gibi 'gizli' bir mevzuat söz konusu değilse, KKK'nın görev alanı içerisine YÖK ile ilgilenmenin de girdiğine dair bir yasa veya yönetmeliğin varlığından haberdar değiliz. Genelkurmayın açıklamayla konuyu sahiplenmesi de durumu değiştirmiyor; Org. Yalman'ın YÖK başkanıyla duyurulan çerçevede bir görüşme yapmaktan kaçınması gerekirdi.

YÖK başkanı için de durum farklı değil. YÖK, yetkisi yasalarla pekiştirilmiş anayasal bir kurum; başkanının da davranışlarında yasal çerçeve içerisinde kalması beklenir. Yüksek öğrenimi demokratik çerçeve içerisinde tutması gereken bir sorumlunun, siyasi iktidarı şikâyet için TSK kapılarında dolaşması, kuvvet komutanlarıyla görüşmesi, dünyanın her tarafında ciddi bir yetki aşımı sayılır.

Yakında görev süresi dolacağı için YÖK başkanı görüntüye aldırmayabilir; TSK'nın kamuoyunda sahip olduğu 'itibarı' korumayı fazla önemsemeyebilir de... Ancak, yasallık sınırlarını aşan ve kurumlar arası uyumu bozan bu davranışın mutlaka bir hukukî sonucu olması gerekir. Yüksek öğretimi düzenleme görevinin sahibi sayılan bir kurumun, yasallık konusunda kafası karışık bir sorumlu tarafından yönetilmesinin sakıncalarını burada saymak herhalde lüzumsuz.

Milli Eğitim Bakanı dışında iktidarın bu konuda fazla bir rahatsızlık duymadığı veya duyduysa bile bunu etrafa hissettirmediği meydanda. Esprili bir siyasetçi olarak tanıdığımız Hüseyin Çelik, üstelik, anayasal açıdan ilgisiz bir kurum olmasına rağmen Genelkurmay tarafından 'yakın tâkip altında tutulma' oldu-bittisinden bir mizah tadı da alıyor olabilir. Fakat, konunun, hafifletilmeye de, görmezden gelmeye de tahammülü bulunmadığının bilinmesi gerekiyor... Bazı yaptırımlar böyle durumlarda devreye sokulmayacaksa ne için yasalarda bulunuyor?

Türkiye'de askerî eğitim de, 'Tevhid-i Tedrisat Kanunu' gereği, Milli Eğitim Bakanlığı'nın sorumluluk alanı içinde tutuluyor; bunu biliyoruz. Askerî olmayan eğitimin TSK'nın 'yakın tâkibi altında' tutulduğunu ise daha önce duymuş değildik... Gerçek buysa, yani Türkiye'de yasalara göre bütünüyle sivil denetim altında bulunması gereken eğitim, askerî olanı ve askerî olmayanıyla, askerlerin özel ilgisine açık tutuluyorsa, bu durumda, ülkeyi yönetenler, nasıl oluyor da Avrupa Birliği üyeliği hevesine kapılıyorlar? Genelkurmayın açıklamasını okuyan Avrupa başkentleri, Türkiye'nin üyeliği konusunu ciddiye almaya devam ederlerse esas buna şaşmak gerekir.

En iyisi, bütün olup biteni bir tür şaka kabul etmek...


16 Eylül 2003
Salı
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED