Yaklaşık iki yıldan bu yana Amerika'dan biriyle yazışıyoruz.

Bazen onun yarım yamalak Türkçesi ile.

Bazen benim azbuçuk İngilizcemle.

Bazen de ikisiyle birden çat pat anlaşmaya çalışıyoruz.

Artık birbirimize ismen hitap etmekteyiz.

Fakat ara sıra çekiştiğimiz oluyor.

Ben ona yazarken Erika dediğimde fena bozuluyor mesela.

Buş'tan bahsederken "Bush" dememi, kendisine "Erica" diye hitap etmemi istiyor.

Geçenlerde "Türkçe'de bazen mi denir, bazan mı? Hangisi doğru?" diye sormuştu.

Cevaben şunu yazdım:

"Bazen bazen, bazan bazan."

Atasözlerimize hayran, deyimlerimize bayılıyor.

En sevdiklerinden biri, "Hık demiş burnundan düşmüş".

Bir de onca dostluğa rağmen yazılarımda kendisinden hiç bahsetmeyişime alındığını belli eder yeri geldikçe.

İlahi Erika!..

Bir bilse...

Tam iki yıl önce onu manşete taşımayı teklif etmiştim gazetedeki manşet toplantısında ya; "hoş" bulunmasına rağmen kabul görmemişti.

Yine böyle bir Eylül'dü.

Gününü de söyleyeyim: 11 Eylül.

O kulelerin yıkılışı, binlerce masum insanın ölmesi, şüphesiz çok üzücü.

Vicdan sahibi herkese acı verir.

Ama ne yalan söyleyeyim, Erika'nın kurtulmasına sevinmiştim.

SIFIRLAR YOLCU

Paradan sıfır atılması tartışılıyor.

Eski hikâye.

Senelerden beri konuşulur, geçer.

Sonra unutulur, derken tekrar hatırlanır. Bu defa biraz daha ciddi.

Çünkü artık yazarken çizerken kimse sıfırları kullanmıyor.

Hesap makinelerine sığdırmak mümkün değil.

"Kaç para?" diyorsunuz, karşınızdaki "Üç" cevabını veriyor farzı misal. Milyon mu, milyar mı duruma göre çıkartıyorsunuz.

Durumun içinde, muhatabınızın kılık kıyafeti de var.

Bazen trilyon da oluyor tabii karşınızdakinin kastettiği.

Ama o boyutta konuşanlar çoğunlukla dolar cinsini telaffuz ediyor.

Kısacası sıfırlar fazlalık.

Önce enflasyon düşecek, sonra kaç tanesinin gitmesine karar verilip, yolcu edilecek.

Ardından bir de su dökeriz, oldu bitti. Ya enflasyon düşmezse?

O zaman sıfırlar dursun, 1'leri 2'leri atalım.

ÇAKIŞIK TARİH

Tarihin akışını değiştiren saldırının yıldönümü dolayısıyla 11 Eylül günü Amerika'da anma törenleri düzenlenip mumlar yakılırken, ülkemizde aynı tarihte kutlamalar yapılıyordu.

11 Eylül, Bursa'nın işgalden kurtuluş tarihi. Umurbey'de "11 Eylül Sokağı" bile var.

Buş o kutlamaları haber alsa, böyle bir tarihte kutlama yapılmaz diyerek iptalini ister mi dersiniz?

Meclis Başkanı Bülent Arınç'ın "Doğal ve tarihi güzellikleri, sanayi kuruluşları ile ülkemizin gözbebeği illerinin başında yeralan Bursa'nın düşman işgalinden kurtuluş yıldönümünü en iyi dileklerimle kutluyorum" şeklindeki mesajına da müdahale etmeye kalkar mı?

Çok mu abarttık?

KÜRESELLEŞEN DÜNYA...

Dünya önceden "küre"ye benzemiyor muydu?

Yeni mi küreselleşmeye başladı?

MESLEK SEÇİMİ

Oğlunu piyano kursuna gönderiyormuş.

Güzel.

Fakat dikkat et, ileride meslek olarak diplomasiyi seçmesin tavsiyesinde bulunarak, kesinlikle büyükelçi olmasın dedim.

Sebebini sordu.

Eski bir olayı hatırlattım.

Sırlara sahip olamayabilir...

O piyano çalarken, evindeki hizmetçi kasadaki gizli bilgileri uçurabilir...

BETER OLSUN

11 Eylül'ün ikinci yıldönümünün yaklaştığı günlerde Amerika'da anket yapmışlar; elde edilen sonuçlar Corçdabılyubuş için hiç de parlak değil.

Gazetelerde, Buş'un reytinginin en düşük seviyede olduğuna dair haberler yer aldı.

Bu değerlendirme yanlış tabii.

Daha bu ne ki!

Düşecek, düşecek ve yerle bir olacak halk içindeki itibarı.

Yoksa siz İbrahim Karagül'den "Neo-faşist terör ve ABD'yi sarsan üç şok"u okumadınız mı?

BİLGİSAYARLA TAKİP

Trafikte bilgisayarla takip dönemi başladı. Nasıl olacak?

Trafik polisi kucağında bilgisayarla araçların peşinde...

Kan ter içinde kalmaz mı?

Hele biraz da kilosu varsa...

HAK

Bir arkadaşım "Hakkını kullanmayan haksızdır" dedi geçen gün laf arasında.

Dur dedim, ben bunu yazayım.

MEHMET ŞEKER

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu