AB'nin üye adayı ülkeler için hazırladığı ve Katılım Ortaklığı Belgesi'ne ikinci Ulusal Program'la cevap vermeye hazırlanan Türkiye, geride soru işareti bırakmak istemiyor. AB Genel Sekreterliği bünyesinde hazırlanan Ulusal Program'da önemli yapısal değişikliğe gidilerek program bu kez, Türkiye'nin AB üyeliği yolundaki kararlılığının bir ispat belgesi olarak hazırlandı. Bunun için, somut ve ayrıntılı tedbirler kesin bir takvime bağlandı. Ulusal proğram hazırlanıken aday ülkelerin ulusal programları da incelendi ancak Türkiye'ye yapısal anlamda en yakın ülke olarak Polonya seçilerek, örnek alındı. Sadece müzakereye başlamış ülkelerin hazırladığı "Eylem Planı" da şimdiden bitirilerek vakit tasarrufu sağlandı.

Tarih konusunda netlik

Daha önceki Ulusal Programın aksine, "tarih" konularında kesinlik sağlanması yoluna gidildi. Kısa vadede gerçekleştirilecek değişiklikler için 1 yıl birim süre olarak belirlenirken, orta vade için yıl belli aralıklara bölündü. Siyasi kriter kısa vadede yapılacak listesine alınırken, ekonomik değişiklikler orta vadeye yayılarak önümüzdeki iki yılın çeşitli çeyreklerine dağıtıldı. AB tarafından "kısa vade" 2003 ve 2004 sonu ile kadar sınırlandırılırken, "orta vade" konusu muğlak bırakılmıştı. Ankara, daha hızlı çalışmak amacı ile Ulusal Program'da yer alan "orta vade" kavramını da sınırlayarak, orta vade için sınırı 2005 yılı olarak belirledi.

HASAN TAŞKIN

« Geri Dön