Roma'nın uçak arızası sorunu ve maç saatindeki gecikmeli değişiklik, zaten sayıca az olan bir kısım seyircimizin de salonu terketmesine neden oldu. Aslında bu maçta Abdi İpekçi'yi dayanışma içinde doldurmalıydık. Romalılara emniyet güvencesi veren ve maça bizzat gelen İstanbul Valisi Muammer Güler ile GSGM Genel Müdürü Mehmet Atalay'ı gösterdikleri duyarlılık nedeniyle tebrik ederiz. İstanbul'a gelmeye nazlanan Roma'ya ULEB'in izin vermemesi ise, umarız UEFA'ya bir örnek olur. Oyuna her iki takım sert adam adama savunmayla başladı. İtalyanların bu maça yol yorgunu başlayacağını umuyorduk. Ancak Lottomatica Roma yaş ortalaması yüksek, bir yıldızlar topluluğu. Her ne kadar şimdiye dek bu yıl,Avrupa Ligi'nde daha önce başarılı maçlar çıkarmadıysalarda, Griffith, Myers, Tusek, Righetti, Tonolli ve Bonora gibi tanıdık isimler var. Roma daha ilk çeyrekte yaşlı oyuncularını da düşünerek olsa gerek sürekli oyuncu değişikliğiyle Ülker'i oyundan düşürmeyi denedi. Ülkerspor'da Rentzias ve Blair maça iyi başladılar. İlk çeyreğin 21-20 Ülker'in lehine kapanmasında bu oyuncuların hem hücum ve hem de savunmada katkısı büyüktü. Romalılar, İbrahim'e çok sert savunma yaparak, sayı pozisyonu vermemekte başarılı oldular. İkinci çeyreğin başında, bu kez Roma alan savunmasından adam adama savunmaya geçerek, bu tür savunma taktikleriyle her ne kadar Ülker'i oyundan düşürmek isteseler de başarılı olamadılar. Devre 37-31 Ülker lehine kapandı. Üçüncü çeyrekte Roma'nın ünlü suskun silahı Myers devreye girdi. Ancak kendisini Traina sanki belinden bağlanmışcasına iyi savundu. Bu oyuncunun bir önceki Avrupa maçında sonra güven kazanması, Ülker'e ileride savunmada ve hücumda çok faydalı olacağı ışıltısını vermiştir. Yeter ki, İbrahim'le Traina arasında, "out in" gibi değerlendirmelere teknik kadro kulak vermesin. Üçüncü çeyreğinde 50-46 Ülker lehine kapanması, stresli bir son periyoda geçildiğinin habercisiydi. Son periyotta, Ülkerli oyuncular, soğuk kanlılıklarını göstererek, hücumda arzu ettikleri sayılara ulaşmasalarda oyundan düşmediler.

Bu gibi maçlarda kuşkusuz her sayı ve her top kaybı, büyük önem taşır. Bu nedenle birkaç sözde faul atışlarıyla ilgili; Ülkerli sanki ağırlık idmanından yeni gelmiş gibi faulleri kullandılar. Yoksa bu maçın Ülker lehine daha farklı kazanılması içten bile değildi. Avrupa Ligi'nde Ülker, 67-63 önemli bir maç kazandı ve çıkış yakaladı. Tebrik eder ve artık evimizde takımlarımızın maçlarında salonun doldurulmasını temenni ederiz...

MAHMUT KULEİN

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu