AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

G Ü N D E M

Evlenmek isteyen elmalara baksın

Nişantaşı sokakları şenlendi. Bahar Şenlikleri kapsamında modern sanat eserleriyle ve ilginç, sıradışı objelerle süslenen Nişantaşı, gelip geçenleri şaşırtıyor. Otobüs durağında çiçekli yastıkları olan turuncu bir koltuğa oturabilir, kauçuk ağacından sallanan elmaların üzerindeki yazıları okuyabilir ya da yol ortasında bir sorgu odasıyla karşılaşabilirsiniz. Sergi salonlarından sokaklara taşınması son zamanlarda moda olan sanat eserleri, caddelerdeki enerjiyi arttırırken, baharın coşkusunu da körüklüyor. Birbirinden yetenekli sanatçıların uzun süre çalışmaları sonucunda ortaya çıkan eserler ve ilginç fikirlerin neticesi olan objeleri görmek için Rumeli ve Abdi İpekçi caddelerinde şöyle bir yürümeniz yeterli. Göreceklerinizden bir kısmı şöyle:

ÇÖPÇATAN AĞACI

Ağaçtan sallanan elmaları eline almış inceleyen insanlar görürseniz durun siz de bakın. Bunlar evlilik ağacının meyveleridir. Kauçuk ağacının dallarına onlarca yarım elma asılmış. Elmalar iplerle bağlanmış ağaca, aşağıya doğru çekince yaylanıyor. Gelen geçen de avucunun içine alıp bakıyor verniklenmiş yarım elmaları. Neden mi? Çünkü içinde evlenmek isteyenlerden notlar var. Örneğin; rumuz Utangaç: İstanbul'dan 38 yaşında bir beyim. Hayatın güzelliklerini paylaşacak evlenmek üzere bir eş arıyorum. Numaram 0535...... gibi.. İnşallah niyetlerine kavuşurlar deyip devam ediyoruz yürümeye.

AYAKKABILI KOLTUK

Karşıdan bakıyorsunuz, kocaman rengarenk bir ayakkabı. Yaklaşınca tahtadan yapıldığını da anlıyorsunuz. Sanatçı Yiğit Yazıcı yapmış. Kenarlarında da oturma yerleri var, isteyen oturabilir yani.

SORGU ODASI

Araba yolunun tam ortasında masasının üzerinde bir de telefonu bulunan bir sorgu odası takımı mevcut. Sandalyesinin sırt kısmı merdiven şeklinde ağaçlara kadar uzansa da, o bir sorgu odası aslında. Ahmet Sinan Hatipoğlu tarafından tasarlanıp yapılan sorgu odasında sorgulanmak bile keyifli olurdu herhalde.

ADIMLAR

Bir de yerler beyaz ayakkabı izleriyle dolu. Bunun da özellikle yapılmış bir marjinallik olduğunu bilmeseniz, yolda yürüyenin ayakkabılarının altına bulursunuz kabahati. Bu arada, adımların üzerine tek tek basarak yürümeye çalışanlar da var.

DİKTÖRTGENLER

Yine Rumeli Caddesi'nde Bayer'in önünde birbiri ardına sıralanmış dikdörtgenler var. Herkes içinden geçmek için can atıyor, ama bazısı da çocuk gibi davranmak istemediği için hevesi kursağında kalıyor, içinden geçmek yerine yanından yürüyor dikdörtgenlerin.

DURAKTA KONFOR

Rumeli caddesindeki otobüs durağının önünde öyle güzel bir koltuk var ki, insan evinde bile kıyamaz oturmaya. Ama Nişantaşı'nda durum farklı, otobüs beklemek için demir oturaklara değil, çiçekli çiçekli yastıkları olan turuncu pufidik bir koltuğa oturuyorsunuz. Arka fon da müthiş. Kaldırımla otoparkı birbirinden ayıran metal paravanların üzeri sanatçı Ömer Uluç tarafından hortum resimleriyle rangarenk boyanmış. E otobüs hiç gelmese de olur, gel keyfim gel...



10 Mayıs 2003
Cumartesi
 
Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED