|
|
|
|
Dün gecenin Kocaeli tarafı zaten "hadi bana eyvallah" vaziyetinde. "Diplerin kıyakçısı" Fenerbahçe ise bu sefer birşeyler kıvırmaya karar vermiş!... Dün geceye "mücadele" demeye dilim varmıyor. Çünkü moral değerlerini tamamen yitirmiş iki takımın maçına olsa olsa "puan mübadelesi" diyebilirim. Dün geceye Fenerbahçe'nin yeni hoca adaylarından birisi getirseniz ve şu maçı seyrettirip "senin takımın seneye bu, seç bakalım kalacakları" deseydiniz, bir tek kaleci Rüştü'yü seçerdi ki, o da takımdan çoktan gitmiş. Belki Tuncay'ı da attığı mükemmel golün yüzü suyu hürmetine alıkoyardı. İki Rus'u hemen geldikleri yere, yani Laleli pazarına yollardı. Cem Karaca ve Erhan Albayrak'ı "bir arada oynama alışkanlıkları yok" diye affetmez ve hemen silerdi defterden. Diğerlerini ne kadar anlatırsak anlatalım bizi asla ciddiye almazdı. "Bak bu Ümit Özat'ı, Avrupalılar istiyor; bak bu Kemal Ümitler'in aslanı" açıklamaları yapsak, yeni hoca adayı bize gülerdi. Herhalde Tuncay'ın etrafına yeni bir takım kurmaya kalkardı ve onun bedeli de şu kör olasıcası sezondan daha beter olur. Fenerbahçe ligin en dibindeki takıma, yani dört kolluya çoktan binmiş Kocaelispor'a bir tane vurup ayaklarını da "dibe" vurmuş oldu. Şimdi tekrar suyun üzerine çıkma şansı var. Ancak istatistik bir gerçekte düşme hattındakilere yenilen Fenerbahçe'nin 10 haftadır yenebildiği tek takımın "çoktan düşmüş" bir takım olmasıdır. Taraftarın para cezası alacak kadar bilinçli kötü tezahüratı ve pet şişe salvoları benim son yıllarda gördüğüm en başarılı ve en güzel "ironi" olarak dün geceden anılarıma düştü.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |