|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
"İnsanlar nasıl kuşlar gibi uçamadıklarına üzülmüyorsa, ben de görmediğim için üzülmüyorum" diyen Halis Kuralay, Selis Kitaplar'dan çıkan 'Hayata Dokunmak' adlı kitabında yaşadıklarını paylaşıyor.
AYŞE OLGUN
Siz uçabilir misiniz? Kuşlarla insanlar arasındaki farkı, gören ve göremeyenler arasındaki farkla açıklayan Kuralay, "İnsanlar nasıl kuşlar gibi uçamadıklarına üzülmüyorlarsa ben de görmediğim için üzülmüyorum" diyor. Aslen Çanakkaleli olan ve İstanbul'a okumak için gelen Halis Kuralay, Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nden mezun olmuş. Türkan Sabancı Görme Özürlüler Okulu'nda İngilizce öğretmenliği yaparak eşi ve üç çocuğunu geçindiriyor. Kör lafına ağlardım Kuralay, gözleri görmediği için en çok sıkıntı yaşadığı dönemin çocukluk yılları olduğunu söylüyor: "Okula giderken çocuklar bana kör dedikleri zaman bir köşeye çekilir saatlerce ağlardım. Ne zaman ki yeryüzündeki tek körün ben olmadığımı öğrendim, ondan sonra hayat güzelleşmeye başladı. Yılmadım, hep yeni alternatifler geliştirerek hayata tutunmaya çalıştım. Başarılarımı Allah'ın bahşettiği akılla açıklayabilirim. Çünkü ben, gözü bir araç olarak görüyorum, aklı ise aracı kullanan sürücü olarak tarif ediyorum." Farklı değiliz ki! Âmâ insanların gözleri gören insanlar tarafından farklı algılandıkladığını söyleyen Kuralay, bu yüzden ilginç olaylar yaşadığını anlatıyor: "Kimileri gözü görmeyen kişilerin kulağının da duyamayacağını düşünüyor ve bir şey sorduğumda kulağıma eğilip bağırmaya başlıyor. Sokakta birileri dilenci zannedip para vermeye kalkıyor. Âmâ insanların dünyasını çok değişik algılıyorlar". Tabiatı çok severim
Tabiatla içiçe olmayı sevdiğini söyleyen Halis Kuralay, Boğaziçi Üniversitesi mezunu eşinden manzara fotoğrafı çekmesini istediğini anlatıyor. Eşi Ayşe Kuralay ise, "Güzel bir manzara gördüğümde bunun onun da hafızasında canlanması için kelimelerle bir resim çiziyorum" diyor.
|
|
|
|
|
|
|
|