|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü ve Dışişleri Başdanışmanı Büyükelçi Tacan İldem, 1441 sayılı BM kararın otomatik bir şekilde askeri operasyon başlatılmasına olanak tanımadığını ifade etti. İldem, Çankaya Köşkü'nde düzenlenen basın bilgilendirme toplantısında, Irak'a operasyonunun kaçınılmaz olduğuna ilişkin yorumlar yapıldığını belirterek, "Oysa bizim kanımıza göre, ABD'nin askeri müdahalesi henüz kaçınılmaz bir duruma gelmiş değildir" dedi. 1441 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararına Irak'ın tam olarak uymasının zorunluluk olduğunu tekrarlayan İldem, BM silah denetçilerinin raporu ve bu raporun Güvenlik Konseyi'nde değerlendirmeye tabi tutulmasının önem taşdığını kaydetti. İldem, 1441 sayılı kararın da otomatik bir şekilde askeri operasyon başlatılmasına olanak tanımadığını ifade etti. İldem, "Böyle arzu etmediğimiz bir askeri operasyon zaruretinin doğması halinde, uluslararası oydaşma ve yasallık ilkeleri temel olmalıdır. Bu politikamızda bir değişiklik söz konusu değildir" dedi. Kırmızı çizgiler neler? Türkiye'nin "kırmızı çizgi" olarak nitelendirdiği beklentilerinde de bir değişikliğin bulunmadığını belirten İldem, "Türkiye'nin Musul ve Kerkük konusundaki beklentileri nelerdir?" sorusuna da, şu karşılığı verdi: "Musul ve Kerkük, hem tarihi hem de doğal kaynaklar zenginliği açısından özelliği olan bögelerdir. Bu bölgelerin behemahal merkezi Irak yönetiminin otoritesi altında tüm grupların yararlanacağı bir biçimde yönetimin parçası olması bizim beklentimizdir. Yani, belli bir grup veya grupların o şehirler ve bölgeler üzerinde hak iddiaları, bizim açımızdan geçerli olamaz. Bu, kırmızı çizgilerden biridir." Mali Milat vetosu eleştirilerine cevap
Büyükelçi Tacan İldem, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın Cumhurbaşkanı Sezer'in Mali Milat Yasanı'nı iade etmesi sonucu oluşan kayıplar konusunda yaptığı açıklamaya da cevap verdi. İldem, bir soru üzerine şunları söyledi: "Tabii değişik hesaplamalar yapmak mümkün. Zannediyorum 5 trilyon gibi günlük kayıp hesabı yapma durumunda olanların kayıtdışında bulunan ekonominin kayıt altına alınmasıyla elde edilecek kazancı da gözönünde bulundurmaları gerekir. Dolayısıyla, böyle bir hesap yapıldığında belki günlük kazancımız kayıplarımızın ötesine geçecektir."
|
|
|
|
|
|
|