AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

S A Ğ L I K

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Kalp sorunu çocuklukta başlıyor

Çocukluk çağında en çok görülen doğumsal hastalıkların başında kalp rahatsızlıkları geliyor. Doğan her bin bebekten 8'i doğuştan kalp hastası. Ancak gerek doğumsal gerekse sonradan görülen kalp hastalıklarının tedavisi yüz güldürüyor.

Kalp hastalıkları sadece yetişkinleri değil çocukları da tehdit ediyor. Bugün ülkemizde her yıl 15 bin kalp hastası bebek dünyaya geliyor. Rakamlar insanı ürkütüyor. Ancak teşhis ve tedavideki önemli gelişmeler çocukların kalp hastalıklarını yenmesinde büyük rol oynuyor. Her ne kadar başarılı sonuçlar alınsa da anne ve babalar haklı olarak bu konuda büyük endişeler taşıyor. Oysa hastalıklar hakkında yeterince bilgiye sahip olup, gerekli tedbirler en baştan alındığında çocukluk çağı kalp hastalıklarında yüzde 90'dan fazla başarı sağlanıyor. Çocukluk dönemindeki kalp hastalıkları hakkında bilinmesi gereken tüm ayrıntıları Acıbadem Sağlık Grubu Pediatrik Kardioloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ayşe Sarıoğlu anlattı.

'Delik kalp' doğumsal hastalık

Çocuklarda en çok görülen kalp hastalıkları doğuştan gelenlerdir. Halk arasında "kalbi delik çocuk" olarak bilinen doğumsal kalp hastalıklarının yüzlerce değişik şekli bulunuyor. Bu hastalıkların bazıları hafif, bazıları orta derecede, bazıları çok ağır ve karmaşık olabiliyor. Anne karnında 4. haftada kalp olarak sadece bir tüp mevcut. 6 haftada bu tüp büyüyerek kalp odacıkları oluşuyor. Daha sonraki haftalarda kapaklar gelişiyor, kalbe gelen damarlar oluşuyor. İşte 8 -9 . haftalardaki gelişme sırasında kalbe ait bozukluklar oluşuyor. Nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte bazı faktörleri bu olasılığı artırıyor. Ülkemizde akraba evliliğinin ve enfeksiyonlara yakalanma riskinin daha fazla olması nedeniyle bu bozukluklar daha sık görülüyor. Bunun dışında hamileliğin ilk 3 ayında röntgen ışınlarına maruz kalma, gebelikte kullanılan bazı ilaçlar, gebelik sırasında geçirilen bazı enfeksiyonlar ve henüz bilinmeyen bazı genetik nedenler ile gebelik sırasında alkol ve sigara kullanımı en önemli sebepler arasında yer alıyor. Teşhis noktasında iki önemli gösterge dikkate alınıyor. Birincisi: bebeğin mor olması veya solunum zorluğu; ikincisi: kalbinde 'üfürüm' denilen normalde duyulmaması gereken bir sesin duyulması. Detaylı bir muayeneden sonra ekokardiografi uygulanıyor. Böylece bebekteki kalp patolojisi saptanıyor. Daha sonra çocuğun durumuna göre, gerekliyse anjiyo yapılıyor. Acil vakalar derhal ameliyata gönderiliyor.

Aile faktörü etkili

Sonradan gelişen kalp hastalıkları arasında kalp kası hastalıkları, kalp enfeksiyonları, akut romatizma ateşi nedeniyle oluşan kalp hastalıkları, kalp tümörleri ve diğer sistem hastalıklarına eşlik eden kalp hastalıkları ve kalp aritmileri (kalp atımının hızlı, yavaş ve düzensiz olması) en önemli yeri tutmakta. Bu hastalıkların bir bölümü kendi arasında birbiri ile bağlantılı olup, neden sonuç ilişkisi ile bir hastada birkaç kalp hastalığı beraber olarak görülebiliyor. Daha çok ailevî olan ve bazı tiplerinin genetik teşhisi günümüzde konulabilen hipertrofik kardiyomiyopati, kalp kası hastalıklarının en önemlisi biliniyor. Bu hastalıkta kalp kası anormal artıyor, kalpten kanın vücuda pompalanmasını engelliyor ve ölümcül sonuç ortaya çıkabiliyor.

Romatizma kalbe vurur

Ülkemizde sıklıkla görülen ve kalbi etkileyen en önemli hastalıklardan biri akut romatizma ateşidir. Akut romatizma ateşi, beta streptokok denilen bakterilerin neden olduğu bir üst solunum yolu enfeksiyonunu takiben, yani anjinin tedavi edilmemesi ya da geç tedaviye başlanması sonucunda oluşmaktadır. En çok etkilenen, kalp kapakçılarıdır.

Her anjin kalbi hasta eder mi?

Uzmanlara göre, sanıldığı gibi her anjin kalp hastalığına sebep olmuyor. Anjin ya da başka bir deyimle üst solunum yolu enfeksiyonlarının büyük bir bölümünün nedeni virüsler olduğu için, kullanılan antibiyotikler bu mikroorganizmalara etki etmiyor. Uzmanlara göre, fazla ve yersiz antibiyotik kullanımı ileride dirençli mikroplara neden olacağı için, anjin geçirilirken ilk yapılması gereken boğazdaki enfeksiyonun nedeninin araştırılması. Yapılan streptokok antijen testi ile yarım saat içinde sonuç alınabiliniyor. Bu test pozitifse, yani boğazda zararlı bakteri üremişse, hemen ilaç kullanımına başlanıyor. Test negatifse ve doktorunuz uygun görürse, o zaman iki gün sonra alınacak boğaz kültürünün cevabı bekleniyor. Boğazda enfeksiyona neden olan virüsler için bir antibiyotik ile tedaviye gerek yok aslında. Virüslerin yalnızca çok az bir bölümü nadir olarak bazı kişilerde miyokardit, yani kalp kası enfeksiyonuna neden olabiliyor.

Çocuklarda da kolesterol olur

Kolesterol çocukları da etkiliyor. Deney hayvanlarında yapılan araştırmalar, küçük yaşta alınan gıdanın ve dolayısıyla yağ oranının ileri yaşlarda kalp damarlarında yağ plaklarına neden olduğunu ortaya koyuyor. Bu yüzden dengeli beslenmeye çocukluktan itibaren başlamak gerekiyor. Ailevî olarak geçen ve yüksek kolesterol ile seyreden kan yağ mekanizması bozuklukları çocuklarda görülebiliyor. Bunların ağır olanları çok sık görülmemekle beraber, teşhis edildiklerinde mutlaka tedavisi gerekiyor. ABD Pediatri Birliği ve Kalp Derneği, ailelerinde (anne, baba veya onların anne ve babaları) 55 yaşın altında enfarktüs geçiren, kalp damarlarında tıkanıklığı anjiyo ile gösterilen ve damarlarına stent veya balon yapılan, by pass ameliyatı olan, felç geçiren veya 55 yaşın altında aniden ölen; anne veya babanın kolesterolü 240 mg/dl veya daha yüksek olan çocukların kolesterol düzeylerine bakılmasını ve sonuca göre bir tedavi izlenmesini öneriliyor.

ÇOCUKLARI ŞİŞMANLIKTAN KORUYUN

Çocukların ileri yaşta kalp hastalıklarından korunması için onlara sağlıklı ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırmak gerekiyor. Bu konuda Çamlıca Medicana Hastanesi Kardiyolog Dr. İbrahim Duran sağlıklı kalbe sahip olmak için çocuk yaştan itibaren edinilecek alışkanlıklar ve alınacak önlemlerle ilgili şu bilgileri veriyor: "Çocuklukta şişmanlık önlenmelidir. Çocukluk çağında şişmanlık bulunanlarda, ileri yaşlarda şişmanlık, şeker hastalığı, hipertansiyon, damar tıkanıklığı sıklığının arttığı bilinmektedir. Bu nedenle 2 yaşından itibaren sağlıklı beslenmeyi sağlayan, şişmanlamayı önleyen bir diyet uygulanmalıdır. Fiziksel inaktivite ve sigara içmeme yönünde çocukluktan itibaren eğitim verilmesi gereklidir." Ayrıca aile faktörünün de etkili olduğunun altını çizen Dr. Duran, "Ailesinde kalp hastalığı bulunan kişilerin değiştirilebilir risk faktörleri olan sigara, kolesterol , hipertansiyon ve fiziksel inaktivite açısından daha dikkatli olmalıdır" diyor.

Erken tanı Yasemin'i kurtardı

Beta mikrobunun kalbe yerleşmesiyle görülen kalp hastalıklarına ülkemizde sıklıkla rastlanıyor. Bu hastalığa yakalananlardan biri de Yasemin Halıcı. Yasemin henüz 8 yaşında. Bu ufacık yaşına karşın önemli bir kalp hastalığını ailesinin ve doktorlarının desteği ile yenmeyi başarmış. Elbette bunda annesinin dikkatli ve de bilinçli olması büyük rol oynamış.

Yasemin, kalp romatizması tanısı konulana kadar son derece sağlıklı bir çocuk. Zaten o sebeple -her ihtimale karşı- doktora götürdüklerinde herhangi bir hastalığa ihtimal dahi vermemişler. Peki neden doktora görünme ihtiyacı hissettiniz? sorusuna anne İnci Halıcı şu yanıtı veriyor: "Bir gün okula gitmek üzere Yasemin evden çıkarken kol ve bacaklarında ağrıdan söz etti. Ben çok endişeli bir anneyim. Bunu duyunca hemen doktora götürmek istedim. Çocuk doktoruna muayene için gittiğimizde bazı şüpheleri olduğu için bizi bir kalp doktoruna yönlendirdi. İnanın kalp doktoruna giderken bile bir hastalık çıkacağına inanmıyorduk. Arabada doktora giderken güle oynaya gittik ama dönüşte ailece hepimiz çok üzüntülüydük." Yapılan birçok tetkikten sonra konulan tanı, beta mikrobunun Yasemin'in kalbine yerleştiğini göstermiş. Ancak yine de Yasemin şanslı bir çocuk. Çünkü hastalığı son derece erken bir dönemde tanısı konulmuş.

"Hastalığım beni hiç üzmedi"

Her ne kadar erken fark edilse de Yasemin'i yoğun bir tedavi dönemi beklemiş. 45 gün boyunca bazen günde 10 tane ilaç alarak ve sıkı bir şekilde dinlenerek hastalığı atlatmış. Yasemin'i soracak olursanız o hayatından memnun! Neden mi? Bakın kendisi ne diyor: "Okula gitmediğim için hastalığıma o kadar üzülmedim!" Yasemin ne kadar çocukça yaklaşsa da ailesi için her şey o kadar kolay olmamış. İnci Hanım o günleri şöyle anlatıyor: "Son derece telaşlandım. Tüm ilaçlarını saati saatine alabilsin diye geceleri saati kurup ona ilacını veriyordum. Bir yandan hastalığına üzülürken diğer yandan erken tanı konmasına seviniyordum. Bu sayede çok iyileşti, çok şükür."

YARIN: KALBİN SEVDİĞİ BESİNLER VE HUYLAR

1. BÖLÜM: KALBİMİZ TEHLİKEDE
2. BÖLÜM: Kalbinizi bol sıvı tüketerek koruyun
3. BÖLÜM: Kalp krizini önlemek elinizde



15 Ağustos 2005
Pazartesi
 
Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

Ayşe Olgun


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED