T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
P O L İ T İ K A 21 ARALIK 2005 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Pamuk, Paul Sartre değil ama durum aynı

Fransa Büyükelçisi Poudade: “İlerle iyi gidiyor, Türkiye’nin AB yolculuğunu Orhan Pamuk’la özetlemiyoruz ama bu dava pek de iyi olmadı”

Erhan
Karadağ

Fransa Büyükelçisi Orhan Pamuk davasını ekranlardan dakika dakika izlemiş. Hem Türkiye’nin “kırmızı çizgisi”nden bakmış hem de Avrupa penceresinden.

“Türkiye’yi elbette anlıyorum” diye başlıyor söze, Pamuk’un sözlerinin içeriğiyle ilgilenmediğini, bu konunun şu anda sadece bir ifade hürriyeti sorunu olduğunu söylüyor. Meşhur diyaloğu o da hatırlatıyor:

“De Gaulle 1960’larda aşırı sol yayın organı dağıtan Sartre’ın tutuklanmasını isteyen İçişleri bakanına, fikirleri kendisine zıt da olsa - Sartre cezaevine kapatılamaz- demişti. Orhan Pamuk değil ama, durum benziyor. Keşke hükümet izin verilmeseydi ve bu noktaya hiç gelmeseydi. Bakın şimdi 7 Şubat’a kadar belki de bu konu tartışılacak.”

İLİŞKİLERİMİZ İYİ

Fransa Büyükelçisi Paul Poudade Türkiye’nin AB üyeliğini desteklediğini söylerken, Fransa ile Türkiye arasındaki köprülerin yeniden kurulacağını, kamuoyunun Türkiye’yi tanıdıkça daha pozitif bir noktaya geleceğini söylüyor. Paris Match ve L’exspress dergilerinin son sayılarında Türkiye’ye neredeyse 40’dan fazla sayfa ayırdıklarını, son dönemde Türkiye’ye olan ilginin arttığını, 2005 yılında 600 bin Fransızın tatilini Türkiye’de geçirdiğini söylüyor.

Yani Büyükelçi’ye göre Türkiye Fransa ilişkileri “iyi”.

Türkiye’nin Avrupa Birliğine tam üyelik müzakerelerindeki ilerleme performansını da iyi bulduğunu söylüyor Poudade. Orhan Pamuk davasını ayrı tutarak:

“301. Maddeye rağmen Türkiye düşünceye özgürlüğüne tahammül edebilmeli. Türkiye’nin kaydettiği gelişmeler çok önemli, ilerlemedeki tablo elbette çok iyi. Türkiye’nin durumunu Pamuk davasıyla özetlemeyecek kadar objektif bir açıyla bakıyoruz. Ama bu dava ile Türkiye büyük yara aldı. Gelmeyebilirdi, hükümet izin vermeyebilirdi, bir fırsat kaçtı. Belki de şubat ayına kadar bu konu tartışılacak.”

Fransız diplomatın sözleri ve tahminleriyle Türkiye’yi bekleyen süreç.

  • Birkaç sorun var. Bunları ifade özgürlüğü, Kıbrıs ve Kürt sorunu diye özetlemek mümkün.
  • Çok önemli gibi görünse de Türkiye bu sorunları aşar üzerine düşeni yapar ve çok iyi noktalara taşır. Bu tartışmalar göreceksiniz bir kaç yıl sonra unutulacak.
  • Türkiye en ağır sorunu tarım ve çevrede yaşayacak. Çok acılar çekeceksiniz, belki köylerden göç bile başlayabilir. Belki o zaman AB’yi siz istemeyeceksiniz, çünkü sizin ekonominiz dinamik. Siz bizim izlediğimiz yolu tercih etmeyebilirsiniz. Fransa Büyükelçisi Paul Poudade ile dün sabah kahvaltısında buluştuk. Fransız Gazeteci Marc Semo, Büyükelçilik Basın Müşaviri Bertrand Buchwalter, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyeliği sürecinde Fransa’yla ilişkileri konuştuk. Büyükelçi’nin diğer tarafında oturan Liberation muhabiri Marc Semo da zaman zaman sohbete katılıp merak ettiklerini sorudu. Semo birkaç gündür Ankara’da, Türkiye’nin AB üyeliğiyle ilgili çalışıyor. Yazmayı düşündüğü makalenin konusunu söylediğinde hiç şaşırmadık: İçki yasağı ile ilgili tartışmalar.

    Paris Caddesindeki büyükelçilikte şömine yanındaki masanın gündemi böyle. Orhan Pamuk ve İçki yasağı.

    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi