GÜLDEN TÜMER / İSTANBUL
Cinayetlerin aydınlatılmasında olay yerinin incelenmesi büyük önem taşıyor ve incelenen biyolojik, kimyasal, fiziksel deliller, izler cinayetlerin sırlarını ortaya çıkarıyor. Dünyada bu konuda teknolojik gelişmeler hızla ilerlese de milattan önce kullanılan böcek yöntemi hâlâ cinayetlere ışık tutmaya devam ediyor. Milattan önce Çin'de bir cinayet işlendikten sonra bölgedeki oraklar toplanıyor, ilk hangi orakta böcek birikirse cinayetin o orak sahibi tarafından işlendiği anlaşılıyordu. Çünkü orak yıkansa da onlar kokuyu alıyorlardı. Günümüzde ise böceklerden yararlanılarak cinayetlerin aydınlatılması yöntemi çok daha profesyonel bir şekilde uygulanıyor.

Böcek bilimi Avrupa ve Amerikada kullanılıyor

Dünyada bu alanda yeni bir bilim dalı olan Adli Böcek Bilimi, Amerika, Kanada, Avustralya ve birçok Avrupa ülkesinde kullanılıyor. Türkiye'de bu konuda ilk kez araştırmalar yapan Samsun Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Uzmanı Komiser Ersin Karapazarlıoğlu, 19 Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Entomoloji Ana Bilim Dalında doktora yapıyor ve insan cisimleri üzerine gelen böceklerin biyolojisi alanında tez hazırlıyor.

İlk görgü tanıkları böcekler

Faili meçhul cinayetlerde ve şüpheli ölümlerde ceset üzerine gelen böceklerin incelenerek, ölümün zamanı, nedeni, yeri ve şeklinin tespit edilebileceğini söyleyen Karapazarlıoğlu, olay yerinin incelenmesinde böceklerden nasıl yararlanılabileceğini şu şekilde anlatıyor; "Böceklerin ardışık dalgalanmasını, ceset üzerine böceklerin bıraktığı larvaların gelişimini inceliyoruz. Ölümden hemen sonra cesette meydana gelen fiziksel, kimyasal ve biyolojik değişikliklere bağlı olarak birçok böcek türü cesede geliyor ve birçok olayda ilk görgü tanığı böcekler oluyor. Cesede gelen bu böceklerin geliş sıralarının tespiti ile ölüm zamanı ortaya çıkıyor. Bu yöntemin kullanılabilmesi için bölgede yaşayan böceklerle ilgili kapsamlı bir araştırma yapılması gerekiyor. Bazen ceset üzerinde böcek silsilesinin bozulduğu görülüyor. Bu, katilin tekrar olay yerine gelerek, cesede zarar verdiğini gösteriyor. Ya da örneğin zehir ve uyuşturucu maddelerin varlığının tespiti ölüm üzerinden belli bir süre geçtikten sonra imkansızlaşırken, olay yerindeki böcekler incelenerek kolayca tespit edilebiliyor. Yine böcek ilacı içirilerek öldürülen kişinin ağız çevresine böcekler gelmiyor. Bu gibi veriler, cinayetlerin aydınlatılmasında büyük önem taşıyor. "

Böcekler yalancı tanıklık yapmaz

Dünyada üniversitelerdeki araştırma birimlerinde ve araştırma müzeleri aracılığıyla bu yöntemin uygulandığını ifade eden Karapazarlıoğlu, Türkiye'de de bir merkez kurulması gerektiğini belirtiyor. Geçtiğimiz yıl 19 Mayıs Üniversitesi'nde düzenlenen Bitki Koruma Kongresi'nde konuya ilişkin bir bildiri sunduğunu ifade eden Karapazarlıoğlu, "Çeşitli üniversitelerden katılımcılar vardı bildiriyi ilgiyle izlediler. Beni daha sonra kendi üniversitele-rine davet ettiler. En son mayıs ayında Tokat'a gittim. Konuya ilgi gitgide artıyor bu çok sevindirici. İstanbul ve Ankara Üniversitesi'nde de araştırmalar var. Bu çalışmalar olay yerinin incelenmesinde çok önemli. Araştırılmaların daha da artmasını isterim. Çünkü böcekler konuşuyor ve asla yalancı tanıklık etmiyor" diyor.