AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
CHP ve Baykal ne yapmak istiyor?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)'nin muhalefette olmasına rağmen ciddi bir varlık gösteremeyerek iktidarın izlediği politikalardan muzdarıp toplum kesimlerinin gönlünü ve desteğini kazanamaması bu partinin hiçbir şekilde bir umut ve ciddi bir alternatif olamadığını gösteriyor. Ne kimliğine iliştirdiği sosyal demokrat bir duruş gösteriyor ne de mazlum kesimlerin sözcülüğüne talip oluyor.

En büyük muhalefet partisinin bunca hükümet zaafı ve yönetim sorununun olduğu bir dönemde bir oyunu artıramayarak devamlı gerileme göstermesi CHP açısından ciddi tehlike çanlarının çaldığının bir işareti olmalıdır. CHP yanlıları belki bana kızacaklardır, ancak tüm kamuoyu araştırmalarında bu partinin önemle üzerinde durulması gereken bir gerileme eğilimi içerisinde olduğu gözlenmektedir.

Daha geçen ay gerçekleştirilen bir çalışmada (Pollmark, Türkiye Gündemi Araştırması, Mayıs 2005) CHP'nin, 28 Mart 2004 İl Genel Meclisi üyeleri seçiminde toplam kayıtlı seçmen nezdindeki yüzde 13.5 olan oyunu yüzde 11.9'e gerilediğini ortaya koymuştur. Bu oran 3 Kasım 2002'deki Genel Seçimlerde yüzde 14.8 seviyesinde idi. Sandıkta oy kullananlar açısından bakılınca CHP'nin oyu yüzde 17.4'e gerilemiş bulunmaktadır. Bu oran genel seçimde yüzde 19.4, mahalli seçimlerde ise yüzde 18.2 idi.

CHP'nin yavaş ama istikrarlı bir şekilde gerilemekte olduğunu gösteren bir diğer bulgu ise 2002 genel seçiminde bu partiye oy veren yüz seçmenden sadece 63.3'ünün bu partide kalmaya devam ettiği 36.7'sinin ise partisinden ayrıldığıdır. Ayrılanların bir kısmı kararsız konumuna geçerken bir kısmı değişik partilere yönelmişlerdir. Yüzde 8'ine yakının iktidar partisine yönelmiş olması üzerinde önemle durulması gereken bir bulgu olmalıdır.

CHP yönetimi erimeye çare bulmalı…

CHP yöneticileri elbette bu erimeden haberdardırlar. Parti içinde bir türlü yakalanamayan birlik ve bütünlük tartışmaları sonbaharda yapılacak olağan kongre vesilesiyle yeniden alevlenecektir. Bu erimeyi durdurmak için parti yönetiminin önemli bir çıkış yapması gerekiyordu. Partinin sivri dilli grup başkan vekilinin nerede ise her gün tekrarlanan demeçlerinin bu erimeyi durdurmaya yetmediği, belki de daha da derinleştirdiği ortadadır.

Muhtemelen iki yıl sonra yapılacak cumhurbaşkanı seçimi için Genel Başkan D. Baykal ve arkadaşlarının başlattıkları tartışma ve polemik bu erimeyi durdurma ve belki de yeniden tırmanışa geçme amacına yöneliktir. Ancak bu stratejinin gerçekten CHP'deki erimeyi durdurmaya katkıda bulunup bulunmayacağı tartışma götürür bir husustur.

İki yıl sonra yapılacak cumhurbaşkanı seçimi için mevcut Meclisi meşru görmemeyi demokrasiyle bağdaştırmanın nasıl mümkün olacağını yüksek sesle sormak gerekir. Madem bu Meclis meşruiyet sorunuyla malül bir kurumdur peki CHP olarak orada ne işiniz var, sorusu sorulmaz mı? CHP'nin Ak Partinin seçimlerde aldığı yüzde 34 oyla Mecliste yüzde 65'lik bir temsil elde etmiş olmasını meşruiyet tartışmasına malzeme yapmaktadır. Peki CHP'nin seçimde aldığı yüzde 19.4 oyla Mecliste yüzde 35 temsil elde etmiş olmasının açıklaması nedir? Bu argümanların hiçbir dayanağının olmadığı ortada. Peki CHP ne yapmak istiyor? Önemli olan soru bu.

CHP'nin bu yeni stratejisi bana 1957 seçimlerinden sonra Demokrat Parti (DP) iktidarına karşı uygulamaya koyduğu yıkıcı, yıpratıcı ve kaos yaratıcı muhalefetini hatırlatmaktadır. O seçimlerde DP'nin oyları yüzde 47'ye düştüğünden iktidar partisinin çoğunluğunu kaybettiğini savunmuştu. Bilindiği gibi adına "Büyük Taarruz" ve benzeri adlar verilen muhalefet kampanyaları düzenlemiş ve hem iktidarı hem de demokratik rejimi yıpratarak ülkeyi darbeye getirmiştir.

Aradan şu kadar sene geçtikten sonra CHP'nin bunu çağrıştıracak bir muhalefet stratejisine yönelmesi düşündürücüdür. Bu polemik ve anlamsız tartışmanın iktidardan çok demokratik kurumları ve sistemi yıpratacağı unutulmamalıdır. 2002 Genel Seçiminden bu yana ne oldu da Meclisin meşruiyetini tartışmaya açmaktayız? Meclis üç yıllık performansı ile yorulmuş olabilir, ama bu bir meşruiyet sorunu değildir.

CHP bocalıyor, badanaj yapıyor, hem kendisini hem de sistemi yıpratıyor…


16 Haziran 2005
Perşembe
 
DAVUT DURSUN


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED