Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
Bir gün adamın biri Behlüldane'ye akıl danışır. "Ey Behlül, ben zengin olmak istiyorum. Bana ne tavsiye edersin?" Behlüldane, kısa bir süre düşünür ve cevap verir: "Demir al, demir sat." Adam, demir ticaretine başlar. Demir, hiç fire vermeyen, daima üzerine koyan bir madde olduğu için, ticareti de oldukça karlıdır ve adam kısa sürede zengin olur. Zengin olduktan sonra da, orada burada Behlüldane hakkında konuşur: "O budalanın birisidir, verdiği akılla herkes zengin oluyor ama kendisi fakirlikten kırılıyor." Artık şehrin zenginlerinden sayılan ve kibriyle de nam salan bu adam, bir süre sonra tekrar Behlüldane'nin yanına gider ve yeni bir akıl ister. Fakat bu defa, artık varlıklıdır ya "Behlüldane" yerine aşağılamak isteyerek "Behlüldivane" ismini kullanarak seslenir. "Ey Behlüldivane, demir alıp satmaktan yeterince zengin oldum. Ama, bu işi yapmaktan da sıkıldım. Biraz da başka bir iş yapmak istiyorum, bana bu sefer ne ticareti yapmamı tavsiye edersin?" Behlüldane, adamın orada burada konuştuklarını ve kötü niyetini bildiği için ona bir ders vermek ister. "Soğan al, soğan sat." der. Behlüldane'den aldığı akıl ile zengin olan adam, servetine servet katmak hayaliyle hemen soğan ticaretine başlar. Ancak; soğan demir gibi risksiz ve karlı değildir. Sürekli zarar eder ve bir gün iflas bayrağını çekerek kötü niyetinin ve hırsının cezasını görür.
|
|