T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
D Ü Ş Ü N C E   G Ü N D E M İ 7 MART 2006 SALI
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Son Dakika
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

İran'ın en iyi dostu: Bush yönetimi

  • THE NEWYORK TIMES / Başyazı
    Irak işgalinden önceki dönemde, Başkan Bush, İran ile Irak'ın ABD'nin güvenliğini tehdit ettikleri fikrine çok gelişigüzel yaklaşmıştı. Bush'un danışmanları, uzunca bir süredir erteledikleri Saddam Hüseyin'i devirme rüyalarını gerçekleştirme hayalleriyle yaşarlarken, Irak'ta istikrarlı, barışçıl ve Batı yanlısı bir demokrasi kurma planları gerçekleşmediği takdirde neler olabileceği sorunu üzerinde hemen hiç kafa yormamışlardı. Bugün gelinen nokta apaşikâr ortada: Petrol zengini güneydeki Şiî çoğunluğun, kendileriyle ortak bir hükümet kurmak zorunda oldukları Sünnî Müslümanlardan çok İran'daki şiî mezhepdaşlarıyla çok daha fazla ortak yanları olan bölünmüş bir ülkede zuhûr eden çatışmaların tırmanması.

    İRAN, SÜPERGÜÇ OLMA YOLUNDA!

    Washington, artık Saddam Hüseyin'in Irak'ı tek başına yönettiği yıllarda İran'ın koruduğu, yardım ettiği ve silahlandırdığı Şiî köktenci partilerin iyi niyetine ve yapıcı davranışlarına hem de tehlikeli bir şekilde bağımlı hâle gelmiş durumdadır. Son birkaç haftadır, iyi niyetin de, yapıcı davranışların da özellikle yok olduğunu ve eğer İran, nükleer programı konusunda yapılan diplomatik baskılardan vazgeçilmesini sağlamak için daha fazla sorun çıkmasını kışkırtırsa, bunu artık daha rahat yapabileceğini görüyoruz. Başkan Bush bu hızla giderse, İran, çok geçmeden küresel bir süpergüç olacak. Beyaz Saray'dan yükseltilen o içi boş olduğu anlaşılan şer ekseni retoriklerine rağmen, gerçekte, Bush yönetimi, İran'ın en inatçı ayetullahının bile tahayyül edebileceğinden çok daha fazla İran'ın güçlenmesine yol açtı. Tahran, yarın, şöyle bir dönüp baktığı zaman, Bush dönemini, Amerika'nın hiç de müttefiki olamayacak İran gibi bir ülkenin ekmeğine yağ sürecek adımlar atılan altın bir dönem olarak değerlendirecektir.

    BATI YANLISI DEĞİL, İRAN YANLISI BİR IRAK

    Irak, doğusundaki fanatik İslâm cumhuriyeti yöneticilerine meydan okuyan seküler bir demokrasinin kalesine dönüşmek yerine, batısındaki seküler Arap rejimlerine meydan okuyan İran'la ittifak hâlinde olan köktenci bir teokrasiye dönüşebilir. Perşembe günü nükleer programlarına ve Nükleer Silahsızlanma Anlaşmasını reddetmesine rağmen, Başkan Bush, sivil nükleer teknolojiyi paylaşmaya destek veren Hindistan'la alelacele nükleer anlaşma imzaladı. Bu, yanlış ve kötü bir adımdır; çünkü Güney Kore'den Suudi Arabistan'a kadar kendi çabalarıyla nükleer silahlar geliştirme kaygısı içinde olan diğer ülkeleri bu çabalarından başarıyla vazgeçiren temel uluslararası uzlaşmayı hiçe sayan Hindistan'ı ödüllendirmektedir. Ancak bu, nükleer programını hızla ilerleten ve hem komşularının, hem de Batı'nın tepesini attıran İran'ın nükleer silah geliştirme girişimlerini zapturapt altına alma çabalarını da zorlaştırmaktadır. Washington'ın ve Avrupalı müttefiklerinin Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın İran'ın nükleer silah meselesini İran'a karşı daha kesin önlemler alınması amacıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne götürmesinden hemen birkaç gün öncesinde ABD'nin Hindistan'la yaptığı bu nükleer anlaşma, şu ân verilebilecek en yanlış mesajdır. İran'ın bu girişimi önleme ümitleri, dünyayı, Batı'nın nükleer silah meselesinde çifte standart uygulamakla suçlu olduğu konusunda ikna etmesine bağlı. Sayın Bush, Hindistan'la imzaladığı anlaşmanın kırmızı kurdelesini İran'a hediye olarak postalayabilir artık!

    *Bu makale, The New York Times'ın 5 Mart tarihli nüshasında yayımlanan başyazının çevirisidir.

    Geri dön   Yazdır   Yukarı


  • ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
    Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
    Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi